Mesleki eğitim merkezleri güçleniyor (1)

20 Temmuz 2019

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), mesleki ve teknik Anadolu liseleri ve mesleki eğitim merkezleri olmak üzere iki farklı okul türü üzerinden mesleki ve teknik eğitim vermektedir. Mesleki eğitim merkezlerinde öğrenciler haftada bir gün okula devam ederken diğer günler iş yerlerinde eğitim almaktadır. Böylece iş yerleri yani sektörler doğrudan mesleki eğitime katkı sunmaktadırlar. Mesleki eğitim merkezlerindeki eğitim, ortaokuldan sonra dört yıllık zorunlu eğitim kapsamındadır. Bu merkezlerde aynı zamanda geleneksel çırak-kalfa-usta eğitimi de sürdürülmektedir. 11. sınıfın sonunda başarılı olanlar kalfalık ünvanı almaktadır; 12. sınıf sonunda başarılı olanlar ise usta olarak mesleki eğitim merkezlerinden mezun olmaktadır. Halen 323 adet mesleki eğitim merkezinde yaklaşık 100 bin öğrenci eğitime devam etmektedir.

Mezunların istihdam durumu

Mesleki eğitim merkezlerinden mezun olanlar büyük oranda mezun oldukları alanda istihdam edilmektedir. Örneğin 2018 yılında mezun olanların %88’i mezun oldukları alanlarda çalışırken %75’i dört yıllık eğitimleri boyunca iş yeri eğitimi

Yazının Devamı

Öteki’ni insan olarak görmemeye son!

13 Temmuz 2019

Nermin Subasic, paramiliter gruplar tarafından katledilip kemikleri Srebrenitsa ve etrafına saçıldığında yalnızca 19 yaşındaydı. Avrupa’nın yakın tarihinin en karanlık sayfalarından biri olan Srebrenitsa soykırımı sırasında sadece Nermin değil, 8.300’den fazla erkek, kadın ve çocuk hunharca katledildi. Eğer Srebrenitsa ve Zepa Anneleri olmasaydı, onların başlarına gelenler belki de unutulup giderdi.

Bu anneler, eşler ve kız kardeşler; gözyaşlarını sildiler ve acılarını bir amaca bağladılar. İntikam peşinde koşmadan, yirmi dört yıldır durmaksızın adalet çağrısında bulunuyorlar. Ve bizlere mesajları da şudur: Öteki’ni insan olarak görmemeye son verin.

Çoğu insan Srebrenitsa soykırımını bilmiyor, bilmek de istemiyor. Diğerleri de bunun yerel bir mesele olduğunu, dünyanın geri kalanıyla ilgisi olmayan bir tarih kazası olduğunu düşünüyor. Bu zihniyet, yalnızca ilgisizlik veya görecelilikten ibaret olmamakla birlikte, aynı zamanda Avrupa’da çok yaygın olan Müslüman karşıtı algıyı da ortaya koymaktadır. Srebrenitsa soykırımının dini bir temelinin olduğu inkâr edilemez. Bu insanlar sırf Müslüman oldukları için öldürüldü. Tüm bu olanlar ise, neler olduğunu bilen ancak yalnızca uzaktan

Yazının Devamı

ABD’nin Ankara’ya gönderdiği mektup üzerine

22 Haziran 2019

Olaylar ve taraflar aynı bugünlere benziyor. Bir tarafta bugünün Roma İmparatorluğu gücüne sahip ABD ve Batı ülkeleri, diğer tarafta bazı Batı ülkeleri tarafından yaratılan problemlerle boğuşan, dövüşen ve ezilen diğer ülkeler.

Bundan birkaç yıl evvel mesleğim icabı katıldığım bir kongrede, San Diego’da (ABD), Amerikan Deniz Kuvvetleri’nin tümüne ev sahipliği yaptığı bir koya bakan kongre salonlarından birinde, %90’1 Amerikalı olan ve bizim gibi çok az sayıda Amerikalı olmayan beyin cerrahlarının önünde, eski ABD Dışileri Bakanı Henry Kissinger davetli konuşmacı olarak konuştu. Konuşması uzundu, fakat baz bölümleri bizim yaşadığımız bölge ile ilgiliydi. “Biz bugünün Romasıyız ve bir şekilde dünyaya yön veriyoruz (gülerek ve istihza ile).Ortadoğuya bugünlerde orada hiç olmayan demokrasiyi götürüyoruz” dedi. -Ülkemizin adını vererek- ve bizi komşu ülkelere karşı tampon ülke olarak tarif etti.

Günümüzden 2046 yıl önce (M.Ö. 27’de) Roma İmparatoru Augustos ölmeden önce bir emirname yayınlıyor. Bu emirler zinciri bir demir levhaya yazılıyor. Ve Roma’nın bütün eyaletlerine gönderiliyor. Bu arada bir Roma eyaleti olan Angora’ya (bugünkü Ankara) da gönderiliyor. Bu buyrukların yazıldığı

Yazının Devamı

Almanya’da yatırım ve oturum imkanları

9 Haziran 2019

Almanya neden ticari yatırımların cazibe merkezi?

Almanya mükemmel altyapısı, yaratıcı işletmeleri ve yüksek satın alma gücü sayesinde son yıllarda Türkiye’den gelen yatırımcıların gözdesi haline geldi. Özellikle gayrimenkul alımı ve şirket kuruluşunda artış söz konusu. İster yeni şirket veya şube kuruluşlarında, ister gayrimenkul alımında Almanya ve özellikle Berlin Türk vatandaşları tarafından tercih edilmekte. Bunun temel sebeplerinden birisi mutlaka Almanya’nın güçlü ekonomisi ve gayrimenkul fiyatlarının özellikle Berlin’de, diğer Avrupa başkentlerine nazaran daha düşük fakat uzun vadeli istikrarlı olması. Bunun dışında Türk markalarına ve ürünlerine Türkiye Cumhuriyeti tarafından sağlanan desteklerde birçok
girişimcinin Almanya piyasasına girmesini teşvik etmekte ve büyük bir kolaylık sağlamakta.

Antlaşma imzalandı

Türkiye ile Almanya arasındaki ticari ilişkiler hangi yıllara dayanmakta?

Almanya ve Türkiye’nin ticari ilişkileri Osmanlı Dönemine dayanmakta. 2 Nisan 1761 tarihinde Prusya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında “Dostluk, Gemicilik ve Ticaret Antlaşması” imzalanmıştır. 1856 yılında ilk telgraf Siemens tarafından İstanbul’da kurulmuştur. 20. yüzyılın başında Philipp

Yazının Devamı

Dünya Çevre Günü ve endüstri 4.0 devrimi

5 Haziran 2019

BM, 5 Haziran’ın Dünya Çevre Günü olmasını 1972 yılında kararlaştırdı ve her sene üye ülkelerde 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak çeşitli etkinliklerle kutlanıyor.

Çevreye yönelik olan duyarlılık 1950’ler ve 60’larda dünyamızın aşırı derecedeki kirlenmesi sonucunda ortaya çıkmıştır. Temiz hava, su, toprak yasaları başta ABD olmak üzere gelişmiş ülkelerde uygulanmaya başlanmıştır. 1980’lerin sonuna gelindiğinde ülkeler ve bölgeler bazında çevreye bakış daha küresel boyutta ele alınmaya başlanmıştır. Nerelerde asit yağmurlarının olduğu, herkesi çevre kirlenmesi konusunda uyarmış ve önlemler almaya yöneltmiştir. Sürdürülebilir kalkınma, ekonomik büyümeyi çevreyi koruyarak yapma anlayışına dayalı uygulamalar olarak öne çıkmıştır. Bu yönlü uygulamalar genellikle hükümetlerden daha çok özel işletmeler ve sivil toplum örgütleri tarafından gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. 1990 ve 2000’li yıllara gelindiğinde topluluklar, ağlar olarak bilinen yeni oluşumlar hem dijital hem de gerçek dünyada etkilerini artırarak sürdürmektedir.

‘Kirleten öder’

Bugüne kadar çevre konusunda atılan olumlu adımların yanında toplu bir başarı elde edilememesinin bir çok nedeni vardır. Genellikle sözü edilen iki

Yazının Devamı

Kuran bedensel ve ruhsal sırlarımıza ışık tutuyor

4 Haziran 2019

Varlıklar içinde en girift, en karmaşık ruhsal ve bedensel yapıya insanın sahip olduğu herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Bu yüzden en yoğun, en derin bilimsel çalışmalar insanın ruh ve beden dünyasını tanımak amacıyla yapılmaktadır. Ama henüz, “bu iş tamam” denecek noktadan çok uzaktayız. Bütün keşiflere, buluşlara rağmen insanın maddi varlığı da ruhsal varlığı da birçok sırrı saklamaya devam ediyor. İnsan organizması üzerinde yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda övünülecek başarılar elde edilmiştir. Bu sayede kalp, ciğer, böbrek gibi hayati organlarımızın bedenimizdeki rol ve fonksiyonları çok iyi tanımlanmış, bunlara dayanarak organ nakilleri sıradan operasyonlar haline gelmiştir.

Bunun yanında adaletin tecellisine imkân vermekle toplumsal hayatın kalitesini yükselten bedensel keşifler de söz konusu olmuştur. Sözgelişi dünyadaki yaklaşık yedi milyar insandan her birinin parmak izinin diğerinden farklı oluşunun keşfi, insanı maddi ve fiziksel yönden tanımada çok büyük bir adım teşkil etmiştir.

Devrime yol açtı

Birçok olayda parmak izinden hareketle suçluların hiçbir şüpheye meydan vermeyecek netlikte tespiti, kriminolojide bir devrime yol açmıştır. DNA’nın keşfi ise, insan

Yazının Devamı

İnsan olmak

3 Haziran 2019

İnsan, başat bir canlı türü olarak bedensel, ruhsal ve toplumsal yaşam ilişkileri ile birlikte bütün bir değerdir. İnsan; aileden, eğitim ve öğretim kurumlarından aldığı bilgi ve birikimlerle şekillenir, içerisinde bulunduğu toplumla uyumlaşır ve yaşadığı çevreyle bütünleşir.

İnsan, yaşamsal evreleri olan çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık dönemlerini sağlıklı ve kaliteli yaşar, dönemsel olarak edinmesi gereken bilgi ve birikimleri edinir ve bunları doğru yerde ve doğru zamanda kullanmasını öğrenir ve yaşam standartlarını toplumsal yaşam kurallarına uygun olarak belirler ve ona göre yaşam sürecini sürdürse insanca yaşıyor demektir. İnsanlık tarihinin yaşam sürecine bakıldığında sürekli arayış içinde oldukları, bulundukları zamanın zor koşullarını aşarak bilgi birikimlerini ileriye taşımak suretiyle bilim ve teknoloji alanında yeni buluşlar ve yeni icatlar peşinde koşmuşlardır.

Kendi yaşam düzeni

Ortak yaşamın gereği olarak; hukuksal yaşam kurallarını, ahlak, örf ve adet kurallarını ortaya koymak suretiyle kendi yaşam düzenlerini kurmuşlardır. Toplumsal yaşam içerisinde insanın özgür iradesiyle çevresini gözleyebilmesi, zamanı iyi ve yerinde doğru kullanabilmesi ayrıcı olma

Yazının Devamı

ÇANAKKALE’DEN OKYANUS ÖTESİNE (2) Bir Başka 19 Mayıs 19 Mayıs 1915

20 Mayıs 2019

Bu tarihten1 ay evvelki bir toplantıya dönelim:

İstanbul (Nisan ortası)

Yer, bugünkü İstanbul Üniversitesi’nin önündeki bahçe:

-Konuşmacı Enver Paşa .

Fotoğrafta gördüğümüz (siyah bir örtüyle örtülmüş) ejder topu ismi verilen aslında tahtadan yapılmış ve siyaha boyanmış. Halka moral vermek için yapılmış bir sahne.

-Yüzlerce Darülfunun talebesi ile dolu bir bahçe;

Enver Paşa’nın hamasi konuşması üzerine yüzlerce talebenin o anda gönüllü olup; palaska kuşanıp, talim ve eğitim almak üzere Halıcıoğlu kışlasına yürümeleri:

- Bu konuşmayı izleyen 55 idadi (Lise) talebesinin de gönüllü olarak katılması.

Yazının Devamı