Narsisizm ve hayal kırıklığı!

25 Haziran 2016

Her ülkede, her toplumda, her meslekte rastlayabiliriz narsisizmin örneklerine.
Narsisizm, Türk Dil Kurumu sözlüğünde “Kendini sevme özelliğini ön plana çıkarma gayreti” şeklinde açıklanır.
Sevgili dostumuz Prof. Dr. Acar Baltaş ise narsisizm konusunda kaleme aldığı makalesinde her bireyin “beğenilmek ve takdir edilmek” duygusu taşıdığını, bunun insanın doğasından gelen bir özellik olduğunu ifade eder.
Ve şöyle devam eder, “Ancak narsist kişilerde bu özellik varoluşun merkezini oluşturur. Narsist kişiler takdir görme istekleri nedeniyle çok çalışır, meşguliyet alanlarını, hayatın bütün cephelerini ihmal edecek şekilde, tek amaç haline getirirler. Bu gelişme, kişinin beceri ve değerlerine olan inancının yükselmesine, sonucunda kendisine olan güveninin ve hayranlığının üst düzeye çıkmasına neden olur. Çok kere sorun bundan sonra başlar.”
Biz de naçizane, bu tanımlamadan yola çıkarak şöyle bir saptama yapabiliriz:
Çevremizde, liderlik vasfını narsisizm ile birleştiren ve bunu tarz haline getiren pek çok insan görebiliriz. Hem de yaşamın her alanında. Dolayısıyla, “narsist lider” kavramının yarattığı etkileşim, zamanla kişisellikten çıkar ve kitleleri etkiler hâle gelebilir.
Sana

Yazının Devamı

Cumhurbaşkanı mesajını verdi!

18 Haziran 2016

Dinlemeyen olabilir, anımsatalım istedik!
“Spor dediğimiz zaman sadece futbol olarak değerlendirirsek tabii çok yanlış olur. Ülkemizde futbola düşkünlük çok fazla. Bu hakikaten farklılık arz ediyor. Ama başarıya gelince; ne yazık ki, o oranda bir başarı söz konusu değil. Orada da dökülüyoruz. Bunu aşmamız gerekiyor.”
Bu saptamayı ülkemizde herhangi bir spor adamı ya da gazetecisi yapsa, ya “Malumun ilamıdır” denir, ya da yıllardır sürdürülen spor politikalarını eleştirenler, taraf olmakla suçlanabilirdi.
Lakin, bu ifadelerin sahibi Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı ise; sözleri hükümetinden spor bakanına, spor genel müdüründen federasyonlarına, kulüplerinden sporcusuna, teknik adamından medyasına, sporun tüm paydaşlarının çıkarım yapması gereken bir uyarıdır!

Rastgele sözler değil

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 19 Mayıs 2016 tarihinde İstanbul Yıldız Sarayı’nda gerçekleştirdiği “Gençlerle Buluşma” toplantısında, Türk sporunun bugün içinde bulunduğu durumu analiz eden görüşleri, yukarıdakilerle de sınırlı değil.
Sayın Erdoğan’ın “dökülüyoruz” sözcüğünü rastgele kullanmadığı aşikâr. Kim, nasıl üzerine alır bilemeyiz ama, kendisinin mevcut durumdan hoşnut olmadığını ve

Yazının Devamı

Susarsan, ağlamayacaksın!

11 Haziran 2016

Futbol Federasyonu’nun olağan genel kurulu perşembe günü Ankara’da yapıldı.
Katılım, geçmiş yıllara oranla bir hayli düşüktü. 100’ün üzerinde kulüp başkanı ve temsilcisi teşrif etmedi.
Kuşkusuz, sezonun stresi, transfer çalışmaları, Avrupa Şampiyonası’nın heyecanı, toplantının “mali genel kurul” olması gibi faktörler, etkilemişti insanları.
Hâl böyle olunca şipşak bitti oturum!
Faaliyet raporunun, mali bilançoların okunmasına bile gerek duyulmadı.
Dilek ve temenniler bölümünde 4 kulüp başkanı söz aldı, bir an önce gitme niyetindeki diğer delegeleri sıkıntı bastı.
Genel kurula aksiyon katan isim ise Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören oldu.

Yazının Devamı

Milano nere, Antalya nere?..

4 Haziran 2016

Üç gün arayla iki önemli final maçı izledik.
Biri Antalya’da, diğeri Milano’da.
Ortak özellikleri vardı ikisinin de.
Galatasaray ve Fenerbahçe aynı kentin takımı ve ezeli rakiptiler. Tıpkı Real Madrid ve Atletico Madrid gibi.
Ziraat Türkiye Kupası finali İstanbul’dan 750, Şampiyonlar Ligi finali Madrid’den bin 500 kilometre uzakta oynandı.
İki takım taraftarı da kupa coşkusunu yaşamak için koşa koşa maça gitti.
Bizimkiler Süper Lig’de hüsran yaşamış, La Liga’da Real Madrid 1 puan farkla şampiyonluğu Barcelona’ya kaptırmıştı.

Yazının Devamı

Volkan’a 6 ay, Cavanda’ya 2 maç!

28 Mayıs 2016

UEFA Disiplin Kurulu’nun Volkan Şen’e verdiği 6 ay men cezası, başta medyamız olmak üzere toplumun bazı kesimlerince abartılı bulundu.
Ne yapmıştı Volkan bu yaptırımı hak edecek?
Braga maçında ikinci sarıdan ihraç edilince, hakem Ivan Bebek’e fiziki temasta bulunmuş (itmiş), eylemi rapor edilmişti.
Fenerbahçeli futbolcuya verilen ceza azdır, çoktur tartışmasına girmeyeceğiz.
Hırvat hakemin o maçtaki rezil yönetimine de hâkeza.
Biliyorsunuz, TFF talimatlarının çoğu UEFA’dan örnek alınarak hazırlanır. Zamanı geldikçe yenilenir.
Yani bizdeki bir eylemin karşılığı, UEFA’da da üç aşağı, beş yukarı aynıdır. Arada büyük bir fark yoktur.

Yazının Devamı

Trabzon bir Beşiktaş olur mu?

21 Mayıs 2016

Trabzonspor’da 3. Ersun Yanal dönemi resmen başladı. İki tarafa da hayırlı olsun.
Geçen hafta, başkan Muharrem Usta ve deneyimli teknik adamı nelerin beklediğini dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışmıştık.
Demek ki riskler göze alınmış, Yanal’ın koşulları kabul görmüş. Zaman içinde bugün sergilenen uyum tablosunun ne kadar korunabildiğini, birlikte göreceğiz.
Gelelim Başkan Usta’nın geleceğe dönük “revize” edilmiş planlarına...
Başkanın Lig TV’de Şansal Büyüka ile yaptığı programı izledik. İlgimizi çeken cümle, Beşiktaş ile ilgili bölümdü. Belli ki, “feda” bundan sonra sıkça işiteceği bir sözcük Trabzonsporluların!
Ne demişti Usta?
“Beşiktaş örneğini Trabzonspor camiasında herkesin irdelemesini istiyorum. Bu süreçte Beşiktaş nereye geldi, Trabzonspor nereye düştü? Doğru işleri desteklemezsek 4-5 yıl daha boşa geçer.”

Yazının Devamı

Nani'nin golü, Pereira'nın gafı!

14 Mayıs 2016

Saracoğlu Stadı’nda bitime 7 dakika kala Nani’nin attığı o gol olmasa, Beşiktaş için Şampi.... değil, “Şampiyon” diyecebilecektik bugün...
Ne Osmanlıspor maçının önemi olacaktı ne de Konyaspor’un doksan dakikası beklenecekti.
Genel averajda Fenerbahçe’ye üstünlük sağlayan Beşiktaş, ikili averajı derbinin rövanşında tek golle kaptırınca, sezonun bitimine iki hafta kala 6 puan önde olmasına karşın, şampiyonluk sözcüğündeki o boşlukları dolduramadı. İşte bu yüzden çok önemlidir derbi maçlarında atılan her gol. Tek gol, bazen bir puan yerine geçer.
Haa, bu saatten sonra mucize ötesi şeyler yaşanır, Fenerbahçe, Nani’nin o sayısı ile şampiyonluk ipini göğüslerse ki; insan zekasını altüst edecek bir gariplik olur bu, Portekizli oyuncunun heykelinin dikilmesi gerekir Kadıköy meydanına!

Hayır bay Pereira!

Gelelim Fenerbahçe teknik direktörüne... Şov yapmayı ve konuşmayı seviyor. Lakin kaybedince sinirlerine hakim olamıyor, ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Başkanının da var böyle çıkışları. Samandıra’nın havasından mı yoksa suyundan mıdır bilinmez, işler kötü gittiğinde özeleştiri yapmak yerine, yan yollara sapıp hedef değiştirmeye çalışıyor bazı insanlar!
Victor Pereira’nın

Yazının Devamı

Gençlik aşısı tutmalı

9 Mayıs 2016

Seyirci baskısı yok, stres yok, oyunun hiçbir bölümünde seni zorlayacak bir rakip yok. Bunun yanında gençlerin enerjisi, pozitif futbol ve istekli bir takım var sahada. Hâl böyle olunca, Trabzonspor sezonun en rahat, tarihinin en farklı galibiyetlerinden birini Ç.Rizespor önünde aldı.

Geçen haftaki Eskişehirspor yenilgisinin ardından Hami hocanın kalan maçlarda gençlere şans vermesinin takımın geleceği açısından doğru olacağını vurgulamıştık. Aklın yolu bir. Mandıralı Yusuf Yazıcı, Savaş Çakır ve Semih Karadeniz ile başladı maça. İkinci yarıda da Melih ve Muhammet Beşir’i aldı oyuna. İyi de yaptı. Yusuf Yazıcı sahanın yıldızı idi. Müthiş oynadı. İki gol attı, iki de asist yaptı. Genç yıldız gol orucundaki Muhammet Demir’in de ilacı oldu adeta. Haftalardır çok istemesi ve mücadele etmesine karşın istediği toplarla buluşamayan Muhammet, bu kez girdiği pozisyonları es geçmedi.

Ve Mehmet Ekici. Tam bir lider gibi yönetti arkadaşlarını. Attığı nefis gol performansının ödülüydü. Kendini oyuna veren, hırslı bir Ekici’ye Trabzonspor takımının her zaman ihtiyacı var. Tabii Fatih Terim’li milli takımın da!

Şimdi, “Bu kadar kötü bir Rizespor’u yenmek abartılmamalı” diyenler çıkabilir. İyi de,

Yazının Devamı