Öğrenci ve öğretmenlere cenaze yasağı

Diyalog Televizyonlara getirilen sansürü Danıştay durdurdu. Daha bu yasağın getirilme gerekçeleri anlaşılamadan şimdi de öğrenci ve öğretmenlere benzeri kısıtlamalar öngörüldü. Milli Eğitim Bakanlığı, önceki gün yayımladığı bir genelgeyle öğrenci ve öğretmenlerin, şehit cenazeleri sonrasında gerçekleşen protestolara katılmasını yasakladı. Devleti en üst düzeyde temsil edenlerin de en ön safta yer aldığı bu protestolara katılım, düne kadar teşvik edilirken bugün niye yasaklandı? Elbette önemli bir nedeni vardır. Ama yeterince açık değil. İşte bu yüzden CHP Sinop Milletvekili Engin Altay, TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi verdi. İşte cevabını aradığı sorular: "Son günlerde tırmanan, PKK terör örgütünün ordumuza yönelik hain pusuları ve saldırıları neticesinde verdiğimiz şehitlerimiz, toplumun bütün kesimlerinde büyük bir infiale yol açmış, ülkenin her yanında terör örgütüne yönelik milli bir duyarlılık meydanlarda, sokaklarda kendini göstermiştir. Doğudan batıya, kuzeyden güneye bütün illerimizde ortaya çıkan bu milli tavra, zaman zaman öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin katıldığı da gözlenmektedir. Bakanlığınızın 24.10. 2007 tarihli 2007/78 sayılı genelgesiyle, öğretmen ve öğrencilerin terörist saldırılara tepki olarak düzenlenen gösteri ve yürüyüşlere katılmasının kesinlikle yasaklandığı duyurulmuştur. 1. Sadece Türk bayrağının açıldığı, Türkiye'nin bölünmez bütünlüğünün sahiplenildiği, eli kanlı terör örgütünün kınandığı bu gösterilere öğrenci ve öğretmenlerin katılmasının yasaklanmasını hangi pedagojik yaklaşımlarla açıklarsınız?2. Toplumun bütün kesimlerini etkileyen ve herkesi ortak bir duruş noktasına getiren bu toplumsal tepkiden, toplumun bir parçası ve en dinamik kesimi olan öğrenci ve öğretmenleri uzak tutmak istemenizin amacı nedir?3. Genelgede açıkça yazmamakla birlikte öğretmen ve öğrencilerin şehitlerimizin cenaze törenlerine de katılmaları yasaklanmış mıdır?"Evet, cevabı merakla beklenen sorular bunlar. Açılışlara, törenlere, karşılamalara, en abuk subuk toplantılara zorla götürülen öğrenci ve öğretmenler, terörü lanetleyen toplantılardan neden uzak tutuluyor? Pedagojik bir gerekçesi mi var? Yoksa başka tedirginlikler mi? Eğer bir sakıncası yoksa kamuoyuyla paylaşılmasında sizce de yarar yok mu? Türkiye enteresan bir dönemden geçiyor. Zor günler yaşıyoruz. Duygular, çoğu zaman aklın, mantığın önüne geçiyor. Bu yüzden bir dizi kararlar alınıyor. Hem de hiçbir işe yaramayacağı, tam aksine, yeni tartışmaları da beraberinde getireceği biline biline... Milli Eğitim Bakanı Çelik imzasıyla yayımlanan genelgede bölücü terör örgütünün son günlerde gerçekleştirdiği kanlı eylemlere dikkat çekildikten sonra, kamuoyunun bu konudaki hassasiyeti dile getiriliyor ve amacın birlik ve beraberliğimizi bozmaya yönelik olduğu belirtiliyor. Genelgenin "Şehit cenazelerine kesinlikle katılmama" yaptırımı getiren bölümü ise şöyle:"Bölücü terör örgütünce gerçekleştirilen kanlı eylemleri protesto amacıyla, bazı sivil toplum kuruluşlarınca toplantı, gösteri ve yürüyüşler düzenlendiği, bu faaliyetlere okullarımızdaki yönetici, öğretmen, öğrenci ve diğer personelin katılımlarının da teşvik edildiği duyumları alınmaktadır.Eğitim-öğretimin aksatılmaması, öğrencilerimizin istenmeyen bazı durumlarla karşılaşmaması ve zarar görmemesi, bölücü terör örgütünün kamuoyunda yaratmayı amaçladığı tedirginlik ve infial ortamına katkı sağlanmaması bakımından, söz konusu gösteri, toplantı ve yürüyüşlere yönetici, öğretmen ve diğer personelimizin katılmasına kesinlikle izin verilmeyecektir."Özetin özeti: Her zamankinden daha şeffaf ve bir o kadar da dikkatli olmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Gerekçeleri açıklanırsa, bazen yasaklar da alkışlanır. aguclu@milliyet.com.tr Neden yasaklandı?