Zirvede kayıkçı kavgaları

17 Şubat 2021

Ara transfere gelinceye kadar bir süre kendi dertleriyle uğraşan ve birbirlerine yan gözle bakmayı unutan “Böyyükler”, beklenmedik sözleşmelerle peş peşe imza seremonileri başlayınca “laf ebeliğine” de soyundular. Üç Büyükler’in başkanları, bol imalı, ironik, bazen de hakaretamiz mesajlarla vicdan ve murakabe işlerine soyunup mangalda kül bırakmadan laf savurmaya giriştiler.
Fenerbahçe, Mesut Özil, İrfan Can Kahveci ve yabancılarla sıçrama yaparken, Galatasaray da Onyekuru ile üçüncü dönemi açıp, Mostafa Mohamed ile yeni golcüsüne imza attırdı. Halil Dervişoğlu’nu kadrosuna kattı. Genç Türkler’i de en sert bataklık savaşlarına sürmeye devam etti. Bu hamleler, zaman ve imkan kavramları dikkate alındığında akıllı ve başarılı hamlelerdi. En sessiz duran Beşiktaş da Cenk Tosun’la üçlük attı.
Başkanlar kendi yaptıkları doğruları unutup, rakiplerinin işlerinde buzağı aramaya başladılar. Burada o laf ebeliklerini sıralamayacağım. Medyanın da yardımıyla nasılsa bolca köpürtülüp

Yazının Devamı

Tosun Paşa nöbette!

16 Şubat 2021

Ghezzal’ın muhteşem golüyle öne geçen Beşiktaş, 89’a kadar sıkı bir mücadeleyle, dirençli, zaman zaman baskılı beraberlik arayışlarıyla oynayan Gençlerbirliği’ni hiç de hesapta olmayan farklı bir yenilgiye mahkum etti. Skor tabelasını yazan golcü de eski göz ağrısı Cenk Tosun oldu… Gördük ki, ayağının tozuyla gelir gelmez nöbete geçti. Aferin ona.
Dördüncü dakika dolarken… Hem de Ghezzal… Kaleye yaklaşık 22 metre mesafeden, Rosier’in pasıyla, dönerek soluyla öyle bir şut çıkardı ki Gençlerbirliği kalecisi Nordfeldt hiçbir şey yapamadı. Top sol üst köşeden ağlara takıldı. Meraklıları için, ayrıntısıyla yazıyorum… Çünkü bu. Asist kralı (10) Ghezzal’ın Süper Lig’deki ilk golü. Sağ kanadı Rosier’e bırakıp içeri kayarak oynayan ve Beşiktaş’ın setine katkıda bulunan Ghezzal’a asisti yapan kim? Rosier… Ona da bravo! Ghezzal sadece golü ve ortalarıyla yetinmedi. Attığı golün üstüne en az üç şut daha

Yazının Devamı

İkisi daha eşit, F.Bahçe değil!

10 Şubat 2021

George Orwell’in Hayvan Çiftliği’nde dile getirdiği “Herkes eşittir, bazıları daha eşittir” deyişi, onun ölümünden sonra (1950) edebiyat, felsefe, sosyoloji ve elbette spor dünyasında sıkça tartışılan retorik halini aldı. Süper Lig’in zirvesine baktığınızda Üç Büyükler’in de şaşılacak bir eşitlikle sıralandığını görüyorsunuz.21 takımlı “topal” ligde üçü de eşit maç sayısıyla (23) buluştukları haftada eşit puanla (48) zirveyi oluşturuyorlar. Dahası, kazandıkları (15), beraberlikleri (3), kaybettikleri maçlar da (5) eşit.Fenerbahçe-Galatasaray (0-1) derbisinden sonra ortaya çıkan bu durum, ister istemez “hangisinin daha eşit” olduğu sorusunu akla getiriyor.Ara transferde “limitlere rağmen” yaptıkları “akıllı” hamleler, maçlardaki oyuncu tercihleri, teknik ve taktik değerlendirmelerin ışığı altında “daha eşit” olan bazılarını arayabiliriz.Bir antrenör dostum, “Beşiktaş’ta Sergen Hoca çok iyi bir kadro oluşturdu. Sabırlı ve ustaca bir

Yazının Devamı

Hakem, Atiba ve Rosier

8 Şubat 2021

Beşiktaş’ın emektar Kanadalı’sı Atiba Hutchinson, kulübede. Belli ki sıkıştırılmış ligde yorulduğu görülerek “yedeğe” çekilmiş. Bir kerecik maçı kenardan izlemek de onun hakkı. Atiba’nın yerini Necip alıyor. Atiba ile birlikte alıştığımız Montero da kenarda. Oysa o sol ayaklı İspanyol’un işe yarayacağı dakikalar yaşandı ilk yarıda.
Oyuncu sarı kart gördüğünde, bu bir uyarıdır. Haklı ya da haksız. Artık daha dikkatli oynamalı, hakemden hoşgörü beklememelidir. N’Sakala 15’de Shengelia’ya girdi, sarıyı gördü. Aradan sadece 6 dakika geçti, bu defa da Jevtovic’e daldı. O da sarı kartlık bir vukuat. İkinci sarı, dolayısıyla kırmızı!
Hadi Rıdvan yedekte olsa, neyse… Çocuk sakat. Daha en az 1 hafta daha tedavi edilecek, sonrası bilinmiyor. Böyle bir durumda takımı 10 kişi bırakmak büyük bir hata!. Beşiktaş eksilince, Necip’i sol beke çekiyor. Larin de Necip’in önünde birlikte savunuyorlar sol tarafı. Yine de bu sıkıntılı durumdan hayırlı bir konuma geçiyor Beşiktaş.
Vida ve Welinton savunma

Yazının Devamı

Hoca farkı

7 Şubat 2021

İki takımın toplam faul sayısı 34… Oyunun, yaklaşık her üç dakikada bir faul düdüğüyle durduğunu, ortalama her 6 dakikada bir oyuncunun da kıvranarak yere yığılıp tedavi süresinden sonra, yeniden başladığını söyleyelim.
Evet, akan bir oyun değildi bu… Zaman zaman ateşleniyor ama yakıcı bir aleve dönüşmüyordu.
Gustavo’suz Fenerbahçe, Galatasaray’la baş etmeye çalışırken beklendiği kadar zorlanmadı. Savaşan savunmanın önünde, merkezdeki Sosa ve Ozan ikilisiyle Galatasaray’ın baskısını bozmaya çalışıyor ve bunda bir yere kadar başarılı oluyordu. Merkezde Sosa’nın verimli ve beklenenin üzerinde etkili oyununa Galatasaray, Taylan ve sıkça yardımına gelen Emre Kılınç’la karşılık verdi.
Topun sahibi (55/45) Galatasaray’dı. Geriden oyun kurarak, ikili mücadeleleri kazanarak hücumda üstün göründüler. Yine de bir tuhaflık vardı oyunda. Belhanda yok gibiydi. Onyekuru vardı ama esmiyordu.. Arda’nın, Emre Kılınç’ın oyuna daha çok katıldığını gördük. Başkan Cengiz’in

Yazının Devamı

Yat, kalk, keyfine bak!

4 Şubat 2021

Tamam, top senin olsun. Pas yap, ağır ağır bize doğru gel ve oyalan... Zincir savunmayı aşarsan da, at şutunu. Yavaş oynayalım, böyle oynayalım, güle güle, tatlı tatlı oynayalım!
Yukarıdaki mesaj Ersun Yanal’ın Antalyaspor’undan Sergen Yalçın’ın Beşiktaş’ına bir “hoş geldin” karşılaması.
Ligin başından beri topla oynamayı, topa sahip olmayı çok seven ve istediği gollere kavuşan Beşiktaş, geçen hafta Trabzonspor karşısında aynı tablo ile kaybettiği maçın açığını kapatmaya gitmişti Antalya’ya. Ligin ilk yarısında İstanbul’da berabere biten ilk maçın rövanşında onbiri de biraz değiştirmişti Sergen Yalçın. Ghezzal yoktu, sağ kanatta Larin vardı. Orta alanda Mensah yoktu, Adem Ljajic vardı. Sol kanatta da N’Koudou yer almıştı. Yeni kurguyla Beşiktaş bastıracak ve önde Aboubakar’la golü arayacaktı.
Antalyaspor, sahip olduğu topla üstüne gelen Beşiktaş’ı zincir 6’lı savunma ile karşıladı her defasında. Zaman zaman öyle tablolar oluştu ki, ev sahibi takım, 10 kişilik bir kalabalıkla Beşiktaş’a boş alan bırakmadan kendi

Yazının Devamı

Fransız usulü transfer

3 Şubat 2021

L’argent suit l’intelligence, et l’intelligence suit l’argent... Fransa’dan güzel bir deyim: “Para aklı, akıl da parayı takip eder”

Yaşadığımız süreç ve sorunlar ne olursa olsun, evrensel değer taşıyan bu sözler, ne mutlu ki bu yıl ara transfere de yansıdı. Özellikle Dört Büyükler, acı ve dramatik sonuçlarla karşılaşmamak için tedbirli bir tüccar gibi davrandılar. İşi kitabına uydurma niyetlerini de unutmadan söyleyelim, parayı harcarken, sözleşmelere imza atarken akıl yolundan sapmadılar. Şunu da söylemeli: Transfer rüzgârlarının en sert estiği alan, sosyal medya alanıdır. O alanda herkes kafasına göre taraftarı olduğu kulübün ihtiyaçlarını, harcamalarını izlerken, asıl dikkatle rakip kulüplerin ne yaptığına bakar. Pandemi nedeniyle boş tribünlerde taraftar tepkilerini görmek mümkün değildir. Bu tepkiler şimdi olanca duygusallığı, coşkusu, sevinci, neşesi ve öfkesiyle sosyal medyada yansımaktadır. Oradan bakarsanız, adeta bir “idrar yarışı”na dönüşen transferde en büyük

Yazının Devamı

Beşiktaş savruldu

1 Şubat 2021

Dünkü maç Abdülkadir (Dk.3) ve Rıdvan’ın (Dk.14) beklenmedik sakatlıklarla oyundan çıkmalarına neden olan erken talihsizliklerle başladı. Sonrasında oyuna giren N’Sakala’nın adrese teslim ortasında (artık buna asist demek gerekiyor) Aboubakar’ın sert kafa vuruşuyla Beşiktaş’ın golünü izledik. Bu vuruşta ters ayakta yakalanan Trabzonspor kalecisi Uğurcan da topa parmak uçlarıyla dokundu ama, golü önleyemedi. Bunun adı şanssızlık.. Rıdvan’a üzülen Beşiktaş’ın oyuna sonradan giren N’Sakala katkısıyla golü bulması da şans!
Peki, Nwakaeme’nin şutunda topun önce Vida’ya sonra da Montero’nun göğsüne çarparak yerde yatan Ersin’in çaresizliğinde Beşiktaş kalesine beraberlik golü olarak girmesine ne demeli? İkisi bir arada…Trabzonspor şanslı, Beşiktaş şanssız!
Büyük maçta tempo vardı. Koşu vardı. Yaratıcı paslar ve pozisyonlar vardı. Oyunun kontrolünde en iyi ilkenin hücumda kalmak olduğunu gösterdi iki takım da. Top rakipte iken geri kazanmanın çabasını sergilediler. Ev

Yazının Devamı