Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Tabelalara ya da gazete ilanlarına baktığınızda, dilimiz adeta, yabancı kelimelerin istilası altında.
Özellikle yabancı kurum isimleri, dünden bugüne hep tartışma konusu oldu.
Yasaklarla işin yürümediği anlaşıldı, pek çok sektörde abartıya kaçılmadığı sürece, yabancı isimlere, yabancı markalara izin verildi.
Hatta ihracata yönelik olarak üretilen ürünlere, özellikle yabancı markalar vuruldu.
Peki, eğitimde, durum ne?
Örneğin İngilizce, Fransızca, Almanca, İspanyolca, Rusça ya da Arapça dil eğitimi veren kurum ya da kurslara o dillerden, herhangi birinden, bir isim vermek mümkün mü?
Zaman zaman, bu yönde örnekler gördük ama şu sıralar kurumlar adeta boğulma noktasına getirilmişler.
Ceza üzerine ceza ödedikleri yetmiyor gibi bir de kapatılma tehlikesiyle yüz yüze kalmışlar...
MEB’e bir türlü anlatamadıkları dertlerini, belki sesimize kulak verirler diye bir de bize anlattılar.
Savunmaları ilginç mi, ilginç!..

Haberin Devamı

Dışa açılmak için şart

“Son iki yıldır, yabancı dil eğitimi veren kurumların yabancı isimli markalarını kullanması, hiç olmadığı kadar zorlaştırıldı.
Yabancı isimli kurum tabelaları, kurum içindeki görseller, reklam tanıtım faaliyetleri, tümüyle yasaklandı.
Bunun nasıl bir sorun olduğunu özetlemek gerekirse, bir şirketiniz var ve dünyaya açılmak istiyorsunuz.
Örneğin, şirketinizin adı TURKCELL olsun.
Size en başta diyorlar ki, biz TURKCELL olarak sizi kabul etmeyiz, TÜRKSEL olursa izin veririz, aksi halde cezayı basarız.
Ama öte yandan da, devlet, sizden başka bir şey istiyor!
Diyor ki, dünyaya açılan markalar yaratın, sizi destekleyelim.
Gelin görün ki “ü” harfinin olmadığı gibi dünyada, ortak lisan haline gelen İngilizcede, asla karşılığı olmayan bir ismin markalaşmasını bekliyor ve bunun, New York borsasında işlem görmesini istiyorlar.
Daha da kötüsü adın Türksel olsun ama başka bir marka mesela lifecell falan da üst iletişimde kullanamazsın.
Neden? Çünkü yasak.
Tabii ki böylesi bir yasak, ne Turkcell, ne Pegasus, ne de bir başka yerli marka için söz konusu.

Haberin Devamı

Sorun nerede?

Sadece biz yabancı dil eğitim kurumları için geçerli!
Kusura bakılmasın ama dil eğitim kurumunun isminin Ahmet, Mehmet ya da Abbas İngilizce Kursu olması, marka olmaya veya milli olmaya daha mı uygun?
Sokakta, neredeyse kuruyemişçilerin bile, anlamını bilmedikleri tabelaları asmalarında sorun yok ama asıl işi yabancı dil eğitimi olan kurumların isimlerinin metazori markalarla dünyaya açılmaları isteniyor.
Biz bu yıl, ABD’de bir Türk markası olarak hizmet vermeye başladık. İki yıl içinde birçok eyalette dil eğitimi vermeye hazırlanıyoruz. Fakat yıllardır bir noktaya getirdiğimiz markamıza, devlet, kuruş destek vermezken, üstüne üstlük, bir de içeride oluşturduğumuz markamızın yok edilmesi isteniyor.
Yeni bakanımız, bu saçmalığa bir el atsın. Destek istemiyoruz. köstek olmasınlar yeterli.

Yabancıya izin var

Eğer ABD ya da Avrupa merkezli bir kurumsanız, isim yabancı da olsa, marka kullanma izni var. Bize yok.
İlle de gidip, yurt dışında mı şirket kurmamız gerekiyor!
Ya da yabancı bir markaya, isim hakkı için tonlarca para verip onun adını kullanıp, ona hizmet edersek, ülkemize daha mı fazla katkıda bulunmuş olacağız!..
Allah aşkına bu neyin kafası?
Çocuklarımıza, yabancı marka kot, yabancı marka ayakkabı giydirirken, yabancı telefon kullanıp, yabancı marka arabalara binerken sorun yok ama biz İngilizce kursuna, İngilizce isim verdik diye sürekli ceza yiyor, kapatılma tehditleriyle yüz yüze kalıyoruz.”
Yerli milli isim, elbette çok önemli ama bu özellikle milli ürünlerde olmalı!..
Özetin özeti: Deveye sormuşlar neren düzgün diye, o da, her tarafım düzgün olsaydı zaten ben deve olmazdım diye cevap vermiş! Bakan Selçuk, eminiz ki en doğru olanı yapacaktır...