Şimdi sıra doktorda!

25 Eylül 2021

Sahaya 11 adam çıkıyorsa, eksikten söz edilemez… Teknik direktörlerimizin dilinde pelesenk oluşturan cümle. Gerçekle ne kadar ilgili tartışılır. Dünkü Beşiktaş örneğin: 11 sakatı var. Ghezzal’dan Rosier’e, Batshuayi’den Teixeira’ya, onlardan NKoudou’ya kadar koca bir takım (!) sakat. Elbette 11 kişi çıkarıyor sahaya Sergen Hoca. Ama bu takımın eksiksiz olduğunu söyleyebilir miyiz? Kesinlikle hayır, söyleyemeyiz.
İlk kırkbeşde takımın eksik olduğu şöyle bir gerçeğe dayanıyor: Anormal top kaybediyorlar. Rakip oyuncuların ayağına top atacak kadar dalgın ve dağınıklar. Gökhan Töre 26’da 15 top kaybetmiş. Sadece o mu? Salih Uçan, Kenan Karaman, Oğuzhan Özyakup da top kaybediyor. İkili mücadeleleri de kaybediyorlar. Unutmadan söyleyelim: Kaleci Mert de rakibin ayağına top atanlardan..
Detone olmuş bir futbol korosu bu. Diyezler, bemoller birbirine karışıyor.
Yine de haksızlık etmeyelim. 32’de sakatlar listesine eklenen Pjaniç, Josef ve Rıdvan doğru notalarla ses veriyorlar. Bir de Atiba ve Oğuzhan. Hiç değilse “İş başa

Yazının Devamı

Pençeden düşen bir maç

22 Eylül 2021

Beşiktaş ummadığı, beklemediği bir darbe ile elindeki maçı Adana Demirspor’la paylaştı. Açık farkla öne geçtiler, gevşediler ve kontrolü kaybettiler. Siyah-beyazlılar; Montero, Josef ve Rıdvan ile 3-0’ı yakaladıktan sonra son yarım saat içinde dağıldılar. Bu şok sonucu yaratan en önemli unsur, Sergen Hoca’nın Oğuzhan, Pjaniç ve Larin’i 65’de oyundan alıp Salih, Atiba, Kenan’la takımının volümünü düşürmesiydi.

Başlangıçta oyun temposunda belli belirsiz bir yavaşlık olmasına rağmen uyum içinde oynuyordu Beşiktaş. Adana Demirspor’un fenomen oyuncusu Balotelli kenarda bekliyordu.. Assombalonga ile gol aradı konuk takım. Asla teslimiyetçi değillerdi. Pjaniç gibi beynini ayaklarında taşıyan bir oyuncuyla Beşiktaş rakibi önünde fark yaratıyordu. Ancak golleri de bulduktan sonra takım rakibinin hamlelerini hesaplamadan vites düşürdü.

Sergen Yalçın, Rosier ve Ghezzal’ı bir arada oynatmanın rahatlığını sergiliyordu başlangıçta.. Antalya’daki golcülerden Rıdvan ile Larin’in birlikte olumlu

Yazının Devamı

Kartal bayrak gösterdi

19 Eylül 2021

Rosier hasta; Umut, Nkoudou, Vida, Welinton, Teixeira da sakat... Ev sahibinin de iki sakatı var, Nelik ve Bahadır.. Hepsine geçmiş olsun.
Hastalık, sakatlık insanlar için. Futbolcular da insan... Böylesine talihsiz bir ortamda Beşiktaş oynanan oyunda da 2 ilave sakatla darbe alınca taşlar yerinden oynadı.
Satranç masasında, atlar, filler, piyonlar, kale yer değiştirdi. Yedeklerle “vekaleten” oluşmuş kadro, maç içinde de ayrı vekiller aradı. Sağ bek joker Necip /(Dk.22/Pjanic) ve zorunlu stoper Mehmet Topak (Dk.37/Rıdvan) hesapta olmayan biçimde çıktılar. Sergen Hoca, zorunlu olarak satranç masasında taşların yerini oynattı. Nsakala sağ beke, Rıdvan sol beke, Josef stopere geçti. Böyle olunca Beşiktaş savunmasının kimyası bozuldu. Orta alanda Josef’in yeri boşalınca Nuri Şahin ve Poli orada daha rahat ettiler, üretken roller üstlendiler.
Beşiktaş krizi yönetemiyordu. Neden? Oyunu rakip yarı alanda, ikinci ve üçüncü bölgede oynayarak en iyi savunmayı yapan takım, orada hiçbir etkinlik gösteremiyordu. Bu arızanın iki kahramanı Gökhan

Yazının Devamı

Başka dil, başka oyun

16 Eylül 2021

Şampiyonlar Ligi’nin galasında dram filmi izledik. Beşiktaş, evet, kendi sahasında Vodafone Park’ta oynuyordu ama, ancak 20 dakika dayanabildi. Sonrasında alışmadığı bir oyun, bilmediği bir futbol diliyle karşı karşıya kaldı.
Oyunun başlarında Batshuayi’nin topla buluşması umut veren bir şuta dönüştü. Dortmund kalecisi güçlükle kornere attı. Sonrasında Pjaniç, Ghezzal, Rosier ve N’Sakala ile oyun kurmaya, pozisyon oluşturmaya çalıştı şampiyonumuz. Ancak Dortmund’un kalabalık oluşturan savunmasında top kayıplarından kurtulmak pek mümkün olmadı. Josef, biraz da Vida’nın yokluğunda daha tedbirli davranarak savunma dörtlüsünün önünde “ihtiyat” nöbeti tutarken oyuna bildiğimiz katkıyı sunamadı. Pjaniç ise iki şık top atıp kendini gösterdikten sonra durakladı. Ghezzal, Rosier ve Batshuayi’nin gayretleri de işe yaramadı.
İlk yarıda dikkatimi çeken olaylardan biri de sol kanatta görev alan Larin’in N’Sakala’yla birlikte oynayamaması, oyuna katılamamasıydı. Garip bir durum… Oysa Sergen

Yazının Devamı

Doğru adam: Stefan Kuntz

15 Eylül 2021

FF Milli Takımlar Sorumlusu Hamit Altıntop’un bulduğu formül ve adam, en azından 2022 Dünya Kupası elemeleri için doğrudur.
Stefan Kuntz, antrenörlük kariyerinin “emek yoğun” sürecini yaşıyor. Alman U21 Takımı’nda hem yarışmacılık hem de yetiştiricilik görevini yürütmek farklı bir çalışma ve disiplini gerektiriyor. Kuntz bu disiplini gösterdi.

Türkiye açısından bakıldığında bir dönem Beşiktaş’ta forma giyen Kuntz’un bu ülkeyi yeterince tanıdığını biliyoruz. Türkiye’de oynadığı maçlar, takım arkadaşları, deplasman yolculukları, taraftar/seyirci tepkileri... Kısacası, “futbol kültürümüz”, Kuntz’un yabancısı olmadığı konulardır.
Milli Takım görevi için TFF’nin vereceği kararı bilmiyoruz. Kabul görmeyebilir.

Ya da baş tacı edilebilir. Hiç belli olmaz. Kararı Hamit Altıntop’un başkan ve yönetim kuruluna vereceği bilgiler, sorular/yanıtlar belirleyecektir. Kuntz’un daha başlarken, “Size Katar bileti için söz veriyorum. Türkiye, Dünya

Yazının Devamı

Dortmund’a hazır!

12 Eylül 2021

Beşiktaş-ÖK Yeni Malatyaspor maçı komşu çocukların arsada top kapma oyununa benzer keyifli bir gösteriyle başladı. Elbette günümüz gençlerinin bilmediği, izlemediği bir oyun biçimi bu. Bizim kuşağa benzediği için o pencereden anlatıyorum.
Eski sokak oyunlarına benzettim ama, günümüzde hemen her takım, futbolla ilgilenen herkesin aşina olduğu bir oyun bu. Adına “transition” dediğimiz “Geçiş Oyunu”. Evet, goller güzel ama, bence ilk yarıdaki oyun da en az gıoller kadar güzel. Hele o goller de akıcı oyunla gelmişse, alkışı da takdiri de hak eder.
Geçiş oyunu, topu kaybettiğin anda, rakibin oyun kurmasına, pas yapmasına fırsat vermeden o topu geri alma ilkesine dayanıyor. Maça hızlı ve akıcı bir güzellik katıyor.
Dikkat ettim, Beşiktaş topu ne zaman kaybetse 2,5 3 saniye içinde geri alıyordu. Kolektif bir takım becerisi ve hızlı tepki örnekleri peş peşe sıralanıyordu. Bu “geçiş” güzelliği sayesinde Beşiktaş Malatyaspor’un oyuna ortak olmasını engelledi. Tek başına maçın patronu olduğunu ilan etti. Top

Yazının Devamı

Türk sporunun yükselen yıldızı voleybol

12 Eylül 2021

Bağıra çağıra, coşkuyla, heyecanla, bazen de telaşla oynuyorlar. Hata yaptıklarında, blokta başarısız kaldıklarında, servis kaçırdıklarında ya da çıkaramadıkları her toptan sonra artık muhteşem bir dayanışma örneği sergiliyorlar…
Birbirlerine el uzatıp, sırt ve omuz sıvazlayıp “Takma kafana iyisini yaparsın” diyorlar… Seyredenlere verdikleri mesaj da çok sağlam:
“-Korkmayın, keyfinize bakın, KAZANIRIZ, inanın!”
Türk Voleybolu son 30 yıl içinde iç rekabetin yükselmesi ve yoğunlaşmasıyla, uluslararası rekabetin farklı organizasyonlarda “file”yi gündeme getirmesiyle ivmelendi, hız ve yükseklik kazandı.
Bu başarılarda birbirini izleyen federasyonların, belirlenmiş stratejik planlara uyarak ”devamlılık” örneği sergilemesi de çok önemli rol oynadı.
Voleybolumuzun yeşeren dalları, çiçekleri ve meyveleri de kadınlarımızdı.
Erkek takımlarımızın ve oyuncularımızın yıllar boyu verdiği mücadele, kadınlarımızın da katılmasıyla kalite ve değer kazandı.

Yazının Devamı

Yabancı hoca getirilmeli

11 Eylül 2021

Şenol Güneş’in istifa kararı sadece dramatik bir sonuç olarak algılanmamalı, Türk antrenörünün geldiği çıkmaz sokağı göstermek biçiminde değerlendirilmelidir. Artık uzunca bir süre yeni bir kuşak değişimine kadar milli takım teknik direktörlüğü yabancı birine teslim edilmelidir.
Samimiyetsizliği, doğru olmayan yalvararak göreve getirildiği yönünde söylemleri ve kendisinin işvereni olan Türkiye Futbol Federasyonu’na kol kanat germe komikliğiyle Şenol Güneş hem kariyerine gölge düşürmüş hem de çok keskin bir hayal kırıklığı yaratmıştır.
Saygıyı hak etmesi için artık çok az şeye sahiptir. Hiç kimseyle iş birliği yapmayan, ekip çalışmasına inanmayan, bilime sırtını dönen, otoritesi uğruna araştırmadan, yenilikten vazgeçen bir hoca belki eleme grubunu geçebilir ama bunlar tarihe iz bırakmaya yetmez. Umarım kendiyle başbaşa ve samimi bir ortamda kaldığı zaman her şeyi kabul edecektir. 

Yazının Devamı