Mahsun Kırmızı- gül’ün yazıp, yönettiği ve oynadığı son filmi “Vezir Parmağı”nın oyuncu kadrosuna bakar mısınız?
Erkek oyuncular: Ali Sürmeli, Peker Açıkalın, Selim Bayraktar, Levent Sülün, Orçun Kaptan, Mahsun Kırmızıgül, Necmi Yapıcı, Hayrettin, Rana Cabbar, Arif Erkin, Metin Yıldız, Bahtiyar Engin, Ömer Duran, Zekeriya Karakaş, Metin Keçeci, Erol Demiröz, Talat Bulut, Altan Erkekli, Cezmi Baskın, Cihat Tamer, Şener Kökkaya, Erol Aksoy, Coşkun Göğen, Nuri Alço, Bülent Çolak, Ümit Okur, Muhammed Cangören, Okan Topaloğlu ve Ali Güney...
Kadın oyuncular: Yasemin Yalçın, Ece Uslu, Gülben Ergen, Derya Şensoy, Meral Çetinkaya, Suna Selen, Defne Yalnız, Dilek Çelebi, Ececan Gümeci, Aydan Burhan, Nilgün Karababa, Esin Gündoğdu, Gülay Baltacı, Güner Özkul, Gizem Özkan, Berna Biber, Dilek Denizdelen, Dilana Tor, Berivan Karaman, Deniz Gökçe, Ayşen Batıgün, Fatoş Seymen, Reyhan Uluekinci, Cansın Önalan, Ecem Karavus, Hale Tulgar, Gülfer Sarıgül, Şenay Aksoy, İrem Erdöl.
Yapımcı Murat Tokat, 25 Ocak 2017’de vizyona girecek filmin afişini, “Vezir Parmağı’na dev kadro” diye paylaştı sosyal medya hesabında...
Çünkü afişin sol tarafında 29 erkek, sağında ise 29 kadın oyuncunun adı var alt alta...
D
Yılmaz Erdoğan’ın “Komedi Festivali”yle sahnelere dönüş yapmasına sevindim. Yurtdışında olduğum için Erdoğan’ın yeni tek kişilik gösterisi “Münaşaka”yı izleme şansım olmadı. Oyunun programına baktım, 1 Aralık’ta ikinci kez sahneleyecek Erdoğan. Kısmet olursa bu kez izleyeceğim “Münaşaka”yı...
Yılmaz Erdoğan’ın “Güldürmeyi özlemişim. Çok mutlu oldum. Çok güzel bir oyun oldu. Eğer komedyensen esas ihtiyacın güldürmek. O yüzden sahalara döndüğüm için mutluyum” açıklamasından yola çıkıp, bir çağrı yapacağım ona.
Daha önce birkaç kez yazdım, günümüzün komedi filmi yazarları arasında bir numaramın Yılmaz Erdoğan olduğunu.
Örneğin “Organize İşler” filmi...
Defalarca izlediğim bu filmden onlarca replik var hafızamda yer eden.
Onun üçte biri kadar gişe yapmamış, ama yapımcılarına para kazandırdığı için devamı çekilen bir yığın komedi filmi varken Yılmaz Erdoğan’ın “Organize İşler”in devamını yazıp, çekmemesi tuhaf...
Yılmaz Erdoğan’ın paraya ihtiyacı olmayabilir, ama bizim gülmeye ihtiyacımız var. Üstelik her geçen gün daha da artıyor bu ihtiyaç.
Erdoğan, hazır “Münaşaka” ile komediye yeniden dönüş yapmışken “Organize İşler 2”yi gündemine alsa güzel olmaz mı?
45 yıllık müzik kariyerine 23 albüm ve 22 tane 45’lik plak sığdıran Nilüfer, yakında “Yeniden, Yeni, Yine” adlı bir albüm çıkaracak. Nilüfer albümde, pop müziğin en sevilen 12 şarkısını Volga Tamöz’ün müzik direktörlüğü ve aranjörlüğünde yeniden yorumlayacak.
Bu albümün Nilüfer açısından niye bir “ilk” olacağına gelince:
Nilüfer ve Sezen Aksu, Türk Pop Müziği’nin iki kraliçesi…
40 yıllık arkadaşlıklarını son 15 yılda dostluğa dönüştüren Nilüfer’le Sezen Aksu, şimdiye kadar hiçbir albümde böylesine bir işbirliğine imza atmadı.
Nilüfer’in yeni albümündeki 12 eserden altısı Sezen Aksu şarkısı.
Nilüfer’in, “Sezen şarkılarını bir de benden dinleyin” dercesine oluşturduğu albümün repertuvarı şöyle:
Ağlama Anne: Daha önce Ajda Pekkan’ın okuduğu şarkının sözleri Sezen Aksu, bestesi Kostan Mountakis’e ait.
Senaryosunu Funda Çetin’in yazdığı, yönetmenliğini Aysun Akyüz’ün yaptığı FOX’un yeni dizisi ‘Kalbimdeki Deniz’, kısa sürede 40 civarındaki rakibine fark attı.
Kutsi’yle Özge Özberk’in başrollerini paylaştıkları proje, ikinci haftasında cumartesi akşamlarının ‘1 numara’sı olmakla kalmadı. Pastel Film’in çektiği dizi, ekranda bir ayını bile doldurmadan Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu tarafından ‘Kadına Karşı Şiddeti Önlemede Örnek Proje’ seçildi. Özberk’in canlandırdığı Deniz’in tek başına ayakta kalma mücadelesi, şiddet gören kadınların sığınacağı bir liman, rol model alacakları örnek oldu. Bir haftalık Uzak Doğu seyahatine çıkacağım günü dizinin setinde geçirip, başrol oyuncuları Kutsi ve Özberk’le konuştum. Çengelköy’deki setten sonra Singapur’a uçtum ve bu söyleşinin deşifresiniyse Phuket’ten dönüş yolunda geminin güvertesinde yaptım.
‘4-5 sene dizi seyretmedim’
Dizinizin cumartesi günleri reytingte birinci olması neler hissettiriyor size?
Tabii ki yaptığın işin karşılığını reyting olarak görmenin ötesinde sokaktakilerin nabzını tutmak çok önemli. İnsanlar, sizi çevirip yaptığınız işten yana mutluluğunu, heyecanını dile getiriyorsa asıl reyting o… Projenin geri dönüşümü çok hızlı
Gemiyle çıktığımız Uzakdoğu turumuzun duraklarından biri Phuket olunca, adaya gitmeden iletişim kurdum burada yaşayan oyuncu Leyla Bilginel’le...
Phuket sahilindeki randevuya motosikletiyle okuldan aldığı oğlu Kayra (9) ile gelen Bilginel’le adadaki yaşamını konuştuk.
Bilginel’e, 2014’te Türkiye’yi terk edip, Phuket’e yerleşmesinin sebebini sordum. Bilginel, “Herkes sanıyor ki ben Kayra’yı alıp kaçtım, ama öyle değil” dedi ve ekledi:
“40 yaşında kendimi emekli edip, üç yıl bir yerde, beş yıl bir yerde yaşama planım vardı. Oğlum olunca o da arkadaş oldu bana. Birkaç yıl sonra başka bir ülkeye gideceğiz.
Phuket, daha önce gelmediğim ve bilmediğim bir yerdi. Bir arkadaşım kampa gelmişti buraya. Onun anlattıklarından sonra ilgimi çekti. Ben de ideal bir yer arıyordum. Burada her mevsim yaz. Güzel bir ada. İnsanlar özgür ve mutlu. Telefon kodu 555. Phuket’te 5, ‘Ha’ demek burada. O ‘Ha ha ha’lar çekti beni buraya!”
Geçim kaynağı ne?
Mariner of the Seas ile çıktığımız Singapur - Malezya - Phuket yolculuğunda, geminin “para kaptanı”nın genç ve güzel bir Türk kadını olduğunu öğrendim.
1.200 personelin çalıştığı, aylık cirosu 10 milyon doları aşan, dünyanın en büyük 10 gemisinden birinde finans müdürlüğü (CFO) önemli bir görev. O yüzden kendisiyle tanışmak ve kariyer öyküsünü dinleyip yazmak istedim.
Royal Caribbean Türkiye İletişim ve Pazarlama Direktörü Cihangir Canıyılmaz aracılığıyla tanıştım Hülya Binacı’yla.
Phuket’ten Singapur’a dönüşte uzun uzun sohbet ettik Ankaralı denizciyle.
13 yıl önce Royal Caribbean’ın, Miami’de çalışan ve o dönem dünyanın en büyüğü olan gemisinde resepsiyon elemanı olarak işe başlayan Binacı, Ankara Üniversitesi İtalyan Filolojisi mezunu.
Üniversite yıllarında İngilizce ders vererek iş hayatına atılan Binacı, sonrasında Türkiye’de turist rehberliği, tur operatörlüğü ve otel yöneticiliği yapmış.
İtalyanca, İngilizce, Almanca ve Fransızca bilen Binacı, dünyanın neredeyse tamamını gezmiş.
“Evleneceğim kişi de beni Bora Bora’ya götürürse dünyada görmediğim yer kalmaz” diyen Binacı’ya bugüne kadar niye evlenmediğini sorunca, yanıtı şu oldu:
Alkışlamak az kalır, şapka çıkarılacak bir gişe başarısı “Dağ 2” filmininki...
Alper Çağlar’ın yazıp yönettiği serinin ilk filmi “Dağ”ı ilk üç günde 71.346, toplamda ise 305.874 kişi izlemişti.
“Dağ 2”, serinin ilk filminin toplamda yaptığı gişeyi 10 günde ikiye katladı.
Üstelik film bunu, Farah Zeynep Abdullah, Şükran Ovalı, Songül Öden, Şükrü Özyıldız, Fatih Artman, Ersin Korkut, Caner Cindoruk ve Cezmi Baskın’ın oynadığı Yılmaz Erdoğan’ın “Ekşi Elmalar”ı, Serenay Sarıkaya’lı Nejat İşler’li “İkimizin Yerine” gibi iddialı yapımlar karşısında başardı.
Çağlar Ertuğrul, Ufuk Bayraktar, Murat Serezli, Ahu Türkpençe’nin oynadığı filmi 10 günde 767.054 kişi seyretti.
Aynı gün vizyona giren “Ekşi Elmalar”ı şimdiye kadar 793.271, vizyonda dördüncü haftaya giren “İkimizin Yerine”yi ise 1.241.097 kişinin izlediğini vurgulamakta da yarar var.
Demek ki neymiş?
İki yıl sonra yeniden yolumuz düştü Singapur’a… 2015’te arkadaşım Barbaros Yüksel’in rehberliğinde dolaştığımız Singapur’a bu sefer ünlü cruise şirketi Royal Caribbean’ın davetlisi olarak gittik
Türkiye’de kış geldi, ama imkanı olan için yaz bitmez. Çünkü turizm şirketleri, “İlle de deniz, kum, güneş” diyenlerin hizmetinde.
Royal Caribbean, geçen yıl THY ile işbirliğiyle 6 bin kişiyi götürdüğü Miami – Karayipler’den sonra bu kez Singapur - Malezya - Phukete - Hong Kong ve Vietnam turu başlattı.
Royal Caribbean’nın Türkiye Pazarlama Direktörü Cihangir Canıyılmaz, Türklerin büyük ilgi gösterdiği Uzakdoğu için 8 gece 9 günlük tur fiyatlarının uçak dahil 1.680 eurodan başladığını söyledi.
Uçak İstanbul’dan kalktığında Türkiye’de gece 02.30’du. 10 saatlik yolculuktan sonra Singapur’a indiğimizde yerel saat 17.30’du. Cumartesi günümüz havada bitti.
Singapur’a indiğimizde yağmur vardı, buna rağmen çok sıcaktı. Sıcak ve nemden terlik, şort ve tişörtün fazla geldiği Singapur’u köşe - bucak dolaştık.