Diyalog Rektörlük seçiminde yaşanan kriz, her haliyle kendisini hissettiriyordu. İnan Kıraç, 30 yıla yakın süredir sürdürdüğü başkanlığı noktalamanın zamanı geldiğini bir kez daha hissettirdi. Üzerinden büyük bir yük kalkmış olmanın rahatlığı içindeydi. Son yıllarda belki de ilk kez gözleri dolmadı. Ağlamadı. Sohbetlerin ana konusu İnan Bey'in görevi bırakıp bırakmayacağı, bırakması halinde, bu göreve kimin geleceğiydi. Çok farklı isimler telaffuz ediliyordu. Ama hiçbirinin İnan Bey'den boşalacak koltuğu doldurmayacağı da özellikle ifade ediliyordu. Ortak tavır, İnan Bey'in kurucu şeref başkanı olarak kalması, yerine ise daha genç birinin gelmesi yönündeydi. Ama bu isim kim olacaktı? En merak edilen konu da oydu. Ben öğrendim. O gece oradaydı. Ama henüz açıklanma safhasına gelinmediği için biraz daha beklenmesinde yarar olduğu söylendi. Hazirandaki pilav gününde açıklanacakmış. Koltuğunu dolduracağına yönelik referanslar, fazlasıyla ciddiye alınır isimlerdi. Şunun şurasında ne kaldı, biraz daha bekleriz.Bu arada, Galatasaray Üniversitesi'nde rektörlük koltuğuna kimin oturacağı ise henüz netlik kazanmadı. Çankaya'nın önümüzdeki hafta bu konuda karar vermesi bekleniyor... Galatasaray Eğitim Vakfı'nın geçen hafta sonu, pilavı ve 50. yıl mezunlarının madalya töreni vardı. Her zamanki gibi görkemliydi. Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi, hafta içinde "Medya ve Siyaset İlişkileri" konulu bir dizi toplantı yaptı. Konuşmacılardan biri de bendim. Israrla tartışılan konu, medya-siyaset ilişkisinin boyutları ve birbirlerini etkileme-yönlendirme derecesiydi.Kim kimi kontrol altına almaya çalışıyordu? Öğrencilerin özellikle öğrenmek istediği oydu. Tabii bu arada medyanın mı kamuoyunu, yoksa kamuoyunun mu medyayı etkilediği de vazgeçilmez tartışma konularının en başında geliyordu.Neredeyse her üniversitede iletişim fakültesi açıldığı için "mektepli gazeteciler"in sayısı her geçen gün artıyor. Her ne kadar bazılarında dört dörtlük bir eğitim veriliyor olmasa da Kadir Has gibi bazı üniversitelerde, iletişim fakülteleri, öğretim üyelerinin samimi çabalarıyla çıtanın bir hayli üzerine çıkmış durumdalar.Soruyorlar, sorguluyorlar ve sürekli arayış içindeler. Tek kutuplu bir bilgilenme yerine farklı kaynaklardan beslenmeyi ihmal etmiyorlar. Aynı konuda farklı görüşe sahip olanları dinleyip son kararı kendileri veriyorlar.Her ne kadar kendilerini bazı noktalarda eleştirsem de ayrılırken mutluydum. Çünkü daha iyi olmanın çabası içindeydiler.Eminim, bir süre sonra iletişim fakülteleri içinde farklı bir noktaya gelecekler... Kadir Has Üniversitesi Kocaeli Üniversitesi öğrencileri her defasında bizi şaşırtıyor. Bazen Türkiye'nin en iyisi onlar dedirtecek kadar donanımlılar, bazen de sanki yeni açılmış bir üniversitenin ürkekliği içindeler. Türkiye'nin sorunlarına karşı çok ilgililer. Tartışma konuları ne olursa olsun, her defasında o büyük görkemli konferans salonlarını tümüyle dolduruyorlar.Bazı ideolojik grupların dayatması altında olmaları, gerçek performanslarını etkiliyor. İçlerinde bir grup var ki, demagojiyi seviyor. O yüzden de gerçek soru sahiplerine sıra gelmeyebiliyor.Özetin özeti: Üniversiteler cıvıl cıvıl. Türkiye'nin sorunlarının fazlasıyla farkındalar ve çözüm için, eskiye oranla çok daha yoğun bir şekilde kafa yoruyorlar. Umarız, yeni YÖK Başkanı bu sürece takoz değil, lokomotif olur... aguclu@milliyet.com.tr Kocaeli Üniversitesi
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025