Anne veya babası nedeniyle ölüm aylığı alan kız çocukları evlenirse, iki yıllık tutar kadar ‘çeyiz parası’ alır. İşte ayrıntıları...
SGK’dan ölüm aylığı alan kız çocukları, evlenirlerse aylıkları kesilir. Ancak evlendiği için aylığı kesilen kız çocuklarına ölüm aylığının iki yıllık tutarı kadar evlenme ödeneği, yani halk arasında bilinen adıyla çeyiz parası ödenir.
Çeyiz parasına ilişkin pek çok detay maalesef bilinmiyor. Bu yazımda merak edilen her şeyi örneklerle açıklamaya çalışacağım.
Yaşa değil, medeni duruma bakılıyor
Annesi veya babasından dolayı ölüm aylığı alan kız çocuklarının aylıkları, erkek çocuklardaki gibi belirli bir yaşı geçince kesilmez. Sosyal güvenlik sisteminde bu anlamda kadınlara pozitif ayrımcılık var.
Kız çocuklarının anne veya babasından aldığı ölüm aylıkları evlenmeleri halinde kesilir. Kız çocuğu evlenirse aylık almaya devam edemez, ancak evlendiği tarihte yazılı olarak talep ederse ölüm aylığının iki yıllık tutarı çeyiz parası olarak kendisine ödenir. Bu noktada önemli olan SGK’dan yazılı olarak çeyiz parasının talep edilmesidir. Kız çocuğu yazılı olarak talep etmezse SGK otomatik olarak çeyiz parası vermez.
5 yıl içinde talep edilmeyen çeyiz parası yanar
Çalışanların tek geçim kaynağı olan ücretlerinin işverene ve hatta kendilerine karşı korunabilmesi amacıyla Borçlar Kanunu’nda takas yasağı getirilmiştir. Takas yasağı işverenin işçiden olan alacağı ile işçiye ödeyeceği ücretin takas edilememesini ifade etmektedir. Takas yasağı işverenin, çalışanın borcuna karşılık hiç ücret ödemeden çalıştırmasını engeller. Bir yandan da çalışanın işverenden aşırı borç alarak bağımsızlığını önemli ölçüde kaybetmesinin önüne geçmektedir.
Her borç kapsamda
Günümüzde işverenler çalışanlara kullanmaları amacıyla araç sağlıyor ve bu araçların yakıt giderlerini karşılıyor. Bazı çalışanlarına telefon da veriyor, bazı işverenler ise çalışana faizsiz kredi niteliğinde avans ödemeleri yapıyorlar. Araç ve telefon kullanımının belirlenen limitleri aşması veya trafik cezası gelmesi halinde ya da verilen avans ödemelerini ilerleyen aylarda ücretten kesiyorlar. İşçinin işyerindeki malzemelere zarar vermesi halinde de ücretten kesinti gündeme gelebiliyor. Örneğin, kusurlu olarak bir makinenin bozulması ya da iş yerinde satılan ürünlerin eksik çıkması durumlarında.
Bahsedilen durumların hepsinde işçinin işverene karşı borçlanması söz konusudur. Kanun, çalışanın
Ekonomik büyümenin kritik bileşenlerden biri cinsiyet eşitliği. Dünya nüfusunun yarısı kadınlardan oluşuyor. Dolayısıyla, daha müreffeh bir dünya yaratmada kadınların da rolü var. Ancak özellikle çalışma hayatında önlerine engeller çıktığında kadınlar bu rolü tam olarak yerine getiremiyorlar.
Çok sayıda kadın yaklaşık olarak 25 yaşında kariyerlerine yeni başlıyor. Aldıkları kararlar da ekonomik güvenliklerini, kariyer hedeflerini ve iş-yaşam dengelerini doğrudan etkiliyor. Söz konusu zorlu dönem, yasal düzenlemelerin bir kadının çalışma kararını desteklemediği işgücü piyasalarında çok daha zorlaşıyor. Bu alamda örneğin, bir kadın izinsiz evden çıkamazsa etkili bir şekilde iş arayamayacak veya en basitinden iş görüşmesine dahi gidemeyecek. Veya iş görüşmesine gittiğinde, evlenmesi veya çocuk sahibi olması durumunda işi bırakabileceği düşüncesiyle, bir işveren onu işe almaya istekli olacak mı?
Ya da ailesi ile ilgilenmek ile işi arasında denge kurmak zorunda olan bir kadın daha düşük ücretli bir işi kabul etmek zorunda mı kalacak? Böyle bir durumda, kariyerinin sonuna geldiğinde, yani emekli olduğunda bir erkeğe göre daha düşük ücretle çalıştığından daha düşük bir emekli maaşı mı
2019 yılında 2.5 milyon kişiye yeni istihdam sağlanacak. Kampanyanın adı “Burası Türkiye, Burada İş Var.” Dev kampanyanın sağladığı teşvikleri adım adım inceledik
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde 2017 yılında başlatılan istihdam seferberliği 2019 yılında da devam ediyor.
Cumhurbaşkanımızın, TOBB Türkiye Ekonomi Şurası’nda, yeni istihdam seferberliği başlatılması çağrısına yönelik ilk adım pazartesi günü atıldı. Bu bağlamda 2019 yılında 2.5 milyon yeni istihdam hedefleniyor. Kampanyanın adı “Burası Türkiye, Burada İş Var.”
2017 yılında başlatılan istihdam seferberliğinde de TOBB elini taşın altına koymuş ve hükümetin vermiş olduğu desteklerle 1 milyon istihdam hedefi aşıldığı gibi, 1.5 milyon yeni istihdama ulaşılmıştı. Aynı şekilde bu yıl da belirlenen hedefin yakalanması umuluyor.
Yaz aylarının sonuna doğru dövizde yaşanan hareketlenme makro ölçekte istihdamı olumsuz etkileyecek gibi görünüyordu. Ne var ki Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın hızlıca aldığı tedbirlerle bu olumsuz senaryoların gerçekleşme ihtimali zayıflamaya başladı.
Asgari ücret desteğinin bu yıl 12 ay olarak, hem de geçen seneye göre daha yüksek tutarlarda ödenecek olması, sigorta
İşten ayrılmak istediğinizde üretim sırlarına ve iş hakkında detaylı bilgiye sahipseniz karşınıza rekabet yasağı çıkabilir. İşte haklarınız...
İşverenin müşteri çevresi, üretim sırları veya yaptığı işler hakkında detaylı bilgi edinme imkânı bulunan çalışanların, gün gelip de işten ayrılmak istediklerinde karşılarına çok uzun süreli rekabet yasakları çıkabiliyor.
İş sözleşmesi imzalanırken, sözleşmenin sona ereceği düşünülmeden çalışan tarafından kabul edilen bir sözleşme maddesi, çalışanın uzunca bir süre iş hayatından uzak kalmasına sebep olabiliyor. Özellikle üst düzey yöneticiler için söz konusu olan rekabet yasağı, çalışanın iş sözleşmesi sona erdikten sonra işverene rakip bir işletme açmasını, rakip bir işletmede işe girmesini veya bunların dışında rakip işletme ile herhangi bir menfaat ilişkisine girmesini yasaklayan hükümleri ifade ediyor.
Rakip şirkette çalışmak zarar oluşturur mu?
Rekabet yasağının karşılığında çalışana bir menfaat sağlanması zorunlu değildir.
Bununla birlikte kişinin rakip şirkette çalışmaya devam etmesinin işverene aşırı zarar vereceği düşünülerek, yasak boyunca doğabilecek ücretleri peşin olarak ödenebilmekte, karşılığında rekabet etmemeleri şart
Küresel düzeyde işsizlikte geriliyor ancak bu iş kalitesindeki iyileşmeye tam olarak yansımıyor. Dünyada çalışan 3.3 milyar insanın 700 milyonu yoksul. 1 milyarı aşkın kişi kayıtdışı çalışıyor. İstihdam içinde olmak her zaman insana yakışır bir yaşam standardını garanti etmeye yetmiyor.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tarafından her yıl yayımlanan, küresel ve bölgesel işgücü piyasası eğilimlerinin değerlendirildiği Küresel İstihdam Eğilimleri ve Sosyal Görünüm 2019 yılı raporu açıklandı. Rapora göre, küresel düzeyde işsizliğin azaltılmasında görülen ilerleme iş kalitesindeki iyileşmelerle eşleşmiyor. Bu açıdan, milyonlarca insanın olumsuz çalışma koşullarını kabul etmek zorunda kalması nedeniyle düşük kaliteli istihdam, küresel işgücü piyasasının temel sorun alanı olarak karşımıza çıkıyor.
- 3.3 milyar insan ekonomik açıdan ‘yeterince’ güvende değil
Raporda yer verilen verilere göre, 2018’de küresel düzeyde istihdamda yer alan 3.3 milyar insanın büyük bir bölümü ekonomik anlamda yeterince güvende değil. Söz konusu kişiler, ayrıca yeterli seviyede maddi refah ve fırsat eşitliğiyle de karşı karşıya bulunmuyor.
Dahası, bir yandan küresel düzeyde işsizlikte gerileme söz konusuyken,
Engellilerin yoksulluğa düşmesinin önüne geçmek ve bakım masraflarının karşılanması için engelli aylığı ve evde bakım parası ödeniyor. Bunun şartları nedir, nasıl başvuru yapılıyor ve her ay ne kadar alınıyor, inceledik...
Engelli aylığı ve evde bakım parası, engellilerin yoksulluğa düşmesinin önlenmesi ve engellilere yönelik bakım hizmetlerinin masraflarının karşılanması adına uygulanıyor. Engelli aylığı ve evde bakım parası alınabilmesi için bazı şartlar söz konusu. Bunlara bir bakalım...
Aylık ne kadar ödeme var?
Gerekli şartları sağlayan ve engellisine bakan kişiye 2019 yılı için aylık 1305.97 TL ödeme yapılıyor.
Evde bakım parasının alınabilmesi için engellinin bulunduğu hanede kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte ikisinden düşük olması gerekmektedir.
2019 yılı itibarıyla bu rakam 1219.35 TL. Bu rakamın üzerinde kişi başına düşen gelir bulunan hanelere evde bakım parası ödenmez.
Başvurular SYDV’lere
Evde bakım parası ve engelli aylığı alınabilmesi için başvuruların ikamet edilen yerdeki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı il veya ilçe müdürlüklerine yapılması gerekiyor. Evde bakım parası alınması için başvuru esnasında engellinin bulunması gerekmiyor.
İş hayatına başladığı işyerinden emekli olanların sayısı gittikçe azalıyor. İşyeri değiştiren kişilerin kıdem hakları ve önceki işverende doğmuş hakları ne oluyor? Bu yazımızda bu sorulara yanıt vereceğiz...
Çalışma hayatında iş yeri değişikliği sıklıkla karşımıza çıkan bir durum. Günümüzde tek bir iş yerinde işe başlayıp, emekli oluncaya kadar aynı iş yerinde çalışma nerdeyse ortadan kalktı. Birçok kişi çalışma hayatı boyunca tek bir işverenin yanında çalışmıyor. Farklı işverenlerin iş yerine geçiş yapabiliyor, hatta başka bir iş yerinde çalıştıktan sonra tekrar aynı işverenin iş yerinde çalışmaya başlayabiliyor. Çalışanların işveren değişikliği kıdeme bağlı hakların ve önceki işveren nezdinde doğmuş hakların ne olacağı sorusunu beraberinde getiriyor.
Devir yoksa hak yok
Farklı işverenler yanında çalışma, kıdeme bağlı hakların sıfırlanması anlamına geliyor. İşçi bir işverenin iş yerinden başka işverenin iş yerine geçtiğinde çalışma süresi baştan başlıyor, kıdem tazminatına esas süre yeni işe girdiği tarihten itibaren işliyor, ihbar tazminatına ve yıllık izne esas süre yeni tarihe göre hesaplanıyor. Bunun iki istisnası var. İlki iş yerinin devri, ikincisi ise iş sözleşmesinin devri.
İş