TEGV, Ajda, Nilüfer, Sezen

Diyalog Önceki gece hemen herkes şu soruyu bir kez daha birbirine sordu:Bu sanatçılar hiç yaşlanmaz mı?İki üç nesil onlarla büyüdü. Sevgilerini, aşklarını, duygularını, heyecanlarını, özlemlerini onlarla dile getirdi. Onlarla bastırdı. Onlarla yaşadığını hissetti.Ajda sanki 30 yıl önceki Ajda, Sezen hâlâ Minik Serçe, Nilüfer de sanki sahneye ilk kez çıkmanın heyecanı ve ürkekliği içerisindeydi.Söz konusu çocuklar ve onların geleceği olunca daha bir gönülden, daha bir coşkuyla söylediler. Bazen tek tek, bazen ikili, bazen de hep birlikte aynı şarkıyı seslendirdiler. Ama hangi şarkıyı söyleseler Lütfü Kırdar'ı tıklım tıklım dolduran bir koroları vardı. Finali Arkadaş'la yaptılar...Cengiz Solakoğlu Koç'un tepe yöneticilerindendi. Emekli oldu. Şimdi Ülker'in yönetim kurulunda. TEGV'nin en büyük yükü, kuruluşundan bu yana, Suna Kıraç'tan sonra, onun sırtında. Organizasyon ve ikna yeteneği müthiş. Eğitim Gönüllüleri meşalesini Türkiye'nin dört bir yanına götürdü. Olmaz denilenleri başardı. Tıpkı dünkü muhteşem konser gibi...Aslında Türkiye'de çözülemeyecek sorunları çözmek, bir araya gelmeyecek kişileri buluşturmak ve çocuklarımıza çağdaş bir gelecek sunacak ortamlar yaratmak hiç de zor değil. Yeter ki doğru kişiler, doğru yerde, doğru projeler gerçekleştirsinler.Mustafa Koç'tan Güler Sabancı'ya, Uğur Dündar'dan Şifo Mehmet'e pek çok kişiyle röportaj yapılmış. Şarkı aralarında onların görüntüleri ekrana geldi. Hepsi çocuklar ve eğitim için üzerine düşeni fazlasıyla yapmaya hazırdı...Hele bir de Şırnak'tan, Van'dan Diyarbakır'dan İzmir'den, İstanbul'dan seslenen çocuklar vardı ki harcanan onca emeğin boşa gitmediğini, gitmeyeceğini ve daha fazlasını yapmak gerektiğini çok çarpıcı bir şekilde ortaya koydular. Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı TEGV, önceki gece, bir ilke daha imza attı. "Bir çocuk değişir, Türkiye değişir" konserinde üç süper starı ilk kez aynı sahnede buluşturdu. Sunucu da Cem Davran'dı. Amaç da muhteşemdi. Görüntü de. Konserin teması "Bir çocuk değişir, dünya değişir" şeklindeydi. Aslında bir çocuk bazen dünyayı da değiştirebilir. Dünden bugüne dünyaya yön verenlerin de bir gün çocuk oldukları düşünüldüğünde, sloganın ne kadar gerçekçi olduğu çok daha iyi anlaşılıyor.Şırnak ya da Muğla'nın bir köyündeki çocuğun, sizlerin ufacık bir katkısıyla, öğrenim olanağına kavuşup yarın Türkiye'nin ya da dünyanın çok önemli bir ismi olmayacağını kim söyleyebilir ki! İslamköylü Süleyman Demirel ile Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan'ın çocukluk resimlerine bir bakın. O gün onları, bugün bu koltuklarda görmeyi kim tahmin edebilirdi ki?Eğitim, çocuklarımıza sunabileceğimiz en büyük miras. Bu konuda hepimize çok büyük sorumluluklar düşüyor. Özellikle de devletin ulaşamadığı noktalarda.Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nın eğitim parkları, eğitim birimleri ve gezici eğitim birimleri, işte bu açıdan çok önemli. Öğrenciler, okul dışı saatlerinde yeteneklerini keşfediyor, birey olmayı öğreniyor, her şeyden önemlisi de sıradanlıktan uzaklaşıyor.İşte bu yüzden TEGV'ye yapacağınız her bağış, hiçbir umudu olmayan çocukların, büyük hayaller kurmasını sağlayacaktır. Ve içlerinden birileri mutlaka bu ülkenin kaderini değiştirecek noktalara geleceklerdir. (0216.432 32 32) Bir çocuk deyip geçmeyin Genç Bakış'ta bu gece çok önemli bir konuyu ele alıyoruz. Organ nakli. Bu hafta Organ Nakli Haftası. Keşke Allah hiç ihtiyaç hissettirmese. Ama kimin ne zaman, hangi yaşta, hangi organa ihtiyaç duyacağı hiç belli değil. Çok dramatik bir konu. Ama öylesine önemli ki, enine boyuna ele almak istedik. Konunun uzmanları, organ verenler, arayanlar, aileler. Yüreğiniz cız etse de mutlaka izleyin. İnşallah hiç gerekmez. Ama ya gerekirse!.. Özetin özeti: Herkesin herkese her zamankinden çok daha ihtiyaç duyduğu bir dönemden geçiyoruz. Ne olur desteğinizi eksik etmeyin. aguclu@milliyet.com.tr Organ Bağışı