Reklam gerçeği

29 Ağustos 2008



2000 yılında orjinal adı 99 Francs olan bir kitap piyasaya çıkar. Kitabın yazarı dünyanın en ünlü ajanslarında reklam yazarı olarak çalışan Frederic Beigbeder’dır. Kitapta reklam dünyası acımasızca eletirilmektedir. Kitabın çıkmasının ardından Beigbeder reklam ajansındaki işinden kovulur.
99 Francs birçok dile çevrilir, uzun süre çok satanlar listesinde kalır. Yapımcı Alain Goldman’ın kitabı beyarperdeye aktarması yedi yıl sürer. Goldman, filmin kitaba sadık kalmasını istemekte fakat iş ortakları televizyonlar için riskli bir proje olmasından çekinmektedir. Sonunda Pathè ve Arte bu riski alırlar ve bu hafta Türkiye’de de gösterime giren 99 Francs - 9.90 YTL, Jan Kounen yönetmenliğinde sinemaya aktarılır. Filmin başrolünde, yaptığı televizyon şovuyla şöhreti yakalayan Jean Dujardin var. Dünyanın en iyi reklam ajanlarından birinde metin yazarı olarak çalışan Octave Parango bir insanın ilk kalemde isteyeceği her şeye sahiptir. Para, yetenek, kariyer, kızlar...  Fakat ajanstaki kızlardan Sophie ile yaşadığı aşk ve girdiği bir

Yazının Devamı

Ağır çekimde savaş

22 Ağustos 2008

Luo Guanzhong’un 14. yüzyılda yazdığı Romance of the Three Kingdoms, Çin edebiyatının dört büyük klasiğinden biri. Yarısı kurgu olan 600 yıllık roman, Çin tarihinin en karanlık dönemi sayılan M.S. 190  280 yıllarında ülkede yaşananları, savaşları anlatır. Bu hafta seyredeceğimiz Three Kingdoms: Resurrection of the Dragon - Üç Hanedan: Ejderin Dirilişi, bu kitaptan uyarlanmış bir yapım. Daha önce birçok kez manga ve bilgisayar oyunlarına konu olan eser, ilk kez sinemaya uyarlandı. Filmin yönetmeni; Daniel Lee.
Han İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra Çin; Wei, Shu ve Wu adında üç krallık arasında bölünür. Krallıkların amacı; topraklarını genişletip, ülkenin hükümdarı olmaktır. Bu çalkantılı dönemde Zhao Zilong, Liu’nun ordusuna katılır. Zhao, orduda kıdemli Changshan’lı Ping-An ile tanışır. Aynı amaç uğruna omuz omuza savaşan ikili arasında ileride Zhao’nun yükselişiyle yara alacak olan bir dostluk kurulur. Uzun yıllar devam eden savaşta Zhao, ilerlemiş yaşına rağmen, Wei Krallığını

Yazının Devamı

Işın kılıçları çekildi Klonlar savaşıyor

15 Ağustos 2008

Luke Skywalker: Sen Klon Savaşlarında yer aldın mı? Obi-Wan Kenobi: Evet. Bir zamanlar Jedi savaşçısıydım, tıpkı baban gibi.
1977 yılında, ilk Star Wars filminde seyrettiğimiz bu diyalogdan beri Klon Savaşlarının varlığından haberdardık. 2002’de Star Wars: Episode II - Attack of the Clones’u seyredene kadar hakkında birşey bilmediğimiz Klon Savaşları bu hafta bütün bir Star Wars filmine konu oluyor. Star Wars: The Clone Wars - Star Wars: Klon Savaşları, Episode II ve III arasındaki dönemi anlatan bir animasyon.
Filmde hikâyeye yeni karakterler eklenmiş. Jedi Tapınağı’nda yetiştirilen ve Anakin Skywalker’ın gözetiminde eğitimine devam eden ‘Ashoka Tano’ yeni karakterlerin en öne çıkanı.
Düzeni ve barışı korumaya çalışan Jedi Savaşçıları, Droid’lerin sayısının her geçen gün artmasıyla zor günler yaşamaktadırlar. Bu arada Anakin Skywalker ve öğrencisi Ashoka, kendilerini Jabba’nın da dahil olduğu bir görevin içinde bulurlar. Kont Dooku ve ajanları, Anakin ve Ashoka’nın bu görevde başarısız olmaları için

Yazının Devamı

Kıyamet yeniden kopuyor

8 Ağustos 2008




Apocalypse Now -Kıyamet’i ilk gösterildiği yıllarda seyretmiş olanlar bile şüphesiz hâlâ mühiş bir müzik (Wagner’in The Ride of the Valkyries’i) eşliliğindeki ünlü helikopter sahnesini hatırlıyorlardır. Vietnam Savaşı ile ilgili en iyi filmlerden biri olan Apocalypse Now, gösterildiği 1980 yılında iki Oscar olmak üzere toplam 15 ödül almıştı. Filmin senaryosu Joseph Conrad’ın Heart of Darkness - Karanlığın Yüreği adlı novellasından yola çıkılarak yazıldı.
Apocalypse Now, Coppola’nın çekim aşaması en dertli filmi oldu. Filipinler’deki şartlardan ekipten birçok insan hastalandı. Harvey Keitel’in setten kovulmasıyla yerine gelen başrol oyuncularından Martin Sheen, çekimler sırasında kalp krizi geçirdi. Çekimleri uzayan filmin bütçesi beklenenin dört katına çıkınca, Coppola filmi kendi finanse etmek zorunda kaldı.
Bu hafta vizyona girecek olan Apocalypse Now Redux, 1979 yılında yapılan fimin, daha önce kullanılmayan görüntülerle  53 dakika uzatılmış hali. Bu ek

Yazının Devamı

Kundura fabrikasında Devrim arabası yapılıyor

1 Ağustos 2008




Hava 30 küsur derece, filmin çekildiği atölye en az 40-42 var. Yerde bir makine, atölyeyi işliyor göstersin, havayı puslandırsın diye çalışıyor, sürekli sıcak hava veriyor. Değil rol yapıp maharet sergilemek, içerde kollarınız bacaklarınız birbirine yapışmadan iki dakika durmak mümkün değil. Üstelik ben incecik bir kıyafet giyiyorum, onlar yün pantalon, gömlek, yelek... Yetmiyormuş gibi üstlerinde atölye önlükleri. Hiç de şikâyet etmiyorlar. Herkes acayip güler yüzlü, hayatından memnun... 

İki işleyen devrim arabası olacak
Geçen hafta Devrim Arabaları’nın eski Beykoz Kundura Fabrikası’ndaki setine davetliydim. Sanat yönetmeni Veli Kahraman, oldukça gerçekçi bir set hazırlamış. Gördüğüm en çok uğraşılmış, en başarılı işlerden biri.

Yazının Devamı

Huzurlarınızda ‘Kara Şövalye’

25 Temmuz 2008

Bu hafta, hayatımda seyrettiğim en iyi çizgi roman uyarlamasını, en iyi süper kahraman filmini seyrettim. Meraklılarının uzun zamandır yolunu gözlediği yeni Batman filmi The Dark Knight – Kara Şövalye bugün gösterime giriyor. Christopher Nolan’ın harika yönetimi, Heath Ledger’ın içimizi sızlatan olağanüstü oyunu ve bir süper kahraman filmi için oldukça derin senaryosu ile Kara Şövalye, bütün beklentilere fazlasıyla karşılık veriyor. Film, şu anda imdb.com sitesinde 10 üzerinden 9.5 puanla tüm zamanların en iyi yapımı durumunda.
Batman, Teğmen Jim Gordon ve yeni bölge savcısı Harvey Dent, yaptıkları işbirliğiyle Gotham City’deki organize suçu yok etme konusunda epey ilerlemiştir. Her şey planlandığı gibi ilerlerken, üçlü kendilerini Joker adlı bir suç dâhisinin oyunları ile karşı karşıya bulur. Batman, Joker ile baş etmeye çalışırken, bir kahraman ve kanun dışı suç savaşçısı arasındaki ince çizginin tam üstünde olduğunu fark edecektir.
Heath Leger filmin unutulmaycak yıldızı
Kar

Yazının Devamı

ABBA şarkıları, aşk, dans ve kadın dayanışması

18 Temmuz 2008

Bir insan, bir filmden, üstelik de iyi olmayan bir filmden ne kadar mutlu çıkabilir? Ben Mamma Mia!’dan, bana bütün gün yetecek kadar mutlu ve eğlenmiş çıktım. Arka arkaya yılardır dinleğimiz ABBA şarkıları, aşk, dans, kadın dayanışması, zıplama hoplama... Kısacası eğlenmek için gidilen bir filmde aranılan her şey Mamma Mia!’da. Filmin kendisi çok şey vaat etmiyor olsa da, bütün bunlar ve oyuncu kadrosu filmi seyredilebilir kılmaya ve insanı koltuğunda dans ettirmeye yetiyor bence.
Filmin konusu, senelerdir sahnelenen, 30 milyondan fazla kişinin izlediği müzikalin aynısı.
Sophie, 20 yaşında, evlenmek üzere olan bir genç kızdır. Annesi ile Yunan Adalarında bir otel işletmektedir. Sophie, evlenmeden önce, o güne kadar hiç tanımadığı babasını bulmaya karar verir. Annesinin gençken tuttuğu günlükte, babası olabilecek üç isim bulunca, herkesten habersiz hepsini düğününe çağırır. Davetlilerin ve baba adaylarının gelmeye başlamasıyla adadaki düğün heyecanı artar.
Filmde bütün oyuncular paylarına düşen ABBA

Yazının Devamı

Çizgi romanın dövmeli katili

27 Haziran 2008



Bir yaz günü, serin bir sinema salonunda, bol aksiyonlu, enerjik, arada bir heyecanlı da olan bir film seyretmek isterseniz, Wanted sizin için ideal bir seçenek denebilir. Erkeklere bir de Angeline Jolie faktörü var tabii.
Rus sinemasına Hollywood tarzı aksiyon getirmekle kimi zaman övülen kimi zaman yerilen yönetmen Timur Bekmambetov, Wanted’ın yönetmeni... Nightwatch ve Daywatch filmleri ile Rusya’da gişe rekorları kıran Bekmambetov, bu sefer gerçek bir Hollywood aksiyonu için kamera arkasına geçti. Amerikalı yapımcılar “Küçük bir bütçeyle Nightwatch gibi bir film yapabildiyse daha iyi şartlarda harikalar yaratır” diye düşünerek Wanted’ı Bekmambetov’a emanet ettiklerini söylüyorlar. 
Film, Mark Millar ve J.G. Jones’un aynı adı taşıyan bir çizgi roman serisinden yola çıkılarak yapıldı. Angelina Jolie için filme orijinal hikayede olmayan yeni bir karakter eklendi.
Wes Gibson, hayatta hiçbir başkaldırısı olmayan, ezik,  kalkıştığı işlerde başarısız, evde sevgilisiyle işte

Yazının Devamı