NE tesadüftür ki; Çankırı'da Çerkeş merkezli deprem olduğu gün Türkiye'deki iki önemli tünel de yine gündemdeydi.
Önce Bolu Tüneli.
Bu tünel uzun süre tartışıldı ve depreme karşı güvenli olduğu birkaç kez tekrarlandı.
Ama görüyoruz ki; 12 Kasım Düzce depremi nedeniyle Bolu Tüneli'nde meydana gelen 100 metrelik bir çöküntü alanı, giderek 300 - 350 metreye yayılıyor.
Bunu Karayolları Genel Müdürlüğü açıklıyor.
Şimdi yapılacak olan ne?
Bolu Tüneli'nin güzergahını değiştirmek.
Yani Bolu Tüneli şimdi ek masrafla batıya kaydırılıyor.
Bu neyi gösteriyor?
"Bizim tünelimiz sağlamdır, depremden etkilenmez" gibi lafların acele söylenmiş olduğunu. Tedbiri elden bırakmamak, eleştirilere açık olmak gerektiğini.
Oysa öyle anlaşılıyor ki; bizde tehlike geldim demeden gelebileceği kabul edilmiyor, o nedenle de genellikle tedbirde geç kalınıyor.
Bu kez de böyle olduğu görülüyor. Şimdi verilen bilgilerden anlaşıldığına göre Bolu Tüneli'ndeki çöküntü bir süredir gizli tutulmaya çalışılıyor.
* * *
İKİNCİ konu; Boğaz tüp geçişi.
Bu köşede geçen eylül ve ekim aylarında üst üste dört yazı çıktı.
Uzmanların görüşlerine de yer verildi.
Biz Boğaz tüp geçidinin büyük bir depremden etkileneceği yolundaki endişemizi öne sürmüştük.
Prof. Dr. Semih S. Tezcan,
"Boğaz'da yapılması düşünülen tüp geçit konusunda en önemli sakıncanın yerinin yanlış seçilmiş olmasından kaynaklandığını" öne sürdü.
Zaten İstanbul'u etkileyen son iki depremlerden sonra şehir daha büyük bir hızla doğu - batı aksından kuzeye kayarken tüp geçitli ulaşım için güney güzergahını savunmak imkansız gibiydi.
O günlerde bu köşedeki tartışmada yer alan İstanbul milletvekili Bülent Akarcalı da öncelikle şu endişesini belirtiyordu:
"Projede tren ve metro dışında araç geçişi yok. Projede kara taşıtları için geçiş öngörülmediği için tüp geçit 3. köprü ihtiyacını ortadan kaldırmamaktadır."Bugünlerde bazılarının tüp geçitten kara taşıtlarının geçmeyeceğini yeni duyduklarını belirtmeleri, o günkü tartışmalarda ortaya konan bilgilerin ışığında yadırganır durumda kalmıyor mu?
Ama bizim asıl vurgulamak istediğimiz depremin etkisinin ne olabileceği.
17 Ağustos ve 12 Kasım depreminden önce Bolu Tüneli'nin herhangi bir depremden etkilenmeyeceğini söyleyenlerin şimdi yanıldıkları anlaşılıyor.
Ya Boğaz tüp geçişi için de bir gün gelir
"yanılmışız" denirse bu neyi kurtarır?
Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr