Türk donanmasının ABD’nin ardından İtalyan Deniz Kuvvetleri ile yaptığı eğitim Yunan kamuoyunda hayal kırıklığı yarattı. İtalyan ITS ZEFFIRO fırkateyni ile gerçekleştirilen eğitimde Türkiye’nin sondaj platformlarını korumakla görevli gemiler görev aldıTürkiye, Doğu Akdeniz mesajlarını her platformda vermeye devam ediyor. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, ABD’nin ardından İtalyan Deniz Kuvvetleri ile yaptığı eğitim Yunan kamuoyunda hayal kırıklığı yarattı. Bir Yunan haber sitesinde “Doğu Akdeniz’de Yunanistan’ın çıkarlarının korunması için İtalya’dan fırkateyn beklenirken, bölgede bulunan İtalyan fırkateyni Akdeniz Kalkanı Harekatı kapsamında Türklerle eğitim yaptı. Bu durum ilerleyen zamanlarda da farklı olmayacak” yorumu yapıldı. Aksaz’da konuk edilen İtalyan ITS ZEFFIRO fırkateyni ile birlikte dün gerçekleştirilen eğitimde ise Türkiye’nin sondaj platformlarını korumakla görevli gemiler görev aldı. Ocak ayının ilk yarısında da Fransa’nın Charles de Gaulle uçak gemisi görev grubu Mersin Limanı’nında ağırlanacak.
Deniz
Tarih, 25 Temmuz 1975’i gösterirken Milliyet Gazetesi’nin manşeti şöyleydi: Sami Kohen Washington’dan bildiriyor... Ambargo kalkmıyor... Kohen, haberinin spotunda “Ambargo yanlısı temsilciler ‘ambargonun kalkması şantaja boyun eğmek olur’ dediler” ifadesiyle, Temsilciler Meclisi’nde Türkiye’ye Kıbrıs Barış Harekâtı nedeniyle uygulanmaya başlanan silah ambargosunun kaldırılmasını öngören teklifin reddediliş gerekçesini aktarıyordu.
Ertesi gün yani; 26 Temmuz 1975 tarihli Milliyet’in manşeti ise, ABD’den gelen haberin ardından Başbakan Süleyman Demirel’in başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararları duyuruyordu: ABD Temsilciler Meclisi’nin direnmesi üzerine, üsler Türk Ordusu denetimine veriliyor...
Bakanlar Kurulu ortak savunma işbirliği anlaşmalarının hukuki geçerliliğini kaybettiğini bir notayla ABD hükümetine bildiriyor ve karar 26 Temmuz sabahı itibariyle yürürlüğe giriyordu.
İncirlik’in NATO görevi devam etmişti
Bakanlar Kurulu’ndan çıkan bildiride şu ifadeler yer
Haberlere göre İsrail ayrıca; Türkiye’yi by pass etmeyi amaçlayan İsrail-Mısır-Lübnan-Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ortaklığı EastMed boru hattı projesi konusunda uyarıldı, Libya ile yapılan deniz yetki alanlarının sınırlandırılması anlaşmasının benzerinin yapılabileceği mesajı verildi. Haberler Ankara tarafından henüz teyit edilmediği gibi yalanlanmadı da... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Libya anlaşmasından bu yana bir kaç kez dile getirdikleri GKRY hariç Akdeniz’deki tüm ülkeler ile benzer anlaşmaların yapılabileceği vurgusu bulunuyor. Hepsi alt alta sıralandığında, GKRY ve Yunanistan ile yapılan anlaşmaların yerini, Türkiye ile imzalanan yeni anlaşmaların alabileceği olasılığı güçleniyor.
Mısır sorguluyor
Ankara’ya, 27 Kasım tarihli Libya-Türkiye anlaşmalarının, İsrail ve Mısır’da, daha önce GKRY ile imzaladıkları anlaşmaların sorgulanmasına yol açtığı duyumları geliyor. Mısırlı bir diplomat, uluslararası düzeydeki toplantıda Türk heyetine yanaşıp, Libya anlaşmasını sorarken,
Hiroşima’nın yarattığı tahribatın ardından nasıl ayağa kalktığını 1964, 1972 ve 1998 olimpiyatlarını düzenleyerek gösteren Japonya, 2020 olimpiyatlarıyla da ülkenin yaşadığı diğer felaketleri geride bıraktığını kanıtlayacak
Japonya, İkinci Dünya Savaşı’nda Hiroşima’nın yarattığı tahribatın ardından nasıl ayağa kalktığını dünyaya 1964 olimpiyatlarına ev sahipliği yaparak göstermişti. Gelecek yıl Tokyo’da düzenlenecek yaz olimpiyatları ve paralimpik oyunlar da ülkeye, 2011’de meydana gelen 9 şiddetindeki depremin ve tsunaminin tahribatını, Fukuşima nükleer felaketinin geride bırakıldığını anlatma fırsatı sunuyor. Japonya ayrıca ‘en yenilikçi olimpiyat’ iddiası için teknoloji şirketleriyle iş birliği yapıyor.
Asya kıtasında gerçekleşen ilk olimpiyat olan 1964 oyunlarının açılış töreninde meşaleyi taşıyan atlet Yoshinori Sakai, 2. Dünya Savaşı’nda Hiroşima’ya atom bombası atıldıktan bir gün sonra doğmuştu. Sakai bu anlamda bir semboldü. Japonya da 20 yılda, taş üstünde taş kalmamış bir ülkeden, hızlı trenlerin durmaksızın
AK Parti’nin 2 Aralık Pazartesi günü MYK toplantısında görüştüğü, kısa süre sonra da Meclis’e gelmesi beklenen infaz düzenlemesi, Cumhur İttifakı’ndaki ortağı MHP’nin sitemine neden oldu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli MYK toplantısından basına yansıyan ayrıntıların hemen ardından üç sayfalık bir açıklama ile partisinin kararını duyurdu. Bahçeli, 24 Eylül 2018 tarihli kanun teklifini ‘beklemeye aldıklarını’ açıkladı. Açıklamanın perde arkasını ve tıpkı ‘beklemeye almak’ ifadesi gibi üzerinde durulması gereken diğer ifadeleri üst düzey bir MHP yöneticisine sordum.
Gündeme MHP getirmişti
Açıklamanın ardından ilk akla gelen sorulardan biri Cumhur İttifakı ortakları arasında infaz düzenlemesi nedeniyle bir çatlak oluşup oluşmadığıydı. Çünkü infaz sürelerinde indirim yapılmasını kamuoyu gündemine ilk getiren parti MHP’ydi. Düzenlemeye seçim beyannamesinde yer verildiği gibi eleştirilere rağmen teklifin arkasında durulduğu, gündemlerinden de
Nagoya’daki G-20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda gözler Japonya ve Güney Kore’nin üzerindeydi. İki ülke, aralarındaki ilişkiye ‘bir şans daha’ verdi.
Nagoya
Japonya Dışişleri Bakanı Toshimitsu Motegi ile görüşen Mevlüt Çavuşoğlu, mevkidaşına Türkiye’nin Ekonomik Ortaklık Anlaşması’nı en kısa zamanda sonuçlandırmayı hedeflediği mesajını verdi.
NAGOYA, JAPONYA
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu G20 Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katılmak üzere Japonya’nın sanayi kenti Nagoya’ya geldi. Toplantıdan önce ev sahibi Japonya Dışişleri Bakanı Toshimitsu Motegi ile görüşen Çavuşoğlu, mevkidaşına Türkiye’nin Ekonomik Ortaklık Anlaşmasını en kısa zamanda sonuçlandırmayı hedeflediği mesajını verdi. Türkiye’nin Nagoya Başkonsolosluğu da Çavuşoğlu tarafından hizmete açıldı.
Motegi görüşmede ülkesinin Türkiye’yi stratejik ortak ve bölgenin büyük ülkesi olarak gördüğünü belirtti. Çavuşoğlu ise buluşma sonrası sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Stratejik ilişkilerimizi daha da güçlendirecek Ekonomik Ortaklık Anlaşmasını en kısa zamanda sonuçlandırmayı hedefliyoruz” dedi.
Nagoya’da
Japonya’da Marushige Seika adlı şirket, gıda sektöründe çevresel duyarlılığın artması üzerine kâğıt helva üretimini bırakıp, stratejik bir kararla yenilebilir tabaklar, çubuklar ve kahve fincanları üretmeye başladı. Şirket üretimlerine yeni yılda kaşık da ekleyecek NAGOYA-JAPONYA
Rio de Janeiro’da, 2012 yılındaki Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nda ortaya çıkan ‘yoksulluğa son’, ‘açlığa son’, ‘sağlık ve kaliteli yaşam’, ‘eşitsizliklerin azaltılması’, ‘sudaki yaşam’ ve ‘karasal yaşam’ gibi 17 amaç için sadece hükümetler değil, özel şirketler de kapasitelerini artırmaya çalışıyor.
Sınırlı tarım, konut alanı, şiddetli deprem, tsunami riski, ayrıca adalar ülkesi olması nedeniyle kara ve deniz atığı, Japonya’yı Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) konusunda daha fazla çaba sarf etmeye zorluyor. SKA için sadece merkezi hükümet ile yerel yönetimler değil, özel kuruluşlar da gündelik hayatta