Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Abbas GÜÇLÜ

BUGÜN devrim yasalarından Tevhid - i Tedrisat Kanunu'nun yani "öğretim birliği"nin sağlanışının 74. yılı...
Biraz gerilere gidelim. Cumhuriyet'in ilk yılları. Parçalanmış bir imparatorluğun ardından kurulan genç Türk Cumhuriyeti, kendine şekil verecek devrim yasalarını bir bir çıkartıyor. Atatürk'ün "Ordularımızın kazandığı zafer, sizin zaferinizle anlam kazanacak" diye öğretmenlere seslendiği yıllar...
Daha çok saraya yakın olanların ve varlıklıların eğitim olanaklarından yararlanabildiği Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, eğitim adına da ciddi sıkıntılar vardı. Bir yanda pozitif bilimlerden iyice uzaklaşan medreseler, öte yanda da Anadolu'yu adeta ikinci kez işgal eden misyoner okulları. Bu okullardan yetişenlerle Türkiye Cumhuriyeti'nin birlikteliğini sağlayıp, çağdaş dünyaya taşımak mümkün değildi. Eğitimin tek çatı altında toplanması ve Cumhuriyet'e sahip çıkacak nesiller yetiştirilmesi gerekiyordu. Tevhid - i Tedrisat Kanunu böyle bir ortamda çıktı ve bütün okulları Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde topladı.
Tevhid - i Tedrisat Kanunu'na o gün olduğu gibi bugün de şiddetle karşı çıkanlar var. Ama bir farkla. O zaman Cumhuriyet'e karşı olanlar vardı, şimdi onlara bir de numaralı cumhuriyetçiler eklendi. Tutturmuşlar gidiyor: İlla da Tevhid - i Tedrisat Kanunu kaldırılsın. Tek tip insan yetiştirilir miymiş? Şimdiki okullar TC'ye uşak yetiştiriyormuş. Falan, filan. Bir sürü ipe sapa sığmaz lakırdılar...
Amaçları Tevhd - i Tedrisat Kanunu'nu kaldırıp, devletin ilkelerine göre değil, kendi ilkelerine göre adam yetiştirmek. İstiklal Marşı söylemeyen, Türk bayrağı taşımaktan kaçınan...
Gerçi şimdiye kadar Tevhid - i Tedrisat Kanunu vardı da ne oldu? Türban eylemine katılanlar, İstiklal Marşı'nı söylemek isteyenleri susturup, bayrağımızın taşınmasını engellemediler mi?..
Atatürk'ün 74 yıl önce hayata geçirdiği Tevhid - i Tedrisat Kanunu'nu ABD yeni keşfediyor. Clinton ikinci kez seçildiğinde yaptığı eğitim ağırlıklı konuşmasında, bizim numaralı cumhuriyetçiler gibi faklı eğitim isteyenlere şöyle seslendi.
"Her eyaletin farklı bir eğitim anlayışının olması mümkün değil. Amerika Birleşik Devletleri'nin tek bir eğitim anlayışı olmak zorundadır. Öyle olacaktır."
Sadece ABD'de mi, her ülke temel eğitimde önce iyi bir vatandaş yetiştirmenin temellerini atar. İdeolojileri ne olursa olsun, kendi ilkelerini savunacak insanlar yetiştirir.
Vatandaşlık bilincinin iyice azaldığı, laik Türkiye Cumhuriyeti'nin Türk İslam Cumhuriyeti'ne dönüştürülmek istendiği şu günlerde 74 yıl önce çıkartılan kanunun önemi çok daha iyi anlaşılıyor. Yasayı sorgulama yerine, uygulanırlığının nasıl sağlanacağı tartışılmalıdır.
Özetin özeti: Devrim yasalarını savunanlar da, en az onları yok etmeye çalışanlar kadar kararlı olmalıdır.


Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr