Öğretmenler dertli hem de çok dertli

Diyalog Öğretmenin mutsuz olduğu toplumlarda ise öğrenci ve velilerin mutlu olduğu düşünülemez. Yüzlerdeki karamsarlığın önemli gerekçelerinden biri de bu. Sakın göz ardı etmeyin. Öğretmenlerinizle yakından ilgilenin. Onların mutsuzluğu, aslında sizin mutsuzluğunuzdur. Bu zor günlerinde onların yanında olun ki geri dönüşümü sıkıntı, öfke ve çaresizlik değil, sevgi, hoşgörü ve güler yüz olsun... Öğretmenlik, sanki çile mesleği oldu. Yıllarca çile çekmeden ataması yapılan yok gibi. Kapıda atama bekleyenler mutsuz da, görevdekiler mutlu mu? Alın birini vurun diğerine. Öğretmenler arasında mutsuzluk oranı had safhada. Ve giderek artıyor. İşsiz öğretmenler yarın Ankara'da saat 12.00'de Milli Eğitim Bakanlığı'nın önünde seslerini duyurmaya çalışacaklar. Bakalım kaç kişi gelecek? Böylesi durumlarda, hep birilerinin kendileri adına mücadele vermesini isterler. Bu yüzden de zahmet edip toplantılara katılmazlar. Sonuçta da, yüz binlerce mağdur olduğu halde, protestocuların sayısı birkaç yüzle sınırlı kalınca ciddiye alınmazlar.Bekleyip göreceğiz. Bir bardak suda fırtına mı kopartılıyor yoksa gerçekten bıçak kemiğe mi dayandı, hep birlikte şahit olacağız.Eğitim sendikaları böylesi günler için var. Güya örgütlüler, güya mesleki sorunların çözümü için kuruldular. Ama sanki onlar da işsiz öğretmenlerin yanında değil. Özal, ben vatandaşın zengin olanını severim demişti. Sendikalar da öğretmenin çalışanıyla ilgileniyorlar... Öğretmen mitingi Öğretmenlerden gelen bilgiler, Milli Eğitim'de çok çarpık bir tablonun ortaya çıktığını gösteriyor. Öğretmenlik yapmayı haiz yüz binlerce öğretmen varken, bu kadroların ehil olmayan isimlerle ya da "sözleşmeli", "ücretli" gibi taşeron mantığıyla doldurulduğu dikkati çekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı, şu soruların cevabını bir an önce vermelidir: Norm kadro esasına göre kaç öğretmen ihtiyacı var?Mevcut kaç öğretmen bulunuyor?Bu öğretmenlerden ne kadarı sözleşmeli, ne kadarı ücretli ve ne kadarı usta öğretici?Öğretmen ihtiyacı hangi branşta, ne kadar?Önümüzdeki 5 yılda hangi branşlarda yaklaşık kaç öğretmen alınacak?Eğitim fakültelerine bu hızla öğrenci alınmaya devam ettiğinde, 10 yıl sonraki işsiz öğretmen sayısı bugünkünün neredeyse beş katı olacak? Bu konuda YÖK ile ortaklaşa bir çalışma içine girildi mi? Gelecek için planı programı olmayan bir bakanlık nasıl böyle öğrenciler yetiştirebilir ki? Yok eğer varsa, kamuoyuyla paylaşmalıdır. Sayılar açıklanmalı Genç Bakış'ta bu haftaki konuğumuz Mustafa Sarıgül'dü. Neden CHP Genel Başkanlığı'na aday olduğunu uzun uzadıya anlattı. Hakkındaki iddialara cevap verdi. Türkiye'nin sorunları konusunda, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğrencilerinin sorularını cevapladı. Genel başkanlığa, hele hele iddia ettiği gibi başbakanlığa hazır mı? Henüz erken. Donanımlı değil. Bunun da farkında. Ama sanki o müzisyen değil orkestra şefi olmak istiyor. "İşini en iyi yapanları bulup onlarla çalışıyorum. Başarımın sırrı da bu" diyor. Heyecanlı. Toplumu yakalamasını biliyor. Tepki gösterenler de vardı ama öğrencilerden sık sık alkış aldı. Birçok yönüyle Başbakan Erdoğan'a çok benziyor. O bugün o koltukta oturuyorsa, ben niye oturmayayım havasında. Reytinglere, alkışlara, gelen tepkilere bakıldığında durumu fena değil. En azından hâlâ gençlerin karşısına çıkma cesareti gösteriyor. Karnesi ne iyiydi ne de kötü. Karizma'dan yıldızlı pekiyi, inandırıcılık'tan ise geçer aldı. Bu haftanın SMS anket konusu ise "Baykal CHP'nin başında kalmaya devam etsin mi, gitsin mi?" yönündeydi. Evet diyenler yüzde 22, gitsin diyenler ise yüzde 88'di.Özetin özeti: Türkiye'de son yıllarda her şey öyle karışık hale geldi ki içinden çıkabilene aşk olsun! aguclu@milliyet.com.tr Sarıgül ne kadar hazır?