Kraliçeye aşçı aranıyor
Kraliyet ailesiyle çalışma, hatta sarayda yaşama fikri çok mu cazip geliyor? Durun, maaş sandığınız kadar yüksek , şartlar da pek kolay değil. Gelin bakalım saray mutfağında durumlar nasılmış?
Kraliçe, bir foodie (yani yemek meraklısı) değil, sadece yaşamak için yiyor. Üzerine biraz trüf rendelenmiş füme somonlu yumurta en sevdiği lezzetlerden. Ama sanmayın ki her gün bunu tüketiyor. Taze trüfü sürekli sipariş etmeyecek kadar da tutumlu. Kraliçenin çikolataya düşkünlüğü malum, beş çayında mükemmel bir çikolatalı tart olmazsa olmazlardan. Akşam yemeği için hafif şeyler tercihi. Salata ve sebzelerle servis edilen ızgara bir dil balığı olabilir. Pazarları ise fırınlanmış et zamanı. Tüm malzemeler kendi çiftliklerinden geliyor.” Kraliçenin bir önceki özel aşçısı Darren McGrady, birkaç ay önce The Telegraph’a verdiği demeçte böyle özetliyordu kraliçenin yemek merakını.
Yüksek standartlarda servis
Baş aşçı Mark Flanagan tarafından hazırlanan saray menüsünü haftada iki kez önüne gelen deri kaplı deftere yazılmış öneriler arasından hâlâ kraliçenin kendisi seçiyor. En basit öğünler bile sarayda çok yüksek standartlarda ve şık servis ediliyor. Bu, tipik bir cornflakes ile taze meyveler olsa bile. Mesela basit bir ton balıklı sandviç hazırlanırken önce ekmeğin kenarları alınıyor, ekmeklerin her iki tarafına da tereyağı sürülüp iç harç ile doldurulduktan sonra eşit 8 parçaya bölünüp, öyle servis ediliyor.
Formalitenin had safhada olduğu bu mutfak için geçtiğimiz günlerde Buckingham Sarayı’nın verdiği bir iş ilanı epeyce merak yarattı. Kraliçeye yemek yapacak ve üstelik de sarayda onlarla birlikte yaşayacak bir şef aranıyordu. Saray ev işlerinden sorumlu ofis (Master of the Household’s Office), Chef de Partie (Mutfağın bir bölümünden sorumlu şef) aradıklarını verdiği ilanda haftanın beş günü çalışacak şefin Buckingham Sarayı’nda ikamet edeceğini belirtti.
Detaycılık ve titizlik önemli
Saraya girmek için aranan özellikler şöyle özetlenmişti: “Tahmin ettiğiniz gibi, buradaki standartlar olağandışı ölçüde yüksek. Her günümüz çok yoğun, bu yüzden de çok hırslı ve nitelikli bir şef olmanız gerekiyor. Üst düzey bir mutfak tecrübeniz olmuş olabilir ama özellikle yetenek, heyecan ve coşku bizim için çok önemli. Bunların yanında güçlü iletişim becerileri ve çabuk uyum sağlayabilme özellikleri de bulundurmanız gerekiyor. Detaycılık ve titizlik, iş yetiştirme saatine bağlılık ve her yemeğin tam saatinde servis edilebiliyor olması diğer önemli hususlar.”
Yapılan görev tanımı ise şu şekilde; kendini kanıtlamış profesyonellerden oluşan bir takıma katılarak, en yüksek kalite ve standartlarda yemek üretmek için çalışacaksınız. Organizasyonlar için birbirinden farklı menüler hazırlayacaksınız. Rolünüz mutfağın farklı bölümlerinde rotasyonlu gerçekleşecek, kendinizi geliştirip ilerlemeniz konusunda tam destek alacaksınız. Yıllık ücret ise 22 bin pound, yani aylık 12 bin 450 liraya denk geliyor. Kimileri bu ücreti az bulsa da işin sonunda sarayda yaşamak varsa eminim ki birçok şefe cazip gelecektir bu teklif.
Kuşkonmaz menüsü
Park Hyatt Istanbul, tam da yaza yakışır lezzet ve hafiflikte bir kuşkonmaz menüsü hazırlamış. Poşe yumurta, ıspanak, hollandez sos, frenk soğanı, trüf mantarı, parmesan cipsi ile sunulan “Buharda kuşkonmaz”, kuşkonmaz, kum midyesi, frenk maydanozu, konfi limonlu tereyağı ile servis edilen “Buharda Levrek” ve kuşkonmazlı granita ve taze ot aromalı mereng ile harmanlanmış “Misket Limonlu Sorbe”den oluşan üç tabaklı menünün fiyatı 155 lira. Merak edenler eylül sonuna kadar deneyebilir.
Vaniköy’de kahvaltı
Kandilli’nin yenilerinden Vaniköy Mutfak ayrıcalıklı konumuyla çevresindeki pek çok muadil mekana göre oldukça avantajlı bir pozisyonda. Şef Murat Bozok’un mutfak danışmanlığını yaptığı Vaniköy Mutfak’ta muhlama, su böreği gibi yemeklerin yanında özel manda kaymağı ve bal ile kendi çiftliklerinden gelen domates ve sebzelerle hazırlanan kahvaltı şimdiden insanın diğer yakadan Vaniköy’e çekmeye aday.
