Üniversiteler kaynıyor

Diyalog Yeni kurulan üniversiteler nedeniyle, öğrenci sayısı azalsa da hâlâ 40 binin üzerinde öğrenci öğrenim görüyor. Öğrencilerin yüzde 90'ı da farklı bölgelerden. İstanbul'dan da öğrenci vardı. Van'dan ve Antalya'dan da.Dolayısıyla bir anlamda Türkiye'yi temsil ediyorlardı. Genç Bakış'taki konuğumuz her ne kadar ekonomiden sorumlu eski Bakan Abdüllatif Şener olsa da konuşulan konular tezkere, Ermeni yasa tasarısı ve ABD ile ilişkiler oldu.Görünen o ki, ABD karşıtlığı giderek artıyor. Bin kişilik salonda ABD ile ilişkiler konusunda iyimser olan tek kişi yoktu. Kısa mesajla yaptığımız ankette de ABD'nin hâlâ dost ve müttefik bir ülke olduğuna inananların sayısı sadece yüzde 2 çıktı.Üç saati aşan programın neredeyse 2.5 saati tezkere odaklıydı. Geç kalınmış bir karar olarak algıladılar. Gereğinin mutlaka yerine getirilmesini istediler. Silahlı müdahale kadar ekonomik, politik, stratejik yaptırımların da gündeme getirilmesini istediler. Her hafta farklı bir üniversiteye gidiyoruz. Türkiye'nin nabzı, üniversitelerde çok daha hızlı atıyor. Duyarlılıkların en fazlası da, tepkilerin daniskası da yine orada. Önceki Gece Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi'ndeydik. 16 yılda çok yol kat etmiş. Kampusuyla, öğrenci ve öğretim üyeleriyle, Batı'daki üniversitelerden hiçbir farkı yoktu. Hatta artıları, eksilerinden daha çoktu. Hemen herkesin koltuğuna sıkı sıkıya yapıştığı bir dönemde, siyasete ara verip hocalığa dönen Şener, politikayı tümüyle mi rafa kaldırdı yoksa başka arayışlar içinde mi? Bu da üzerinde durulan konulardan biriydi. Şener net olarak söylemese de satır aralarından yakalanan mesajı şu yönde:AKP'nin siyasi tarzını beğenmiyorum. Seçime bu yüzden girmedim. Yeni bir oluşum gerçekleşmesi ve halkımın beni göreve çağırması halinde, aktif siyasete yeniden dönerim. Yeni adres AKP'den ve mevcut partilerden çok, sağda yeni bir oluşum olur. Temiz, dürüst, abartısız, yalansız bir siyaset istiyorum.Peki zamanlaması ne olur? Bu konuda da ucu açık konuşuyor... Şener parti mi kuracak? Şener'e çok sayıda soru soruldu. Kimine uzun uzun cevaplar verdi, kimine hiç değinmedi. Kimini de muhatabı ben değilim diyerek taca attı. İşte bu diyaloglardan bazıları:- Tezkere ve olası bir müdahale ne sonuçlar doğurur?"Terörist eylemlerin kaldırılmasına yönelik bir durumdur. Terörle mücadelede uluslararası işbirliğiyle yapılmalıdır. PKK terör örgütüdür, ABD ile olan ilişkilerimizin bu anlamda bozulacağını düşünmüyorum, uluslararası anlamda biz hukuken haklıyız. Maliki'nin yapmış olduğu bazı açıklamalar da yumuşamış olduğunu gösteriyor."- Kıbrıs sorununda ülkemize uygulanan ambargolar, bir müdahale sonrasında da uygulanır mı?"Kıbrıs bir devlettir, Türkiye de o devletin yaşaması için elinden geleni yapacaktır. Kuzey Irak'ta ise bir terör örgütü vardır. Terör örgütüne yönelik bir operasyon yapıldığı için dünyanın hiçbir ülkesi Türkiye'ye ambargo uygulayamaz. ABD'nin tavrı sadece söylemde kalır, hiçbir ülke bize yaptırım uygulayamaz. Biz KKTC'ye sınırları belirlemek için girdik. Irak'a ise terör için. Kuzey Irak'ta, harekatâ uygun bir ortam hazırlama görevi hükümete aittir. Bu, ABD ve Irak hükümetiyle kuracağı temas ve ilişkilerle hazırlanacaktır. Şu anda zaten Kuzey Irak'ta Türk askeri vardır."- Ermeni tasarısı ABD ile ilişkilerimizi bozar mı?"Ermeni tasarısının geçmesi ABD ile olan ilişkilerimizi bozmaz. Ermeni diyasporasının zorlamasıyla alınan bu kararlar, Ermenistan'ı zor duruma sokmuştur. Komşu ülkelerle arasının bozulmasına ve soyutlanmasına sebep olmuştur."- Mevcut hükümet ekonomik alanda başarılı mı?"60. hükümet kurulduktan sonra dış politikada, ekonomide önemli olaylar yaşanmıştır. Bugün geçen tezkere dışında önemli bir icraat yok. Eğer vatandaş olarak bakarsak, önemli tehlikeler ve önemli riskler vardır. Bu sebeple hükümetin ciddi kararlar alması ve kararlılığını sürdürmesi gerekir. Ancak, şu anda net bir tavır göremiyoruz."- Özelleştirmeler usulüne uygun yapılıyor mu?"Özelleştirmeye evet, ancak özelleştirmenin ülke çıkarlarına mutlaka uygun olması şartı ile." aguclu@milliyet.com.tr Her şey tehlike sınırında