Film yapımcılarıyla sinema işletmecileri arasındaki anlaşma yıllardır şöyleydi: 10 TL’lik biletin 5 TL’si sinemacının, 5 TL’si yapımcının oluyordu. CGV Mars Entertainment’in yanı sıra Pink ve Cinemarine, cirolarını artırmak için kampanyalar başlattı. Yapımcılar buna itiraz etti. Çünkü kampanyalar yüzünden yapımcıların payına düşen para azaldı. Örneğin biletin 10 TL, mısırın 10 TL olduğu sinemada CGV, ‘kampanyalı bilet’ uygulamasıyla ikisini bir arada 15 TL’ye sattığında, yapımcının payı 5 TL’den 3.5 TL’ye iniyor.
Güney Koreli CGV Mars Entertainment yönetimi, yapımcıların talebi olan, “Kampanya yapıp, bilet fiyatlarını ve payımızı düşürmeyin” talebini kabul etmedi. Salı günü toplanan bazı yapımcı ve oyuncular, gişeden kaynaklanan güçlerine güvenip ‘Organize İşler: Sazan Sarmalı’, ‘Kara Komik Filmler’, ‘Recep İvedik 6’ ve ‘Mucize 2’ filmlerini, CGV Mars’a vermeme veya vizyondan çekme kararı aldı.
Meclis gündeminde
TBMM’de görüşülen yeni Sinema Kanun Tasarısı’na da alındı bu konu... 8’inci Madde şöyle: “Sinema işletmecileri, izleyici sayısının artırılmasına yönelik kampanya ve toplu satış faaliyetlerinin ancak film yapımcısı veya varsa dağıtımcısıyla yapılacak sözleşmeler
Gülben Ergen’in başkan olduğu Çocuklar Gülsün Diye Derneği, 38’inci anaokulunu Ordu’nun Kumru ilçesine bağlı Aşağıdamlalı’da yaptı.
Ergen, arayıp davet edince tereddütsüz “Evet” dedim. Çünkü, şarkıcının açılıştaki konuşmasında da hatırlattığı gibi Çocuklar Gülsün Diye Derneği’ne ‘81 ilde 81 anaokulu açma’ hedefini gösteren benim.
ÇGD, Milli Eğitim Bakanlığı’yla olan protokol uyarınca altı anaokulu yaptırdıktan sonra kampanyayı sonlandıracaktı. Katıldığım anaokulu açılışlarının anneleri nasıl mutlu ettiği, çocukları nasıl sevindirdiğini görünce, buradan Ergen’e ‘81 ile 81 anaokulu’ çağrısında bulundum. ÇGD sayesinde bugün 38 anaokulunda 4 bine yakın çocuğun okul öncesi eğitim görmesinde küçük bir pay sahibi olmak benim için gurur vesilesi.
Protokolle açılış
Gülben Ergen’in ‘özel’indeki sorunlar yüzünden sekteye uğrayan kampanya, “Nerede kalmıştık?” diye ses verdi. Bu sese kulak verip Ordu’ya giderken, merak ettiğim tek şey, Ergen’i insanların nasıl karşılayacağıydı?
Çünkü magazin programlarında ve sosyal medyada aylarca şarkıcının Erhan Çelik’ten boşanma sürecinde yaşadıkları ve aldatma iddiaları tartışıldı. O nedenle Ordu’daki açılış, insanların olan bitenden
2018’in son haftasındayız. Haftaya bugün 2019’a girmiş olacağız. Geride kalan 51 haftaya bakarsak Türkiye, ‘magazin’ diye en çok neleri konuştu?
‘Yasak Elma’nın kostüm asistanının Talat Bulut hakkındaki taciz iddiası...
Şarkıcı Mustafa Ceceli’nin, oğlunun velayeti için eski eşi Sinem Gedik’in şarkıcı İntizar’la yatak odasında gizli kamerayla çekilmiş görüntülerini mahkemeye delil olarak sunması...
Arda Turan’ın Berkay’ı dövmesi...
Sıla’nın, “Beni darp etti” diyerek sevgilisi Ahmet Kural’dan davacı olması...
2018’de Türkiye en çok bunları konuştu.
Peki bunlar ‘magazin’ mi?
Türkiye bugün yeni bir televizyon kanalıyla tanışacak. Woman TV, D-Smart 53. kanal ve Türksat 4A 12034 frekansından yayın yapacak. Woman TV’nin yönetiminde Ali Güven, Ahu Özyurt, Gülnur Yeşilbağ Kayaoğlu, Orhan Emek gibi tanıdık televizyoncular var. Woman TV’nin sahibi ise bir dönem Binali Yıldırım’ın da danışmanlığını yapan Recep Canpolat.
Öğrendiğim kadarıyla haber kanalı açmak için yola çıkan Canpolat, RTÜK’ten istediği izni alamayınca Woman TV’de karar kıldı. Canpolat’ın “Türkiye’nin tek kadın televizyonunu açalım” sözünün üstünden 20 gün sonra Woman TV, yayında.
Kadının ekonomik, sosyal ve kültürel konumuna yönelik tartışmaların yanı sıra güzellik, moda, spor, çocuk, sağlık ve girişimcilik gibi konuların ele alınacağı Woman TV tutar mı?
Birçok çocuk kanalının olduğu ve izlendiği bir ülkede, onca ulusal kanalı domine eden kadınlar, sadece kadınlara hitap eden bir kanalı izler mi?
Çünkü ulusal eğlence kanallarının tümü kadınların emrinde.
Gündüz kuşaklarında kadınların izlediği yapımlar var.
Dizilerin kaderlerini kadın izleyici belirliyor. Beğendikleri yaşıyor, “ı-ıh” dedikleri kaldırılıyor.
Woman TV, böylesine lükse alışmış kadın izleyicileri çekebilmesi için onların ekranlar
Kanal D’de yayınlanan ‘Arka Sokaklar’ın 500’üncü bölüm yemeğinde Zafer Ergin ve İlker İnanoğlu’yla aynı masadaydık. Bu fırsatı kaçırmadım ve iki oyuncuyla ‘Arka Sokaklar’ serüvenlerini konuştum.
Dizinin macerasının nasıl başladığını sorduğum Ergin, şunları söyledi:
“Eski eşim Melek Baykal, oynadığı ‘Cennet Mahallesi’ ve ‘Akasya Durağı’ dizilerini çeken Erler Film’le çalışmamı çok istedi. 2006’nın mart ayında Türker Bey (İnanoğlu), ortada daha dizinin senaryosu yokken, ‘At imzanı, vereyim avansını’ dedi. İmzayı atmayayım ama söz veriyorum dedim. Nisan ayında iki bölümün senaryosu geldi ve çok güzeldi. Alışmadığım bir polisiye... Senarist Ahmet Yurdakul’u arayıp, tebrik ettim. Sonra anlaşma yaptık ama avans almadım. Bir işi yapmadan, avansa karşıyım. Avans bana biraz müteahhit işi gelir, sanatçı olarak yaptığım işi görmeyi isterim.
Anlaşma yaparken Türker Bey, ‘150 bölüm yaparız bu işi. Sağa sola bakıp, başka iş peşinde olma’ dedi. 15 gün sonra bana başka bir teklif daha geldi. Senaryoyu okuyunca, çarpıldım. Aklım kalmadı değil o projede. Temmuz ayında başladık. İlk bölüm yayınlandı o teklifi yapan arkadaş arayıp, ‘Senaryoyu rafa kaldırdım, bekliyordum. Kötü bir iş olursa kapacaktım
Bizde hayvanlar hâlâ ‘can’ değil, ‘mal’ sayıldığı için onlara işkence yapanlar ve öldürenlere hapis cezası yok. Oysa, “Sahipli veya sahipsiz hayvanlara işkence yapan ve öldürenler için 4.5 yıl, nesli yok olma tehlikesi altındakileri katledenler için yedi yıla kadar hapis” öngören tasarı kanunlaşsa, papağana işkence eden Murat Özdemir, şimdi hapisteydi.
Ceza kanununun elini kolunu bağladığı Cumhuriyet Savcısı, toplumsal tepkiyi dikkate aldı ve akıl sağlığı sorunlu kişinin adli siciline bakıp onu 21 günlüğüne akıl hastanesine gönderdi.
Çünkü ‘Yemekteyiz’ ve ‘MasterChef’ yarışmalarıyla ünlenen bu kişinin bir hayli kabarık adli sicili.
‘Uyuşturucu kullanmak, mala zarar vermek, tehdit ve aile içi şiddet’ gibi suçlardan beş kaydı bulunan ve ‘denetimli serbestlik’ten yararlanan birinin ne işi var ekranlarda?
Özdemir’in, papağanına “Acun baba de lan” diye işkence etmesine gösterdiği gerekçe, ‘MasterChef’ten haksız yere elenmesi’ olduğuna göre, demek ki ekranlara çıkarılacak kişilerin adli sicil kayıtlarına da bakılmalı bundan böyle.
ERTUĞRUL'UN KİTABI
2018’de Google’da ‘En Çok Arananlar’ listesi ilginç. Dünya genelinde internet kullanıcılarının en çok aradığı 10 isimden yedisi kadın. Brezilya’nın aşırı sağcı devlet başkanı Jair Bolsonaro dışında listedekilerin tümü Amerikalı.
İnsanoğlunun bu isimleri niye bu kadar merak ettiğini anlamak için onları gündeme taşıyan etkenlere bakmak lazım.
Listenin birinci sırasında Prens Harry ile evlenerek kraliyet ailesine gelin giden Meghan Markle var. 2018’in mayıs ayında ‘Sussex Düşesi’ unvanını elde eden, 2019’da da kraliyet ailesine bir çocuk doğuracak olan Markle, Google’ın ‘Moda’ listesinde de ilk 10’un içinde... Turist olarak hatıra fotoğrafı çektirdiği Kraliyet Sarayı’na gelin gitmesi kadar düşesin ne giyip, ne taktığını da merak edip, araştırmış milyonlar...
ABD’de ‘En Çok Arananlar’ listesinde bir numara olan Demi Lovato, dünya genelinde ise ikinci sırada. Sebebi, yaşadığı uyuşturucu sorunu.
Listede ABD’nin first lady’si yok ama Donald Trump’la cinsel ilişki yaşadığını iddia edip, ABD Başkanı’na 293 bin dolar tazminat ödemeye mahkum olan porno yıldızı Stormy Daniels var.
Listenin sürpriz isimlerinden biri Hailey Baldwin. Çünkü model, genç kızların sevgilisi Justin Bieber’ın eşi.
Karda
Yıllarca dünyanın en bilinen markası olmak, onu yönetmek böyle bir şey… Dini, dili, ırkı ne olursa olsun her insanın ilgisini çekebilecek bir konu bulmak, akıllıca bir iş…
Coca Cola, piyasaya sürdüğü yeni ürünü Vitamen Water’ın tanıtımı için ortaya ilginç bir fikir atıp, bir kampanya yarışma başlattı.
8 Ocak 2019’da sona erecek yarışmaya katılmak isteyenler, Twitter ve Instagram hesaplarından bir yıl cep telefonu kullanmadan yaşamayı, gerekçesiyle ilan edecek. Şirket, sadece kendininkini değil, başkasının cep telefonunu bir yıl kullanmayacağını taahhüt edenler arasından en esprili, en yaratıcı paylaşımı yapan bir kişiyi seçecek.
Talihli, bir yıl sonunda taahhüdünü yerine getireni önce yalan makinesine sokacak. Kişi o testi de geçerse Coca Cola’dan 100 bin dolar kazanacak.
Cep telefonu dokunmanın dahi yasak olduğu kampanya süresince dizüstü veya sabit bilgisayarı kullanmak serbest.
Esiri olduğumuz, evde unutunca veya şarjı bitince paniklediğimiz cep telefonsuz bir yıl geçirmek çok zor, ama 100 bin dolar da şahane…
UMUDUMUZ ÇOCUKLAR
Yaşadığımız toplumun kronik sorunlarından biri de bazı değerlerdeki çürüme… Oranları değişse de eğitimli eğitimsiz, zengin fakir fark etmiyor bu çürü