İşte radikal adımlar

2 Kasım 2014

Cumhuriyet tarihinin en büyük maden kazasının hemen ardından asansör faciası ve yeni bir maden kazası gelince iş sağlığı ve güvenliği konusunda radikal adımların atılması yönünde fikir birliği oluştu.
Devlet bu konuda öncelikli olarak idari para cezalarını artırıyor. İş güvenliği uzmanı görevlendirmeyen bir işverene 5.601 TL idari para cezası kesiliyor. Aykırılığın devam ettiği her ay için de bu rakam tekrarlıyor. Bu cezanın uygulanmasında işyerinin tehlike sınıfı fark etmiyor. Yani süpermarket de, maden ocağı da iş güvenliği uzmanı görevlendirmezse aynı idari para cezasını ödüyor. Fakat yeni düzenlemede bu konuda yeni bir yaklaşım benimsenecek.
Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerine çok daha yüksek idari para cezası kesilecek. Örneğin maden ocağında iş güvenliği uzmanı görevlendirilmemiş olması halinde ceza rakamı iki katına çıkacak ve 11.202 TL olarak uygulanacak.
Az tehlikeli sınıftaki süpermarkette ise 5.601 TL’lik ceza uygulanmaya devam edecek.

Kamu ihaleleri yasak
Bu konuda ilerleyen dönemde artış oranları netleşecek. Fakat yüzde 50’den yüzde 200’e kadar giden ciddi artışlar olacağını bugünden söyleyebiliriz. İdari para cezalarındaki artış, işyerinde

Yazının Devamı

İthal denetmen gelsin

30 Ekim 2014

Ülkemizdeki madenlerdeki üretim koşulları ne yazık ki son derece kötü. Bu koşullarda üretim yapılmaya devam edildiği müddetçe kazalar kaçınılmaz. Bu koşulları daha iyi hale getirmek için her yıl düzenli denetimler gerçekleştiriliyor.
Kazanın gerçekleştiği Karaman’daki maden de denetim geçirmiş. Bazı eksiklikler dolayısıyla 9 bin TL idari para cezası uygulanmış. Fakat denetim sorunlarımızı çözmüyor. Denetim sonrası madende belki de aynı eksiklikler devam ettiği halde üretim sürdürülmüş.

İşin uzmanı ülkeler
Denetimimizin yeterli seviyede olmaması ve madenlerdeki eski teknolojileri yenilemek amacıyla bir an önce ülkemizdeki bütün madenlerin dışarından getirilecek uzmanlarca denetlenmesi ve üretim koşullarının iyileştirilmesi çalışmalarının başlatılması gerekiyor. Çin, Avustralya, Almanya ve Amerika maden üretimi konusunda dünyanın lider ülkeleri. Bu ülkelerden getirilecek uzmanların madenleri denetlemesi ve hem eksiklikleri ortaya çıkarması, hem de madende kullanılması gereken üretim teknolojisini belirlemesi sağlanmalı. Bu sayede ülkemizdeki bütün madenlerin sahibi olan devletimiz, gerekli koşullar sağlanmadan hiçbir madende üretimin başlamamasını sağlamış olduğu gibi,

Yazının Devamı

Taşeron işçisinin ücretini asıl işveren takip edecek

28 Ekim 2014

Eylül ayında yürürlüğe giren Torba Yasa’ya göre devlet kendisi bir işveren olarak, her durumda, çalışan taşeron işçisinin kıdem tazminatını kendisi ödeyecek. Devlete ait işyerlerinde çalışan işçiler bundan böyle ‘tazminatım kalır mı?’ endişesi taşımayacak.
Ancak kıdem tazminatı sadece kamuda garanti. Özel sektör işverenlerinin ‘müteselsil sorumlulukları’ devam ediyor. Özel sektörde iş alan taşeron işveren, işçisinin kıdem tazminatını ödemezse, ancak mahkeme kararıyla asıl işverenden tazminat istenecek.
Torba Yasa diğer maddelerde taşeron çalışanlar açısından kamu - özel ayrımı yapmadı. Ücret, yıllık ücretli izin konularında asıl işveren sorumluluk üstlenecek. Asıl işverenler, alt işverenlerin ücret ödemelerini ayra bir kontrol edecek.
Bugüne kadar, ücretlerin ödendiğini gösteren tek bir makbuz veya banka hesap hareketine bakan asıl işverenler, bundan sonra detaylı bir ücret kontrolü yapacak.

Mesaiyi de takip edecekler

Asıl işveren, taşeron işçilerinin tüm ödemelerini detaylı olarak takip edecek. Çalışan hakları bakımından olumlu olan bu işlem asıl işverenlerin yüklerini artıracak.
Asıl işverenler, insan kaynakları birimindeki çalışan sayısını artırmalı.

Yazının Devamı

10 memurdan 7’si sendikalı

26 Ekim 2014

Kamuda memur olabilmek son yıllarda iyice cazip hale gelmeye başladı. Özel sektörde ekonomik koşulların ortaya çıkardığı belirsizliğin iş güvencesini bir türlü sağlayamaması, ücret ve diğer hakların kamuya göre daha düşük olması, memur olmak isteyenlerin sayısının artmasına neden oluyor. Bu nedenle KPSS sınavlarına girenlerin sayısında ciddi artış var. Ayrıca kamuda daha fazla yer alabilmek adına belirli mesleklere daha fazla kadro verilmesi talepleri de son dönemde artış gösteriyor.
Devlet memurlarının sayısı Eylül 2014 verilerine göre 2 milyon 270 bin civarında. Devlette en çok eğitim-öğretim kadrosunda çalışan kamu görevlilerinin olduğu görülüyor. Milli Eğitim ve Yüksek Öğretim sistemimiz içerisinde yer alanların sayısı 820 bin kişi, yaklaşık memur sayısının üçte biri bu hizmet alanında. Eğitimi, genel idare ve sağlık alanında çalışanlar izliyor.

1 memura 29 kişi düşüyor
Genel kanının aksine memur sayımız ülke nüfusuyla kıyaslandığında yüksek değil. İş yükü olarak hesap edildiğinde, memurların Avrupa’daki emsallerinden iki kat daha fazla iş yüküyle karşı karşıya oldukları söylenebilir. OECD verilerine göre, bir kamu çalışanı Avusturya’da ortalama 18, Kanada’da ve

Yazının Devamı

Yurtdışında çalışma ve emekli aylıkları

23 Ekim 2014

Soru: 1 yıl önce Almanya’da çalışmaya başlamam nedeniyle emekli aylığım kesildi. Dava açmadım ama yönetmeliğin değiştiğini duydum. Emekli aylığımı bağlatmak için ne yapmam gerekiyor?
CEVAP: SGK’nın bu uygulaması yani yurtdışında çalışmaya başlayan emeklilerin aylıklarını kesmesi, mahkemelerce haksız bulunarak iptal ediliyordu. Hazırlanan yeni genelgeyle yalnızca 1 Ekim 2008 sonrası ilk kez sigortalı olmuş ve emekli aylığı 5510 sayılı Kanuna göre bağlanan emekliler yurtdışında çalışmaya başlarlarsa emekli aylıklarını kaybedecek. Diğer emekliler yurtdışında çalışmaya başlasalar bile emekli aylıklarını almaya devam edebilecek.
Genelgeyle 1 Ekim 2008 öncesinde sigortalı olmuş ve kendilerine emekli aylıkları bağlı oldukları SSK, Bağ-Kur veya Emekli Sandığı Kanunu’na göre bağlanmış emekliler aylıklarını almayı sürdürerek yurtdışında çalışmaya devam edebilecek.
İlk kez 1 Ekim 2008 öncesi sigortalı olan fakat emekli aylıkları 1 Ekim 2008’den sonra bağlanmış emekliler de yurtdışında çalışmaya başlamaları halinde emekli aylıklarını kaybetmeyecek. 1 Ekim 2008 sonrası ilk kez sigortalı olan ve emekli aylığı 5510 sayılı Kanun uyarınca bağlanacak emekliler ise yurtdışında çalışmaya

Yazının Devamı

Stajyer kadroların dörtte biri işi biliyor

21 Ekim 2014

Her dört gençten biri staj yaptıkları firmalarda işe başlıyor. Staj firmaya yaklaşmanın, CV’yi parlatmanın önemli bir yolu.
Madalyonun öbür yüzü ise farklı. İşverenler stajyerleri ucuz işçi görüyor. Hatta stajyerler için sigorta bile ödenmiyor
Genç nüfustaki işsizlik oranı son 3 aydır yükselişte. 15- 24 yaş grubunda her 5 gençten biri işsiz. Euro bölgesindeki daralma ile Irak ve Suriye’deki jeopolitik riskler sonucunda dış talepte ortaya çıkan düşüşün yanısıra iç talepte yaşanan durgunluk, işsizlikteki artış trendinin devam edeceğini gösteriyor. Türkiye ekonomisine ilişkin büyüme rakamları aşağıya doğru revize edilirken, işsizlik rakamları da yukarı yönlü güncellendi.
İşsizliğin yüksek eğitimli gençler arasında dahi yükselmesi, gençlerin işveren karşısında pazarlık gücünü giderek zayıflatıyor. Geçmişte isteğe bağlı yapılan stajlar, bugün iş kapısını açmada kilit rol oynuyor. Tüm dünyada ‘istisnai’ bir durum olan staj yoluyla istihdamın, ‘kural’ haline dönüşmesiyle ‘i nesli’ (staj nesli) kavramı ortaya çıktı. Gençler, profesyonel bir iş sahibi olabilmek için geçici, düzensiz, çoğunlukla çok düşük ücret ödenen ya da ödenmeyen stajları kabul ediyor.

Özgeçmişleri parlatma

Yazının Devamı

Memurlar da ‘çalışmadan’ emekli olur!

19 Ekim 2014

1 Ekim 2008 sonrası sosyal güvenlik sisteminde çok önemli değişiklikler yaşandı. Bunlardan biri de isteğe bağlı sigortalılık konusundaydı. Buna göre bu tarihten önce kişi isterse SSK’lı, isterse Bağ-Kur’lu isterse Emekli Sandığı’na tabi olarak isteğe bağlı sigortalı olabiliyordu. Fakat sosyal güvenlik reformu sonrası isteğe bağlı sigortalılar 4/b’li yani Bağ-Kur’lu olarak değerlendiriliyorlar.
İsteğe bağlı sigortalıların Bağ-Kur’lu olarak değerlendirilmesi, emeklilik koşullarının daha zor olması nedeniyle, isteğe bağlı sigortalılık yaptıranların sayısının azalmasına neden oldu. 2008’de 235 bin kişi olan isteğe bağlı sigortalı sayısı, 2014 yılının Haziran ayında 133 bine geriledi. Cebinden prim ödeyerek sigortalı olan kişilerin emeklilik için 9.000 gün prim ödemesi zorunluluğu ve emekli olacakları zaman bağlanacak aylığın görece sigortalı (SSK) ve memurlara göre düşük olması bu azalmanın temel nedeni.

Taksiciler, dolmuşçular dikkat!
Ay içerisinde çalışma günleri 10 günden az olan, ticari taksi ve dolmuş şoförleri ve değnekçiler de çalışmalarını 30 güne tamamlamak adına isteğe bağlı sigorta primi ödeyebiliyorlar. Bu durumdaki kişilerin ödediği primler ise 4/a’lı yani

Yazının Devamı

Eşi çalışmayan erkek de emzirme ödeneği alabilir

16 Ekim 2014

Soru: Annesini ve babasını 1 Ekim 2008 sonrası kaybeden öksüz kız çocukları her iki aylığı birden alabilir mi?

Cevap: Anne ve babadan iki yetim aylığı birden bağlatabilmek için ölümler 1 Ekim 2008 ve sonrasında gerçekleşmişse tek koşul anne veya babadan birisinin emekli sandığına tabi olmasıdır. Eğer anne veya babadan ikisi de emekli sandığına tabi değilse 1 Ekim 2008 sonrası ölümlerde geride kalan kız çocuklarına iki yetim aylığı birden bağlanmaz.
1 Ekim 2008 sonrası vefat eden annenin ve babanın sosyal güvenlik statüsü fark etmeksizin geride kalan kız çocuklarına çalışmamaları ve SGK’dan aylık veya gelir almamaları şartıyla, yüksek olan aylığın tamamını, düşük olan aylığın ise yarısı birlikte bağlanıyor. Yani emekli olmayan ve sürekli iş göremezlik geliri almayan kız çocukları annesi veya babası üzerinden bağlanacak ölüm aylığının hangisi yüksekse o aylığı alıyor, düşük olan aylığın ise yarısını alabiliyor.
Örneğin, annesi SSK’lı babası Bağ-Kur’lu olan ve her ikisi de 1 Ekim 2008 ve sonrasında vefat etmiş olan kız çocuğu, evli değilse, sigortalı olarak çalışmıyorsa ve SGK’dan kendi çalışmaları karşılığı emekli aylığı veya sürekli iş göremezlik geliri almıyorsa yüksek

Yazının Devamı