MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, önceki gece, Genç Bakış’ta konuğumuzdu.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde gerçekleşen programda, konu, her ne kadar Türkiye’nin güncel sorunları olarak belirlense de, tartışmaların odak noktası Cumhurbaşkanlığı Seçimi oldu.
Vural, MHP’nin cumhurbaşkanı adayının belli olduğunu ama açıklamak için daha zamana ihtiyaçları bulunduğunu söyledi. Gül ve Erdoğan‘ın o makamı hak etmediklerini vurguladı...
Tıklım tıklım dolu bir salonda gece geç saatlere kadar süren ve ekran başındaki izleyicilerin de yoğun ilgi gösterdiği programdan işte bazı satır başları:
Gül’e de, Erdoğan’a da hayır
- Erdoğan mı Köşk’e çıkacak yoksa Gül mü? Cumhurbaşkanlığı makamının bir parti içi mesele gibi değerlendirilmesi bu makama yakışmaz.
- Cumhurbaşkanlığı makamı kriz üreten bir makam olmamalı. Toplumu ayrıştırmamalı, hukuka sahip çıkmalı. Bu kadar açık ve net.
- MHP olarak bizim belirleyeceğimiz siyaseti anlayan ama halktan kopuk olmayan bir cumhurbaşkanı olacak. MHP’nin herkesi düşünerek, kendi içinden ya da dışından sunacağı bir aday var, gönlümüzden ya da aklımızdan geçen biri var ama daha ağzımızdan çıkmadı.
- Kadın cumhurbaşkanı da olabilir tabii. Bu bir zamanlama meselesi değil. Kadın ya da erkek gibi bir kategoriyle bakmak doğru değil. Kadın olduğu için değil hak ettiği için olur. O noktalara gelmiş kadınlarımız vardır, elbette olabilir.
- Halktan kopmayan ama halkla ve siyasetle didişmeyen hukukun üstünlüğüne ve özgürlüğe sahip çıkan bir cumhurbaşkanı olmalı. Sayın Gül gibi bir cumhurbaşkanı diyemem. Belki Sayın Cumhurbaşkanı son dönemde yaşanan gerilimin bir parçası olmadı ama denge denetim mekanizması içinde yürütmenin tavırlarına karşı dik durabildi mi? HSYK yasası çıktığı zaman Anayasa’ya aykırı olduğu halde veto etmedi.
Herkesi temsil etmeli
- Maalesef bugün yapılan istişarelerde Erdoğan hem başbakanlık hem cumhurbaşkanlığı yapar deniyor. Cumhurbaşkanlığına giderken partiyi de yanımda götüreyim, başbakanlığı da götüreyim olmaz.
- Cumhurbaşkanlığı forsunda 16 Türk devleti var. 16 Türk devletini temsil eden bir makam eğer bu milletin adına Türk denilmemesi gerektiğini söylüyorsa nasıl cumhurbaşkanlığı yapacak?
- Seçimlerden sonra yapılan balkon konuşması, o manzara güzel bir manzara değil. Başbakan bizden de balkon konuşması bekliyormuş, biz balkonda değil vatandaşın içindeyiz, vatandaşa balkondan bakmıyoruz.
- MHP olarak CHP ile kesinlikle bir ittifak ya da bir blok arayışı içinde değiliz.
- Cumhurbaşkanını halkın seçmesi sistemi sadece bir usuldür. Cumhurbaşkanı’nı halk seçince, halk seçmiş olacak sadece. Cumhurbaşkanı her halükarda yüzde 51 oy ile seçilecek, kural öyle. Ama ben yüzde 51 oyla seçildim sen yüzde 40 ile başbakan oldun, ben seni tanımam diyebilir mi?
Sezer modeli uygulansın
- Hangi partiye oy vermişsek verelim, sistemi çalıştıracak bir cumhurbaşkanı arayalım. Yarın öbür gün cumhurbaşkanı dar politik anlayışla bakarsa, bu bakanların yerine, şu bakanlar olsun, bunlar benim bakanlarım der o bakanlar kurulu yönetmeye çalışır, başbakan da bir başka paralel bakanlar kurulu yönetmeye çalışırsa paralel yapı asıl orada olur. Partiler üstü davranan birisi olsun. Ben hep birlikte böyle bir aday çıkarabileceğimize inanıyorum
- Ahmet Necdet Sezer gibi bir arayışımız yok ama sayın Sezer seçilme sistemi olarak herkesin ortak görüşle mutabık olduğu bir cumhurbaşkanı olarak örnek.
- Yerel seçimlerde MHP’nin oyu 2 milyon 400 bin arttı, AK Parti’nin oyları 2 milyon 170 bin azaldı. MHP olarak biz bu trendi dikkate aldığımızda vatandaşlarımız bize şunu söyledi, önümüzdeki seçimlerde MHP Türkiye’yi yönetebilecek bir parti olarak hazırlığını yapsın dedi.
- Yerel seçimlerde CHP ve MHP arasında bir ittifak söz konusu değil.
- Demokrasinin olması için herkesin üniversite mezunu olması mı gerekiyor? Herkes aynı seviyeye gelmeden demokrasi olmaz demek doğru değil. Demokrasimizde bir kalite sorunu olduğu gayet açık ve net. Ama Türkiye’de 23 milyon insan sosyal yardımlarla yaşıyor. Eğer biz o insanlarımıza iş vermezsek, kapısına gelecek iki torba kömür, 3 paket makarnaya muhtaç hale getirirsek çözebilir miyiz sorunu?
AKP yargıya şaşı bakıyor!
- MHP’nin 45 yıllık siyasal duruşu var. Varlığı bile birçok konuda adım atmak isteyenlerin o adımı atmamasına sebebiyet veriyor. MHP Türkiye’nin sigortasıdır.
- Vatandaş oy vermeyince vermiyor. Zorla oy alacak halimiz yok. Ama MHP Hakkari’den Siirt’e kadar Türkiye’nin her yerinde siyaset yapıyor. Bu seçimlerde MHP olarak her türlü analizimizi yapıyoruz. Ama korkutulan sindirilen toplumlarda demokratik bir tercihin oluşması gerçekten çok zordur. Doğu ve güneydoğuda silahın gölgesinde, PKK’nın, KCK’nın gölgesinde seçim yapılıyor. Vatandaşın böyle bir ortamda hür tercihini ifade edebilmesi mümkün mü?
- İktidar 16 Aralık’ta memnun olduğu yargıdan 17 Aralık’ta memnun olmadı. Başbakan 25 Nisan 2013’te Anayasa Mahkemesi’yle guru duyuyorum derken şimdi saygı duymuyorum diyor. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını eleştirebilirsiniz ama kurumlara olan güveni azaltmak olmaz.
- Twitter’ın tümüyle kapatılmasına karşıyız. Twitter’da hakaret içeren, özel hayatı ihlal eden içeriklere erişim kısıtlansa ona kimse bir şey demez.
- Dicle Üniversitesi rektörüyle yolsuzluk tartışması yapanların 17 Aralık’taki yolsuzluk iddialarına bakmaları iyi olur. Orada rektör başını örttükten sonra saldırılmaya başladı, üstelik de Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından. Bu da önemli bir paradoks.
MİT’le ilgili düzenleme
- Sizin projeniz var mı diyorlar. Tabii var. Her alanda projemiz var. Biz yalnızca güvenlik eksenli bir parti değiliz. Ecdadımın 150 yıllık hayalini gerçekleştiriyorum dediği Marmaray’ın kredisini bulan da, ihalesini gerçekleştiren de benim. Ankara-İstanbul hızlı tren hattı ve Üçüncü Köprü’nün de aynı şekilde.
- Evet 2001-2002’de sıkıntılar çektik ama MHP olarak o dönemlerde her türlü sıkıntıya rağmen yapısal reformları gerçekleştirdik. Bankacılık reformunu yapmasak bugün mali sistemden bahsedebilir miydik? Enflasyonu yüzde 100’den yüzde 30’lara düşürdük.
- Yeni MİT yasasıyla MİT hukuki bir zırh içerisine sokuluyor. Devletin içerisinde gizli, her şeyi yapabilen bir yapının olması hepimizin özgürlüklerine tehdittir. MİT ile ilgili düzenlemeler neden 17 Aralık’tan sonra gündeme gelmiştir.
Özetin özeti: Vural, CHP’nin kalesi olan bir kentte bile sıcak esprileri ile öğrencileri yakaladı. Sahaya indikçe oylarını daha da artırabilirler...