Bit konusunda yıllardır şikayet gelmiyordu. Ama belli ki krizi fırsat bilip onlar da boy göstermeye başladılar.
Akla hemen varoşlardaki fakir fukara okullar geliyor. Ama tam aksine bitlenmenin sıkça görüldüğü okullar sosyetik okullar. Hani şu yıllığı 8 - 10 bin doları bulan okullar.
Okul yöneticilerine göre suçlu her zaman olduğu gibi yine öğrenci ve veliler. Bakın velilere gönderdikleri mektupta neler söylüyorlar:
Öğrencilerimiz teneffüslerde veya Beden Eğitimi derslerinde koşmakta ve terlemektedirler. Vücut hijyenini temin etmek açısından çocuklarımızın her gün ya da en fazla iki günde bir banyo yapmaları,
Aynı nedenle sık kirlenen forma, kazak ve gömleklerinin ve özellikle Beden Eğitimi giysilerinin sürekli temiz tutulması,
Parazitlerden korunmak için öğrencilerimizin saçlarının sürekli kontrol edilmesi ve gereken önlemlerin (koruyucu ilaç, şampuan vs.) alınması,
Saçlara sürülen jöle benzeri şekillendiricilerin temizlik açısından kullanılmaması,
Öğrencilerimizin pantolon, etek ceplerinin kontrol edilerek temizlenmesi,
Çantaların en az haftada bir kontrol edilerek temizlenmesi uygun olacaktır...
Allah’tan yarı yıl tatili geldi de bu sorun da çözülmüş oldu. Ama bu uyarıları özellikle ikinci yarı için de ciddiye almakta sonsuz yarar var. Okulunuzun ve çocuğunuzun adı çıkmaya görsün. Yoksa bozulan imajı düzeltmek biraz zor olur!..
Bu akşam milyonlarca evde karne konuşulacak. Karnesi iyi olanlar ödüllendirilecek, kırkılı olanlar ise sanki bir çareymiş gibi azarın ve dayağın her türlüsünü tatmak zorunda kalacaklar.
Yine binlerce öğrenci evden kaçacak, yine binlercesi çareyi yakınlarının yanına sığınmakta bulacak. Oysa suçlu olan sadece öğrenciler mi?..
Boş geçen derslerin, öğrencisine yeterince zaman ayırmayan öğretmenlerin, yıl boyunca okula hiç uğramayan velilerin ve yaşanan kaosların hiç mi kusuru yok? Fazlasıyla. Ama fatura her zaman olduğu gibi yine öğrenciye çıkacak...
Yarı yıl tatilleri yeni bir başlangıç için çok önemli. Yorulan beyinler dinlenir, eksik olan bilgiler tamamlanır. En önemlisi de bozulan moraller düzeltilir. Ama milyonlarca veli bunun tam tersini yapıyor ve zaten bozuk olan moralleri daha da bozmanın ötesinde hiçbir olumlu katkıda bulunmuyor.
Velilere önerim; karnelere bakarken geçmişten çok geleceği düşünmeleri. Olan olmuştur. Nerede hata yapıldıysa onların tespit edilip ikinci yarı yıl için plan yapmak galiba en iyisi!..
Öğrenciyi düşünen, onlar için bir şeyler üreten, sorunlarına sahip çıkan, onları ödüllendiren pek yok. Ama onların gönülleri zengin. Son yıllarda öylesine çok ödül dağıtır oldular ki; biraz ünlü olup da öğrenciden ödül almayan yok gibi. Bana da dün bu çerçevede iki okul ödül verdi. Kendilerine teşekkür ederim. Bu tür törenlerde yıllardır hep eğitimi, bilimi, gençliği, öğretim kurumlarını ne zaman ödüllendirecekler diye bekledim durdum. Ama boşuna...
Aykurt Barka’yı düşünün. Hayatını bilime ve bu ülkeye adadı ve genç yaşta ardından iki çocuk ve bir eş bırakarak beş parasız yaşama veda etti. Bekledim ki birileri onu da ödüllendirsin. Bekledim ki birileri onu da örnek alsın. Ama hep boşuna.
Tamam, ödül verdikleri kişiler hepsi de önemli insanlar. Ama ya diğer önemliler. Eğitim kurumları olarak sizler onların kıymetini bilmezseniz kim bilebilir ki!..
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025