Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


EYÜP Aşık ANAP'ın Trabzon milletvekili.
Aşık'ın gizli sayılan pek çok bilgiye, bazen olaylarda rol aldığı için sahip olduğu görüldü.
Aşık; şimdi de "Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın, MİT Kontrterör eski Daire Başkanı Mehmet Eymür'ün adamı olduğunu ve yaşadığını" söylüyor.
ANAP milletvekili Aşık; "Yeşil'in kısa bir süre önce Türkiye'ye gelip adamlarıyla İstanbul'da buluştuğunu da duyduğunu" açıklıyor.
* * *
SABANCI cinayetinin faili Mustafa Duyar'ı Afyon Cezaevi'nde öldüren Ahmet Yargüder'in iddialarının üzerinde de fazla durulmadı.
Oysa bu iddialar iki bakımdan çok önemli.
Önce; yaşayıp yaşamadığı ağızlarda sakız olan Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım'ın bu iddialar ışığında en azından 1999'da yaşadığı anlaşılıyor.
Üstelik, Yeşil'in faaliyetlerini sürdürdüğü de.
Ahmet Yargüder'in Yeşil'in "vur emri" verecek kadar iş üzerinde olduğunu belirten sözleri çok ilginç.
Yeşil, Afyon Cezaevi'nde yatan Karagümrük çetesi üyesi Sami Tok'un cep telefonundan arıyor.
"Mustafa Duyar ve Selçuk Parsadan'ı öldürürseniz 1 trilyon lira veririm" diyor.
Yeşil; "kimliğinden şüphe edilirse, durumun cezaevi müdürü Osman Sert'e sorulabileceğini" de söylüyor. Müdür Yeşil'e kefil oluyor.
Vaat edilen, cinayet ücreti Sinop'ta Sami'nin bir akrabasının hesabına iki gün içinde yatırılıyor.
Sami, paranın 50 milyarının döviz olarak kendisine cezaevine getirilmesini istiyor. Döviz cezaevi müdürüne geliyor, o da Sami'ye teslim ediyor. Sami de paranın 10 milyarını Ahmet Yargüder'e veriyor.
Sonuç belli, cezaevinde Mustafa Duyar öldürülüyor, Parsadan yaralı kurtuluyor.
* * *
TÜRKİYE, sözüm ona Yeşil'in peşinde ama Yeşil yeni yeni olaylara imza atıyor.
Bu ne biçim bir fasit dairedir ki, Türkiye Cumhuriyeti'nin gücü bu çemberi kıramıyor!
Ve işin asıl acı tarafı, Yargüder'in itirafları olmasa Yeşil'in bu faaliyetlerinden yetkililerin hiç haberdar olmayacakları gibi bir durum da ortaya çıkıyor.
* * *
YARGÜDER'in açıklamaları yetmezmiş gibi aynı anda, Yeşil'in yardımcısı iddiasıyla yakalanan Zakir Selvi de, sonra itiraflarının bir bölümü için geri adım atsa da, ilginç iddialarda bulunuyor.
Selvi de, "Yeşil'in yaşadığını" söylüyor.
"İki ay önce de telefonla konuştum" diyor.
Bir yanda çorap söküğü gibi faili meçhulleri aydınlatan operasyonlar.
Öte yanda Yeşil'in yardımcıları ve tetikçileri olduklarını iddia edenlerin, en azından devleti de gevşek tutumu nedeniyle şaibe altında bırakan iddiaları... Ve bir milletvekilinin, Aşık'ın açıklamaları.
Kesin çözüm ve karışan kafaların aydınlığa kavuşması Yeşil'in de ele geçirilmesine bağlı.
Geçirilebilme imkanı varsa!..
Aşık gibi önemli bilgilere vakıf bir milletvekili "Yeşil MİT Kontrterör Daire Başkanı'nın adamıdır" diyorsa ve bunu bizzat Eymür'ün sözlerine dayandırıyorsa, hükümet, son itirafların da ışığında iddialara açıklık nasıl getirmez?
Yoksa, yönetimler hala Yeşil'in muamma olarak kalmasından mı yana?



Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr