Enerjinin foyası çıktı

AGİT sırasında enerji konusunda da Türkiye'de çok olumlu bir hava yaratıldı.
Anlaşmalardan sanki bugün sonuç doğacakmış gibi bir izlenim çıktı.
Türkiye; enerjinin hem deposu, hem köprüsü olacak.
776 bin kilometrekareye yağmur gibi enerji yağacak.
Sonra da Bakan Cumhur Ersümer Milliyet'i ziyaret etti ve konuştu. Yine güzel sözler, parlak gelecek, enerji dolu günler, geceler.
Ama gerçek pazar günü balyoz gibi indi.
Doğalgaz santrallarında kapasite düştü, elektrikler kesildi.
Çevrim santrallarında yeterli gaz gelmemesi nedeniyle üretim azalınca yurdun neredeyse tüme yakını elektriksiz kaldı, ülke karanlığa büründü. Ve günlük elektrik kesintileri başladı. Fabrikalarda üretim durdu.
Türkiye pazar gününden itibaren adeta 20 yıl önceki duruma düştü.
* * *
BU aczin sorumlusu kim?
Bu hükümet ve bu bakan gerçeği önceden göremediği için sorumlu sayılabilir, ama herhalde gerçek sorumlu gazı birkaç kaynaktan temin etmeden gazla çalışan santralları çoğaltanlar, yetmeyen gazı ilden ile dağıtma haritasını genişletenler değil mi? Yani, talebi tahrik ederken arzı dizginleyenler... Enerjiye yatırım yapmayanlar.
Hele hele "Her ile doğalgaz"; bir seçim yatırımı, bir oy kapma hesabına dayanıyorsa bunun hiç affedilecek yanı olabilir mi?
Devamlılığı garantiye alınmayan gaza dayanarak ülkenin enerji politikasını saptamak, dağıtım alanını genişletmek herhalde Türkiye'ye özgü bir garip durum.
* * *
PEKİ sorun nasıl çözümlenecek?
Yeni doğalgaz bağlantıları lazım, yeni depolama yatırımları gerek.
Ve bu gereklerin en erken yerine getirilmesinin 2002 yılını bulacağını da yine Enerji Bakanlığı yetkilileri açıklıyor.
Bugün Rus doğalgazı alınıyor, Cezayir ve Nijerya doğalgazı ile ihtiyaca destek sağlanıyor.
Ama sonuç önemli; bu gaz yetmiyor.
Ve yetmeyeceği şimdi görülüyor, yani borular boşalınca görülüyor, tehlikeden önce yapılan hesap yok.
Ve Bakan Ersümer başımıza geleceklerin müjdesini "Bu kış üşüyebiliriz" diye veriyor.
Bakan; "Gerçekten bıçak sırtında bir durumdayız" diyerek de tehlikenin büyüklüğünü vurguluyor.
* * *
ENERJİ Bakanı Ersümer'in Milliyet'i ziyaretinden sonra edindiğimiz izlenimi şöyle özetlemiştik:
"Petrol için de, doğalgaz için de, elektrik için de global bir bakış, çok bilenli ama tek merkezli bir yönetim gerekiyor."
İşte şimdi, enerji alanındaki ilgili kamu kuruluşlarının, birbirinden kopuk, koordinasyonsuz, farklı bilgi ve hedefleri göz önüne alarak yaptıkları çalışmaların, planlamanın ve uygulamanın acısını çekmeye başladık.
Bir musibet bin nasihatten iyi sonuç verecekse, yine de sevinebiliriz.


Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr