Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Aldığımız eğitim bize sadece meslek ve statü kazandırmakla kalmayıp, iyi ve mutlu bir insan olmanın önünü de açmalı. Karşılaştığımız sorunları çözmede ve yaşam kalitemizi yükseltmede bize yol gösterici olmalı.

Peki, gelinen nokta ne?

Sınav bataklığına her geçen gün daha da saplanıyoruz!

İlgili kurumların ve özellikle de velilerin bunu görmesi, anlaması, önlem alması daha kaç yıl sürecek?

YÖK ve ÖSYM bu yanlışa ne zaman dur diyecek?

Sınavlar için harcadığımız para, kaybettiğimiz zaman ve en önemlisi de yitirdiğimiz hayaller yetmedi mi?

Haberin Devamı

İlgi ve yetenekleri belirlemenin, başarıyı ölçmenin, bir üst kurumlara yönlendirmenin tek yolu sınavlar mı?

Hayal tacirliği yerine doğru yönlendirme, hem çocuklarımız hem de ülkemiz için çok daha sağlıklı sonuçlar doğurmaz mı?

Sınav odaklı eğitimden ve yarattığı tahribattan kurtulmanın zamanı hâlâ gelmedi mi?

Neredeyse 50 yıldır merkezi sınavlarla iç içeyiz. Azaltalım dedikçe sayıları daha da arttı.

Kurtulalım dedikçe daha bağımlı hale geldik.

Görüyor ve yaşıyoruz.

Sınav odaklı eğitimin kazananı yok, tam tersine, yarattığı yıkımlar ve enkaz var.

Ne olur artık şu soruyu kendimize soralım:

Sınavların yarattığı stres, zaman kaybı ve harcamalar elde edilen sonuçlara değiyor mu?

En çalışkan öğrencilerin bile emeğinin karşılığını tam olarak alamadığı böylesi bir ortamda, çocuklarımızın eğitime ve kurumlara olan saygısının yerle bir olduğunu görmek için deneme-yanılma yöntemiyle yol almaya daha ne kadar devam edeceğiz?..

Mevcut ölçme değerlendirme sisteminin, dolayısıyla sınavların, doğru bir eleme ve yönlendirme yaptığını söylemek mümkün mü?

Eğitim sistemimizi sınav odaklı olmaktan şimdi değilse ne zaman kurtaracağız?

Okula ayağını sürterek değil, koşarak giden öğrencileri bir daha ne zaman göreceğiz?..

Yaşam için eğitim

Dünden bugüne asla değişmeyen tanımlardan biri de şuydu:

Eğitim, çocuklarımızı geleceğe hazırlama sanatıdır. Sınavlar için değil, yaşam içindir!

Peki, bugün için bu görüşe ne kadarımız katılıyor? Bir araştırma yapılsa yüzde kaçımız evet “Eğitim olmasaydı ben bir hiçtim” diyebiliyor?..

Haberin Devamı

Temel Eğitim Kanunu’ndaki hedefler ile sınavların hedefleri birbirinden çok farklı.

Biri doğru insan istiyor, diğeri kazandıran!

Okullarda yüzlerce farklı ders okutulurken, sınavların sadece temel birkaç derse indirgenmesi, kabul edilemez.

Eğitim ve öğretim bir bütün olarak ele alınmadığı sürece, bugünkü sınav bataklığından kurtulmamız mümkün değil.

Her dersin çok önemli kazanımları var. Müfredata konulmalarının nedeni de budur. Bu yüzden hiçbiri feda edilemez, edilmemeli ama giriş sınavları yüzünden her şey altüst oldu!

Sınavda soru sorulmayan ya da az soru çıkan dersler neredeyse hiç kimsenin umurunda değil.

Bu yanlıştan artık kurtulmalıyız!

Kurtulmalıyız ki eğitimde taşlar yerli yerine oturtulabilsin…

Özetin özeti: Eğitim ve hepimiz adına yapılacak çok iş var. Umarız onlara da sıra gelir...