Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       BU köşeler sizin...
Öyleyse bu imkanı gerektiği gibi, yani sizin olduğunu düşünerek kullanmak gerekir.
Biz hasbelkader bu köşelerde yazıyoruz diye köşeleri kendimize, siyasi çıkar hesaplarımıza göre kullanamayız.
Hobilerimizi tatmine, komplekslerimizi tatmine, edebiyat yapma hevesimize, propaganda amacına alet edemeyiz.
Bir parti veya bir siyasi liderin sözcüsü olamayız.
Bu köşeler bizim elimizde, ama sizin malınız.
Biz sizin gözünüzüz, sesiniziz, kaleminiziz. Olabildiği kadar...
Üniversite öğretim üyeleri de öğretmen zammından yararlanmalı demiştik.
Bir sayın öğretmen okuyucum; "Peki öğretim üyelerine zam olursa bizim de yararlanmamız için yazar mısınız?" diyor.
Bizim hak, hukuk terazimiz bunu savunmamızı gerekli kılıyorsa tabii...
Çünkü dedik ya; bizim görevimiz halka, size sözcülük yapmak.
* * *
GEÇEN yıl Kurban Bayramı dönüşü trafik canavarının dişleri arasında kaldığımız için yoğun bakımdaydım.
Belki de, lastiğimizi patlatıp bizi birkaç takla attıran o Karayolları'nın asfaltın ortasında bıraktığı çukurdu trafik canavarı...
İzlerini hala taşısak da, aradan bir yıl geçti. Ve biz şanslıyız, çünkü hayattayız.
Ama bu bayram da, trafik canavarının elinden yaralanmayla kurtulamayan vatandaşlarımızın sayısı 200'ü geçti.
Yurdumuzda ölüm nedeni sıralamasında trafik hala 4. sırada.
Ceza dedik, arttı; denetim dedik, arttı.
Peki geriye ne kaldı da trafik canavarı hala direnebiliyor?
Eğitim eksiğimiz var. Bu da biliniyor.
Eğitimine önem verilecekse bunun birinci ayağı şoför ehliyeti almanın laubalilikten kurtarılması, daha ciddi bir şekle kavuşturulması olmalı.
İkinci ayağı ise ağır vasıta, özellikle otobüs şoförlüğü için asgari lise diploması aranması.
Bunların dışında, iki kez alkollü araç kullananların ehliyetlerinin hayat boyu iptali gibi müeyyideler de düşünülemez mi?
İşaretsiz ve bakımsız yollar da kaza tuzağı oluyor.
Ağır vasıtalara, 90 kilometreyi geçmemeleri için takometre takılması da gerçekleştirilmeli.
* * *
TÜRKİYE'de en çok kullanılanların başında Antalya ve Bodrum yolları var.
Ankara ve de özellikle İstanbul'dan Antalya ve Bodrum'a varmak sırat köprüsünü aşmak kadar zor.
İstanbul - Bodrum yolu Bursa ve İzmir'deki 70 kilometrelik bölümler hariç tek şerit gitme, tek şerit gelme.
Son derece yoğun bu güzergah, her an kazalara davetiye çıkartıyor.
Oysa son 14 ayda otoyol ve köprü geçişlerinden toplanılan para, dolar kuru hesabıyla 45 trilyon lira. Peki bu para ne oluyor?
Yoğunluğu fazla olanlardan başlayarak yolları iki şerit gitme, iki şerit gelmeye çevirmek için imkanlar zorlanamaz mı?
Eğitim, ceza, denetim, yol yapımı ve bakımı... Trafik canavarını yenmek için çok yönlü çalışma gerekiyor.



Yazara E-Posta: D.Heper@milliyet.com.tr