Özel okulların dünü, bugünü, geleceği

Antalya'da eğitim adına çok önemli gelişmeler oluyor. Özel Okullar Derneği'nin düzenlediği sempozyumda, özel öğretim kurumlarının içerisinde bulunduğu sıkıntılar ve geleceğe yönelik beklentileri tartışılıyor.
İlginç olan yanı TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyelerinin konuya gösterdikleri sıcak ilgi. Bakan Bostancıoğlu sadece açılışa katılıp giderken, onlar üç gün boyunca oturumları ve katılımcıları dikkatle izleyip, özel öğretim konusunu irdelemeye devam ettiler.
Olayın bir başka sevindirici yanı ise üniversitelerin de bu konuda yoğun bir çaba içerisinde olmaları. Bakanlık temsilcileri de vardı. Ama söyleyecek fazla sözleri olmadı. Veli temsilcileri ise yaşanılan sıkıntıları çok çarpıcı şekilde dile getirdiler...
Dikkat çekici bir başka nokta ise bugüne kadar adeta birbirlerinin gözünü oyan özel okul sahiplerinin yuvarlak bir masa etrafında toplanmalarıydı. Yabancı okullar ise her zaman olduğu gibi yine ortalıkta fazla görünmediler.

Veli profili çok değişti
Özel okulların 8 yıllık kesintisiz eğitim sonrası yaşadıkları sıkıntılardan Avrupa Birliği'ne uyumlarına kadar hemen her konunun ele alındığı sempozyumda ortaya konulan görüşlerden bazılarının satır başları şöyle:
* Milli Eğitim Bakanlığı, dolayısıyla devlet özel okulculuğu destekleyici değil, köstekleyici bir tutum içerisinde.
* Aşırı vergi yükü ve enflasyon özel okulların veli profilini önemli ölçüde değiştirdi. En üst düzeyde maaş alan kesim için bile çocuğunu özel okulda okutmak hayal oldu.
* 1960'da bir öğretmenin aylık gelir 800 bin lira, özel okulun yıllık öğrenim ücreti ise bir milyon lira iken bugün bir öğretmen bırakın aylık geliri ile yıllık tüm gelirini bu iş için ayırsa bile çocuğunu kolejde okutması çok zor.
* Avrupa, ABD, Japonya ve daha pek çok ülkede özel okullar arsa tahsisinden vergi indirimine kadar farklı şekillerde desteklenirken ve oranları yüzde 30'lara varırken Türkiye'de tam aksi gelişmeler oluyor. Veliden alınan her 100 liradan 50 lirası vergiye gidiyor. Özel okulların genel eğitim içindeki payı ise sadece yüzde 1.5...
* AB ile uyum konusunda en aktif kurumlardan birisi de özel okullar oldu...
* Özel okullar, devletin sırtında kambur değil aksine yükünü hafifleten kurumlardır.
* Devlet, krize giren birçok sektöre sahip çıkarken zor durumdaki özel okulların batışlarını sadece seyretti...
* Tarikat ve cemaatlara bağlı islami kolejler sektörde giderek büyüyor!..
Özetin özeti: Özel okulculuğun gelişmesi ve sorunlarının çözülmesi konusunda Rüstem Eyüpoğlu ve arkadaşları ciddi bir uğraş içerisindeler. Ama toplantıya "maalesef" katılmak zorunda kalan Bakan ve bürokratlarında aynı samimi yaklaşımı görmek çok zor. Hele hele söz konusu olan özel öğretim kurumları olduğunda...

Bakana minnettarlarmış
Hava alanından sempozyuma giderken yol üzerindeki bir meslek lisesinin duvarında kocaman bir bez afişte şunlar yazıyordu:
"Sayın Bakanımız size minnettarız"
Şok oldum. Sanki meslek liselerini 20 yıl öncesine götüren, üniversiteye girişlerini engelleyen, nitelikli öğrencilerin kaçmasına neden olan, mezunları bunalıma sürükleyen o değilmiş...
Makama saygıya evet ama yağcılığın bu kadarına da pes doğrusu!..
Türkiye'de sorunlar işte bu yüzden çözülmüyor.