Mükerrer cumhurbaşkanı

Diyalog İlginç tartışmalar yaşandı. Ama akılda en fazla kalanı, iz bırakanı "mükerrer cumhurbaşkanı" benzetmesi oldu.Referandum sürecinin başlamasından sonra yapılan düzenlemelerin hukuka aykırı olduğunu savunan Türk, yaşanan gelişmeleri "garip" olarak değerlendirdi ve "Ek maddelere yönelik düzenlemelerin gümrüklerde referandum süreci başlamadan önce yapılması gerekirdi" diyerek şöyle konuştu:"Bu garipliği gidermek için çabalar var. Ama anlamsız. Hukuka aykırı. Mükerrer maddeler var. 11. Cumhurbaşkanı mükerrer cumhurbaşkanı olacak."Eski TBMM Başkanı Cindoruk da benzeri değerlendirmelerde bulundu ve referandum sürecinin hatalarla dolu olduğunu söyledi. Genç Bakış'ta bu hafta Türkiye'nin güncel sorunlarını, referandum süreci ve yeni anayasa taslağını tartıştık. Konuklarımız eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ve avukat Kezban Hatemi'ydi. Programın üzerinde en çok tartışılan bölümlerinden biri ise tezkerenin süresi ve gerekliliği yönünde oldu.Cindoruk ve Türk, olası bir harekât için tezkerenin gerekliliğini savunurken, Kezban Hatemi şiddetle karşı çıktı. İzleyiciler arasında SMS'le yapılan anket ise yüzde 76 evet, yüzde 24 hayır şeklinde gerçekleşti. İzleyiciler de çok büyük bir oranda tezkereyi destekler yönde tavır ortaya koydu. Salonu dolduran yüzlerce öğrenci arasında sadece birisi ABD'nin hâlâ Türkiye'nin dostu ve iyi bir müttefiki olduğu yönünde el kaldırırken diğerlerinin tamamı, ABD'yi güvenilmez buldu.Ermeni tasarısının kabul edildiği saatlere denk gelen bu oylamalarda, öğrencilerin sıcağı sıcağına bu tepkilerine, ekran başındaki izleyiciler de ortak oldu. Gelen binlerce e-postanın neredeyse tamamına yakını ABD'ye karşı kızgınlık içeriyordu.Ermeni tasarısına karşı lobi oluşturma konusunda iktidarın yetersiz kaldığına dikkati çeken Cindoruk, onca deneyimli siyasetçi varken, Egemen Bağış'ı kastederek hiçbir ağırlığı olmayan, düne kadar onların tercümanlığını yapan birinin bu işle görevlendirilmesini yadırgadığını söyledi.Pogramın en tartışmalı bir diğer bir bölümü ise sözde Ermeni soykırımı ve Talat Paşa üzerinden yaşandı. Hatemi'nin Hitler benzetmesi yapıp Almanların Yahudilerden özür dileğini, Türkiye'nin de Osmanlı döneminde yaşanan bu olayı fazla sahiplenmemesi gerektiğini vurgulaması üzerine, Hikmet Sami Türk, izleyiciler ve öğrencilerden yoğun eleştiri geldi. Almanların Yahudi soykırımı ile Ermeni tehciri olayının birbirine karıştırılmaması gerektiğini, Hitler ile Talat Paşa isimlerinin kesinlikle yan yana kullanılmaması gerektiğini vurgulayan konuşmacılar, bu kabullenmenin ileride Türkiye'nin başını çok ağrıtabileceğine dikkat çektiler. Tezkereye yüzde 76 evet Ramazan Bayramı'nızı canı gönülden kutluyoruz. Umarım kırgınlıkların kalktığı bir dönem olur. Türkiye'nin iç ve dış sorunlarla sarmallandığı şu günlerde birbirimizi yeme, birbirimizin hataları üzerine politika oluşturma yerine, geleceğe yönelik ciddi adımlar atmamız gerekiyor. Birlik ve beraberliğe belki de en fazla ihtiyaç duyulan bir süreçten geçiyoruz. Kimilerimiz bunun farkında, kimilerimizin ise umurunda değil. Gençlerin kafası zaten fazlasıyla karışık. Onları yeni mecralara çekmek isteyenlere müsaade edilememeli. YÖK ile hükümet arasındaki gerginlik işte bu yüzden bir an önce sona erdirilmelidir. Yeni YÖK Başkanı, hükümet ile üniversiteler arasındaki gerginlikleri tırmandırıcı değil, uzlaştırıcı biri olmalıdır.Gül'ün kamuoyuna yönelik ilk ciddi imtihanı, YÖK Başkanlığı'na atayacağı isim olacaktır. Bayram sonrasının gündem maddelerinden biri de bu olacaktır. Ve umarız bu konu, sorunlara yeni bir sorun daha ekleme yerine hiç olmazsa sorunlardan birinin çözülmesi yönünde ciddi adımların atıldığının göstergesi olur.Özetin özeti: Bayram hoşgörüsü ve iyimserliği, umarız üç günle sınırlı kalmaz. aguclu@milliyet.com.tr Bayramlar