Diyalog Görünen o ki türban gibi sancılı konulardan biri olan Din Bilgisi dersi için şimdilik bir çözüm yolu bulunmuş. Ama ne kadar uygulanabilir, hep birlikte göreceğiz. Her şeyden önemlisi de isteğe bağlı Din Bilgisi dersi haftada bir saatle mi sınırlı kalacak, yoksa veliler çok daha fazlasını istiyor diye üç beş saate mi çıkarılacak? Kurbağayı ürkütmemek için şimdilik bu konuda ayrıntıya girilmiyor. Ama kafalardaki plan bu. Dahası, ilk ve orta kurumlarındaki Din Bilgisi derslerine girerken türban serbestisi getirilecek mi, getirilmeyecek mi? İmam Hatip liselerinde olduğu gibi ilköğretim okulları ve liselerdeki Din Bilgisi derslerine de türbanlı girilmesi gerektiğini savunanların bu görüşleri ne kadar kabul görecek?..Önümüzdeki haftalarda eğitimin kangren olmuş sorunlarından türban ve Din bilgisi tartışmalarına takılıp kalırsak hiç şaşırmayalım. Oysa acil çözüm bekleyen o kadar çok sorun var ki!.. Milli Eğitim Bakanı Çelik, Din Kültürü dersinin zorunlu, Din Bilgisi dersinin ise seçmeli olabileceğini söylemiş. Haftada iki saat olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin birer saatlik iki ders haline getirileceğini belirten Çelik, böylece anayasal değişikliğe gerek kalmayacağını da özellikle vurgulamış. Milli Eğitim Bakanlığı bu yıl inattan vazgeçip anadolu liseleri için 3. kayıt dönemi açtı. Ancak kapsamı sınırlı tutuldu. Yayımlanan genelgede, 3. kayıt döneminden sadece daha önceki tercihlerinden birine yerleşenlerin yararlanabileceği duyuruldu. Yani kazanıp da kaydını yaptıranlar ya da kazandığı halde kaydını yaptırmayanlar bu olanaktan yararlanacak, birinci ve ikinci kayıt döneminde herhangi bir yere yerleşemeyenler ise tercih yükseltme şansından, yani 3. kayıt döneminden yararlanamayacaktı.Tüm açıklamalar bu yöndeydi. Velilerin çok büyük kısmı da sırf bu yüzden 3. kayıt dönemi için başvuruda bulunmadı. Ama bize gelen bilgiler, sanki bu kuralın çiğnendiği yönünde. Bazı veliler, birinci ve ikinci kayıt döneminde hiçbir okula yerleşmedikleri halde, 3. kayıt dönemi için başvurduklarını, başvurularının kabul edildiğini ve değişik anadolu liselerine yerleştirildiklerini söylüyorlar.Bilgilerin doğruluğunu çek ettiğimiz için henüz isimleri ve okulları açıklamıyoruz. Ama bu arada bakanlıktan acilen bir açıklama bekliyoruz:3. kayıt döneminde, yayımlanan genelgeye rağmen, hiçbir yeri kazanamayan öğrencilerin başvuruları kabul edildi mi, herhangi bir anadolu liselerine yerleştirildiler mi? Eğer yerleştirildiyseler, bunların sayısı ne kadar?Bu arada yine merakla beklenen konulardan biri de hangi anadolu lisesinde, kaç kontenjan açığının bulunduğu? Bakanlığın internet sitesinde, 3. kayıt dönemi sonunda, okulların tüm kontenjanları dolmuş gözüküyor. Oysa, tercih yükseltme esas alındığına göre, yani alt sıralardan üst sıralara doğru bir kayma söz konusu olduğuna göre, bazı okulların kontenjanları dolarken, diğerlerinin boşalması gerekmez mi? Hepsi ful dolduğuna göre, acaba dışarıdan, yani kazanamayanlar içerisinden öğrenci mi alındı? Yine bize gelen bilgiler çerçevesinde, yüksek puanlı anadolu liseleri de dahil, birçok anadolu lisesinde hâlâ boş kontenjan var. Bu kontenjan açıkları nasıl oluştu? Ve bir başka soru: Nakil yoluyla kaç öğrenci, okul değiştirdi?..OKS ile ilgili pek çok şaibe ortalıkta dolaşıyor. Kafaları karıştırmamak için kesinliğinden emin olmadıklarımızı, sizlerle paylaşmak istemiyoruz. Ama bu konuda daha şeffaf bir yönetim anlayışı olmalıdır. Öğrenci ve velilerin, kendileriyle ilgili her tülü gelişmeden haberdar olmaya fazlasıyla hakları var.Özetin özeti: Okullar açıldı ama sınav tartışmaları hâlâ bitmedi. Biteceğe de benzemiyor... aguclu@milliyet.com.tr OKS 3. kayıt dönemi
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025