Başta Başbakan Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Çelik olmak üzere hemen herkes gerginlikten uzak durulması gerektiğinin altını çiziyor. Ama söylenenler ile yapılanlar öylesine farklı ki; atılan her adımda kıyametler kopuyor...Üniversiteye giriş sistemi, ortaöğretimi ve istihdam planlamasını da içine alacak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Çünkü, ülkemizin zaten çok kısıtlı olan kaynakları, heba oluyor. Ayrıca her yıl yüz binlerce gencimizin hayallerini ve umutlarını körelterek küskünler ordusuna katıyor. İşte bu yüzden mevcut sınav sistemi bir an önce değişmelidir.Değiştirilmesini gerektiren diğer noktalardan bazıları da şöyle: Öğrencilerin, ilköğretimden ortaöğretime geçişlerinde gerekli yönlendirme yapılmadığı için liselere giriş, tesadüflere bağlı olarak gerçekleşiyor. Bu yüzden de yükseköğretime geçişte önemli sorunlar yaşanıyor. Örneğin, ailesinin yönlendirmesi ile ya da tesadüfen bir meslek lisesine giren bir öğrenci, ömür boyu bu yanlışın faturasını ödemek zorunda kalıyor. Lisede yanlış bir alan seçen öğrenci için de durum farklı değil. Sosyali seçen bir öğrencinin mühendisliğe, Feni seçen bir öğrencinin de sosyal bilimlere yönelmesi neredeyse olanaksız. Geçişler bu kadar katı, belirleyici ölçü de dayatmacı kurallar değil, başarı olmalıdır.YÖK sistemi, okul içi eğitime müthiş zarar veriyor. Öğrenciyi dershaneye yönlendiriyor. Örneğin lise ve dengi okullarda yüzlerce farklı ders okutuluyor. Ama ÖSSde sadece 9 dersten soru soruluyor. Bu yüzden öğrenciler, ÖSSde soru çıkmayan dersleri ciddiye almıyor. Gelecekleri, üç saatlik bir sınavla belirleniyor.Mevcut sistem, ekonomik durumu iyi olanlara avantaj sağlayan bir sistem. Dershaneye gitmeyen, özel ders almayan, iyi okullarda okumayanların kazanma şansı çok az...ÖSS, bir yeterlilik sınavı değil, sıralama sınavı. 100 üzerinden 50 alamayanlar üniversiteye giremez denilse, kazananların üçte ikisi açıkta kalır. Bazı bölümler var ki; barajı aşan herkes girebiliyor. Vakıf üniversitelerinde ise durum daha da vahim.Öyle bir sistem ki; ÖSSde tüm soruları çözüp, Türkiye birincisi olan bir öğrenci dahi, farklı katsayı uygulaması nedeniyle ilk tercihine giremiyor.Önceki mezunları sürekli mağdur ediyor. Örneğin 10 yıl önce liselerde dil bölümü yoktu. Şu anda sınava girip İngilizce öğretmeni olmak isteyenlerin bu bölümü kazanmaları mümkün değil. Böyle saçmalık olmaz. Olmamalı da... Üniversiteye giriş sistemine yönelik tartışmalar giderek büyüyor. Dün de taraflar arasında kıyasıya söz düellosu vardı. Tasarı, TBMM Milli Eğitim Komisyonunda yarın ele alınacak. Top artık Mecliste. Tasarı aynen mi geçecek, yoksa üzerinde değişiklik mi yapılacak? Hemen mi çıkacak, yoksa tartışmaların dinmesi mi beklenecek? Ya da tartışmalar iyice alevlenip rejim sorunu haline mi gelecek? Şimdilik bu soruların cevabını bilen yok. Üniversite sınav sistemini değiştirmeye yönelik yasa teklifi, yarından itibaren TBMMde görüşülmeye başlanıyor. Genç Bakışta tüm tarafları ile bu konuyu masaya yatırıyoruz. Konuklarımız, TBMM Milli Eğitim Komisyonu Başkanı Tayyar Altıkulaç, Milli Eğitim eski Bakanı Necdet Tekin, Üniversitelerarası Kurul Başkanı Ayhan Alkış ve ÖZDEBİR Başkanı İbrahim Arıkan. Kanal D, 23.45... aguclu@milliyet.com.tr ÖSS, Genç Bakışta
