Milli Eğitim Bakanı Bostancıoğlu geçenlerde açıkladı. Üniversiteye girişte en büyük baş ağrılarından biri haline gelen Orta Öğretim Başarı Puanı (OÖBP) uygulaması değişiyormuş. Ama detayları yok. Bileni de. Belli ki gelen yoğun baskılar üzerine bir çalışma başlatıldı. Ama ne zaman sonuçlanacağı ve ne gibi değişiklikler yapılacağı konusunda ayrıntı yok. Umarız çarpıklığı düzeltelim derken daha da bozmazlar!..
OÖBP uygulaması doğru uygulandığında yararlı bir sistem. Ama bugüne kadar ki haliyle tam bir dayatma söz konusu. Değiştirilmesi gerekir. Hem de hiç zaman kaybetmeden. Bakan Bostancıoğlu'nun geç de olsa bu yönde bir çalışma başlatması sevindirici. Kendisini kutlarız. Umarız yeni bir düzenlemeye gidilirken şu hususlar da dikkate alınır.
* Sistemin en fazla mağdur ettiği kesim mesleki lisesi mezunları. Bu yüzden mesleki ve teknik okulları bitirenlerin en azından kendi alanlarıyla ilgili fakültelere girerken mağdur edilmemeleri gerekir.
* Türkiye genelinde standart bir ölçme değerlendirme sistemi olmadığı için fen liselerindeki 5 ile klasik bir lisedeki 5 aynı eşdeğere sahip değil. Bu yüzden her ikisine de aynı yaklaşılması yarardan çok zarar getirdi. Fen liselerinin boşalmasına neden oldu. Okul başarı puanları, liselerin ÖSS'deki başarı puanları da dikkate alınarak farklı bir şekilde değerlendirilmelidir.
* Öğretmen liselerinin diğer meslek liselerinden farklı bir avantaja sahip olmaları diğer lise mezunlarını fazlasıyla rahatsız ediyor. Her iki tarafı da mağdur etmeyecek yeni katsayılar oluşturulmalıdır.
* Bu arada ÖSS soru yelpazesi mutlaka genişletilmeli ve her sorunun mezun olunan okula göre farklı puan getirisi olmalıdır.
* Hazır sistemde bir düzenlemeye gidilirken her fakülte için asgari taban puanlar açıklanmalıdır ki kontenjanlar dolmadığı için sıfır puan alan öğrenciler üniversiteye giremesin.
* Üniversiteye giriş umut tacirliği olmaktan çıkartılmalıdır. Lisede belli alanlarda yeterli not tutturamayan öğrenciler için en azından örgün öğretim kapısı kapatılmalıdır. Nasıl ki fen liselerine girişte belli bir not ortalaması aranıyorsa üniversiteler için de aranmalıdır. Örneğin Matematik'ten 5 üzerinden 3, 3.5 not ortalaması tutturamayan mühendisliği düşünmemeli...
* MEB liseleri 4 yıla çıkartmayı düşünüyor. Oysa tüm öğrencilere 4 yıl okutmak boşuna kaynak israfı. Üniveresiteye gitmek isteyen 4 yıl okur. Düşünmeyen 3 yıl sonra mezun olur. Her öğrenci üniversiteye gidecekmiş gibi tüm öğrencileri yormanın bir anlamı yok.
* Bugünkü eğitimim sistemimiz, sanki tüm öğrenciler üniversiteye gidecekmiş gibi planlanmış. Ders programları ona göre düzenlenmiş. Ama sadece yüzde 20 kadarına kontenjan var. Dahası bu sistem öğrencileri dersaneye zorlamanın ötesinde hiç bir işe yaramıyor.
Özetin özeti: Öğrencileri getirip üniversite kapısında yığmanın bir anlamı yok. Kör yarış için katrilyonlar ve gençlerin en güzel yılları heba oluyor. MEB madem ki bu konuya el attı hiç olmazsa ciddiyetle ele alsın. Yoksa maaş düzenlemesi gibi sevindirdiklerinden çoğunu küstürür!...
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025