Bahreyn’den bildiriyorum

Sakıp Sabancı Müzesi hat koleksiyonu Bahreyn Ulusal Müzesi’nde sergilenmeye başladı. Açılışa SSM Müdürü Nazan Ölçer ve Bahreyn Kültür ve Enformasyon Bakanı Shaikha Mai bint Mohammed Al Khalifa ile birlikte katıldık. İşte sergiden ve geziden notlar...

Sergi Sakıp Sabancı Müzesi Kitap Sanatları ve Hat Koleksiyonu’ndan derlenen eserlerden oluşuyor.

Sosyal hayatın AVM’lerde geçtiği bir şehirde, lüks bir alışveriş merkezinde, Louis Vuitton ve Dior’a nazır Bice adlı şık bir İtalyan restoranındayız. Pekala İstanbul’da da olabiliriz. Derken bir piyanist şantör şarkı söylemeye başlıyor, “Ya habibi”yi duyunca nerede olduğumuzun farkına varıyoruz. Bahreyn’deyiz.
Bahreyn bir ada, Bahreyn Krallığı’nın üç büyük adasından biri. Başkent
Manama da burada... Hayatınızda ilk defa gittiğiniz bir ülkeyi 24 saatte ne kadar tanıyabilirsiniz? Bahreyn’i 24 saatte tanımak mümkün. Tabii bunun için hızlı
bir programımız var. Diğer Körfez ülkelerinden çok büyük bir farkı yok ilk bakışta, şehir planlama konusunda bizim kadar zayıflar. Şehir Dubai kadar yapay değil, yine de AVM’lerle sokaklar arasında bir uçurum var.

Yenilenen evlerin çoğu müze haline getirilmiş
Önce eski şehir Muharraq’da Shaikh Ebrahim Bin Mohammed Al-Khalifa
(Şeyh İbrahim) Kültür ve Araştırma Merkezi’ndeyiz. Burada bir kentsel dönüşüm projesi var. Eski evler eski doku korunarak elden geçirilmiş hatta yeniden yapılmış. Cam tavanlar ve duvarlardaki ilginç pencerelerle başka bir mimari boyuta geçilmiş. Bahreyn de diğer Körfez ülkeleri gibi mimariye önem veriyor, Zaha Hadid’e bir bina yaptırıyorlar.
Yenilenen evleri geziyoruz, çoğu artık müze haline getirilmiş. Müzeden çok, mobilya showroom’larını andırıyorlar. İskandinav tarzı dikkat çekiyor. İstanbul’da yeni yapılan lüks oteller bile giderek daha da Arap tarzına yakın yapılırken, bir Arap ülkesinde İskandinav tarzına dönülmüş olması şaşırtıyor. Basın Müzesi’ndeki mobilyalara hayran kalmamak mümkün değil. Avlulu eski evler cam tavanları ve İskandinav mobilyalarıyla dekorasyon dergilerinden fırlamış gibi.
Sonra Bab al Bahreyn adlı eski çarşıda bir alışveriş turuna çıkıyoruz. Artık her yerde Çin malı ürünler dikkat çekiyor. Otantik bir şey bulmak kolay olmuyor. Ama ufak tefek bir şeyler karşımıza çıkıyor.
Bir de mutlaka görülmesi gereken yerler var. UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Bahreyn Hisarı gibi. 14’üncü yüzyılda Portekizliler tarafından yapıldığı için Portekiz Hisarı olarak da biliniyor. Yine UNESCO listesinde yer alan Barbar Tapınağı da önemli bir arkeolojik değer. Gezilmesi gereken kaleler de var, Riffa Kalesi ve Müzesi gibi.
Bu sırada akşam görüşeceğimiz kültür bakanının kadın olduğunu öğreniyoruz, türbanlı kadınların hâkim olduğu bir ülkede deri ceketli bir kültür bakanıyla tanışacağımızdan habersiz. Malum Bahreyn, Körfez ülkeleri arasında sanata ciddi anlamda yatırım yapan ilk ülke. Dubai sanat fuarıyla, Abu Dabi yeni müzeleriyle öne çıkmaya ve Katar son zamanlarda dünyaca ünlü sanatçıların eserlerini yüksek fiyatlara satın almasıyla ses getirse de Bahreyn’in sanat alanındaki yatırımları çok daha eskiye dayanıyor. Bahreyn Ulusal Müzesi’nin 25’inci yılını kutlaması bile bizi şaşırtıyor.

Sabancı hat koleksiyonu ulusal müzede

BAHREYN Ulusal Müzesi kuruluşunun 25’inci yılını çeşitli sergilerle kutluyor. Bunlardan
biri de geçen hafta açılan
“İslam Hat Sanatının Beş Yüz Yılı” sergisi. Sakıp Sabancı
Müzesi Kitap Sanatları ve Hat Koleksiyonu’ndan derlenen eserlerden oluşuyor sergi.
Sakıp Sabancı hat koleksiyonu, müze kurulduktan sonra iki kez İspanya’da sergilenmiş. İspanya’dan sonra ilk kez başka bir ülkeye gidiyor. Bir Arap ülkesine böyle bir koleksiyonu götürmek önemli tabii. Hiç şüphesiz bunda SSM Müdürü Nazan Ölçer’in etkisi çok. Nazan Ölçer, Bahreyn Kültür ve Enformasyon Bakanı Shaikha Mai bint Mohammed
Al Khalifa’ya Sakıp Sabancı Müzesi’ni gezdirmiş. Hat koleksiyonundan çok etkilenen bakan sergiyi Bahreyn’e götürmeyi çok istemiş. Nazan Ölçer de
bu isteği gerçekleştirmiş.
“Koleksiyonlar bizlere yeni mekanlar ve dostluklar kazandırır. Koleksiyon eşyaları gezegendir, birisi sever toplar, sonra o bir gezegen olur, başkaları da mutlu olsun diye gezmeye, başka meraklıların eline geçmeye başlar, bunca değerli parçanın yüzyıllar sonra bir koleksiyonda karşımıza çıkmasını nasıl açıklayabiliriz ki? Bir şahıs değil de kurumun
eline geçtikten sonra da geziye devam ediyor, yalnız sahiplerini değil, sevenleri de mutlu kılıyor” diyor Nazan Ölçer.

Bahreyn Kültür ve Enformasyon Bakanı Shaikha Mai bint Mohammed Al Khalifa (soldaki) ve SSM Müdürü Nazan Ölçer.

Sergide 86 eser var

Açılışı Bahreyn Kültür ve Enformasyon Bakanı Shaikha Mai bint Mohammed Al Khalifa ile SSM Müdürü Nazan Ölçer gerçekleştiriyor. Sergide, 15 tanesi Kuranı Kerim olmak üzere çeşitli levha ve hilye-i şerif örnekleri, kıt’alar, murakkalar
ve resimli dua kitaplarıyla birlikte Osmanlı sultanlarına ait tuğraları taşıyan belgeler ve hattatların yazı parçalarından örnekler de yer alıyor. Ayrıca sergide hat örneklerini içeren ve içinde Halil Paşa, Şehzade Abdülmecid Efendi ve Osman Hamdi Bey’in de yer aldığı dokuz ayrı sanatçının yağlıboya tabloları da var. Toplam 86 eser sergileniyor.
Eserler kadar yerleşimi ve sergilenişi de dikkat çekiyor. Serginin tasarımında sonradan bir kan uyuşmazlığı olmasın diye daha önce de çalıştıkları
Boris Micka ile çalışmayı tercih ettiklerini anlatıyor Nazan Ölçer.
Sergi Sakıp Sabancı Müzesi’nin Sakıp Sabancı’nın ölümünün 10’uncu
yılı kapsamında yapacağı etkinliklerin bir parçası. Sergi boyunca, hat sanatıyla ilgili belgesel filmler ve müzenin eğitim bölümünce hazırlanan özel programlar da gerçekleştirilecek. Sergi 13 Nisan’a kadar devam edecek.