Diyalog Ama bunun için birlik ve beraberlik kadar, birikim ve deneyimlerin de en üst düzeyde değerlendirilmesi gerekiyor.Olası bir sınır ötesi harekâtı ve sonrası için, dünyanın dört bir yanında görüşmeler yapılıyor. Oysa en yakınımızdakileri unutuyoruz. Şu ana kadar geçmiş cumhurbaşkanları, başbakanlar, dışişleri bakanları, milli savunma bakanları, ekonomi bakanları, bölge valileri ve genelkurmay başkanları çoktan Çankaya ya da Başbakanlık'ta toplanmış olmalıydı.Film aynı film, senaryo aynı senaryo, aktörler aynı aktörler. Dolayısıyla dünün tecrübesi, bugün için çok önemli bir kazanımdır. Ve biz bunu değerlendirmiyoruz.Gül, tıpkı muhalefet liderleri gibi, bu filmi daha önce bire bir yaşayanları da mutlaka Çankaya'ya davet etmelidir.Aynı duyarlılık Ermeni konusunda da gösterilebilirdi. Deneyimli onca siyasetçi, onca büyükelçimiz köşelerinde oturuyor. Lobi faaliyeti için görev verilse koşa koşa giderlerdi. Ama aklımıza bile gelmiyor. Çünkü kim başa geçse, en iyisini onlar biliyor!.. Ülke olarak çok zor günlerden geçiyoruz. Ama bu filmi ilk kez görmüyoruz. Dolayısıyla, hak edenler hak ettikleri dersi bir daha alacak, dostumuzu, düşmanımızı bir kez daha tanımış olacağız. Fen ve anadolu liselerine girişte OKS kaldırıldı, yerine SBS getirildi. Ayrıca not ortalamasının da dikkate alınacağı açıkladı. Bu konuda enteresan gelişmeler yaşanıyor. Bakan Çelik, yol yakınken bu kararından bir an önce vazgeçmelidir. Yoksa başı çok ağrıyacaktır. İşte size iki çarpıcı mektup:"Haziranda idarecilerden birinin benim sınıfımda olan bir öğrencinin birinci ve ikinci dönem karne notunu 3'ten 5'e çıkarması üzerine, bu durumun hiç doğru ve de etik bir şey olmadığını D. okulları genel müdürüne telefon açıp söyledim. Beni sakinleştirmeye çalıştı. Tam bu olayı sindirmeye çalışıyordum ki, 5 Temmuz'da, çok fazla idealist olduğum, kurumsal düşünemediğim gerekçesiyle işime son verildi.. Şimdi maksat iş bulmak değil. Ama bu olay inanın aylardır benim çok canımı sıkıyor. Aklımdan Milli Eğitim'e şikâyette bulunmak geçiyor. Ama doğrusu, ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Amacım asla intikam değil. Benim canımı sıkan, notların böyle yükseltilmesi neticesinde SBS'yi gerçekten kazanabilecekleri halde kazanamayan bir dolu öğrencinin olacak olması. Sadece İstanbul'u değil, Muş'u bile etkiliyor bu durum. Milli Eğitim mi, yoksa başkaları mı, kim olur bilmiyorum. Ama mutlaka birileri bu haksızlığın önüne geçmelidir..." Notlarla oynanıyor mu? "Biraz önce SBS ile ilgili bir açıklama okudum ve dehşete düştüm. Benim ilköğretim 7. sınıfa giden bir oğlum var ve derslerinde de çok başarılı. Hedefi İstanbul ya da Ankara Fen Lisesi'ni kazanmak. Yararları ballandıra ballandıra anlatılan SBS'nin hiç de öyle olmadığını, sınavlarla ilgilenen herkes biliyor. Beni dehşete düşüren ise, SBS'nin öğrencilere kolaylık olsun diye ilçelerde de yapılacak olması. Sınavı ilçelere kadar indirgemenin birtakım yolsuzlukları da beraberinde getireceğini düşünüyorum. Zaten başarı puanlarında da korkum bu yönde. Sayın Güçlü, 1 puanın bile çok önemli olduğu böyle büyük sınavlarda yapılacak haksızlıkların diz boyu olacağını tahmin ediyorum ve bu da kendi çabasıyla çalışıp bir yerlere gelmeye çalışan oğlum gibi başarılı öğrencilerin aleyhine bir durum olacaktır. Bu durum bende büyük bir endişe yaratıyor. Ayrıca önümüzde SBS soru tipleriyle ilgili herhangi bir örneğin bulunmaması, ne ağırlıkta veya tür bazında kaçar soru çıkacağı bilinmeyen bir durum. Yabancı dil sorusu kaç tane, zorluk açısından ne düzeyde? Devlet okullarındaki İngilizce eğitim düzeyi belli ve özel okullarla yarışabilecek durumda değil. Bu da ayrı bir handikap."Özetin özeti: AKP bildiğini okumaya devam ediyor. Keşke her bildikleri de doğru olsa!.. aguclu@milliyet.com.tr 'Dehşete düştüm!'
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025