Onlar dünyanın en iyi üniversitelerine girdiler

Eğitimde lime lime döküldüğümüz kesin. Ama bir de bazı okullarımız ve öğrencilerimiz var ki, onlar dünyanın en iyileriyle yarışıyorlar. Hatta onlardan bir adım daha öndeler...
Dünyanın en iyi üniversitelerine kabul alan öğrenci sayısı sınırlı. Öyle üniversiteler var ki her ülkeden öğrenci alabilmek adına kota uyguluyorlar. Ama bizim öğrenciler, sergiledikleri başarıyla o kotaları da altüst ederek, Türkiye’nin en çok kabul alan ülkelerden biri olmasına olanak sağlıyorlar...
Önceki gün, dünyanın en iyi üniversitelerinden kabul ve burs alan Robertli öğrencilerle bir aradaydık. Zaman zaman, yine aynı şekilde, gururumuz olan diğer liselerin öğrencileriyle de buluşuyoruz. Ve onlarla ne kadar gurur duysak azdır. Çünkü zoru başarıyorlar. Onlar, sadece ülkemizin değil, dünyanın geleceğine damga vuracak gençler olacaklar...
Hepsi de pırıl pırıl, hepsi de olabildiğince mütevazıydı. Sadece dünyanın en iyi üniversitelerinden kabul almakla kalmayıp, yüz binlerce dolarlık burs da kazanmışlar. Buna rağmen en ufak bir böbürlenme yoktu. Okul yöneticileri, her defasında bizim değil, onların başarısı diyerek öğrencilerini onore etmenin telaşındaydılar.
Ne ısrarla üzerlerine Robert forması, tişörtü giydirdiler ne de illa da reklam kokan fotoğraflar çektirdiler.
Robert’i farklı kılan da zaten bu özellikleri değil mi!..

Burs arayışı
Yurtdışı başarıları kadar yurtiçi başarılarıyla hep göz dolduran Robert, bu yıl, 150’nci kuruluş yıldönümünü kutluyor.
Sanılanın tam aksine mezunlarının yüzde 70’i Türkiye’de kalıyor. Yurtdışına gidenlerin yüzde 90’ı da eğitimini tamamladıktan hemen sonra ya da bir süre çalıştıktan sonra Türkiye’ye geri dönüyor.
Bu özellikleriyle de “Biz önce ülkemiz için insan yetiştiriyoruz” diyerek gurur duyuyorlar...
Bu sohbette beni en fazla etkileyen, tüm öğrencilerin, ille de Cemre demeleriydi.
Cemre, dünyanın en iyi müzik okullarından New York’taki New School for Jazz and Contemporary Music’ten de kabul almış ve aklı orada kalmış.
Çok iyi bir burs almasına karşın yine de ödemesi gereken çok para olduğu için vazgeçme durumuna gelmiş.
“Çok özel bir okul. Oraya gidebilirsem benim için çok önemli bir fırsat olacak” diyor. Ama gidemiyor. Ya da çok daha alt sıralardaki bir okula gitmek zorunda kalacak.
İşte arkadaşları bu durumu hazmedemiyor. Cemre de istediği üniversiteye gidebilmeli diyorlar.
Burs bulma konusunda yardımcı olacağımızı söylediğimizde, bir anda bütün yüzler güldü...

Üniversiteler giremedi ama!
Dünyanın en iyi 100 üniversitesi arasında Türk üniversitesi bulunmuyor. İlk 250’de de. İlk 500’e bazen birkaç üniversitemiz giriyor. Hepsi o kadar. Ama öğrencilerimiz bırakın ilk 100’ü, ilk 10’daki üniversitelerin tamamına rahatlıkla girebiliyorlar. Hem de sadece Robert mezunları değil, önümüzdeki günlerde diğer liselerimizin başarı hikâyelerini de sizlerle paylaşacağız. Onlar da yine en iyi üniversitelere fazlasıyla öğrenci gönderiyorlar...
Buradan şu tablo ortaya çıkıyor:
Demek ki, iyi eğitim verildiğinde, çocuklarımız dünyanın en iyi üniversitelerine gidip, orada da ülkemizi başarıyla temsil edebiliyorlar...
Başarıyla diyorum çünkü eğer gidenler, gittikleri üniversitelerde başarılı olmasalar, bir sonraki yıl Türkiye’den bu kadar fazla öğrenci alınmaz.
Ayrıca giden öğrencilerimizin, başarı oranlarının bir hayli yüksek olduğunu da yine özellikle hatırlatmak isteriz...

İyi danışman, iyi sonuç
Dünyada artık coğrafi sınırlar yok gibi. Eğitim de bilim de ticaret de her şey globalleşti. Şirketlerimizin çoğu uluslararası evlilikler yaptı. Üniversitelerimizdeki yabancı öğrenci sayısı da hızla artıyor. Yani tek taraflı bir gidiş söz konusu değil. Gidenler kadar gelen de oluyor...
Robert benzeri okullarda başarı oranının bu kadar yüksek olmasının en önemli nedeni, çok iyi bir yönetim ve öğretim kadrosunun yanı sıra çok iyi yurtdışı danışman kadrolarının da bulunuyor olması.
İstekli öğrencileri daha hazırlık sınıfından itibaren en donanımlı hale getirip, en iyi üniversitelerden kabul almalarına olanak sağlıyorlar.
Keşke her lise, öğrencilerine bu kadar sahip çıkabilse!..
Robert’te mezuniyet törenleri görkemli ama bir o kadar da sade geçiyor. Okul Müdiresi Güler Hanım’a, limonata kurabiye uygulaması hâlâ devam ediyor mu, diye sordum. Hiç değişmedi ki dedi...
Özetin özeti: Çoğu orta direk ailelerden gelen gençlerimiz, dünyanın en iyi üniversitelerinde okuyup, dünyanın geleceğine damga vuruyorlar. Bundan daha gurur verici ne olabilir ki!..