Hanedanların sağlık karnesi
Kraliyet aileleri için gizlilik âdeta kutsaldır; günümüzde ise hanedanlar artık daha şeffaf. İngiltere, Kralı Charles’ın kanser olduğunun halka açıklanmasında bir sorun görmedi. Peki, geçmişte hükümdarların sağlık durumları ne kadar biliniyordu?
Kraliyet aileleri tarih boyunca gizliliğe önem vermişlerdir.İngiltere Kralı Charles’a kanser teşhisi konulduğunda detaylar verilmedi, sadece prostat kanseri olmadığı belirtildi. Peki, geçmişte hükümdarların sağlık durumları ne kadar biliniyordu?
En renkli hükümdarlardan
İngiltere’nin en renkli hükümdarlarından VIII. Henry’nin (1491-1547) sağlığı da hayatının diğer alanları gibi ilgi çekmiştir. Ülkeyi Vatikan’dan ayırarak ayrı bir mezhep kuran Kral, daha çok eşleri ile ün kazanmış olsa da birçok sağlık problemiyle de uğraşmıştır. Bugün muhtemelen kendisine obezite teşhisi konurdu. Ayrıca yüksek tansiyon ve şeker hastası olduğu da o zamanın doktorları tarafından tartışılmıştır. Günümüze ulaşan bilgi, diplomatların raporlarından geliyor.
Kraliçe Anne’in hastalığı
Hükümdarların en önemli görevlerinden biri de kendisinden sonra tahta çıkacak bir veliaht bırakmaktır. Kraliçe Anne (1665-1714), tam 17 kere hamile kalmış, 11’i gebelik esnasında geri kalanları da çocukluklarında vefat etmiştir. Anne’nin kelebek hastalığı denilen, romatizmal bir hastalığa yakalandığını söylemek mümkün. Tabii bu durumdan da halkın haberi olmamış.
III. George’un (1738-1820) zihinsel hastalığı halktan saklanamayacak kadar bariz olduğundan kral olarak görevlerini yerine getiremediği gözlemlenince oğlu veliaht prens IV. George tahta geçerek ülkeyi yönetme yetkisi verilmiştir.
Günümüze dönersek sağlık problemleriyle boğuşan tek kraliyet aile üyesi Kral Charles değil. Prenses Kate’in Charles ile aynı zamanda aynı hastanede bir operasyon geçirdiğini biliyoruz. Kate’in durumu hakkında detaylar bilinmese de Windsor’daki yerleşkesinde nekâhet dönemini evinde geçiriyor olduğu belirtilmişti.
Ameliyat izini saklamıyor
Prenses Beatrice’in disleksi olduğu biliniyor. Bu durum hakkında açıkça konuşan Beatrice, yardım kuruluşlarında da aktif rol alıyor. Prenses Eugenie 12 yaşındayken omuriliğinden operasyon geçirdi ve boynuna vida yerleştirildi. Eugenie de bu durumu saklamıyor, aksine düğününde ameliyat izini gösteren sırtı açık bir gelinlik giydi.
Özellikle İngiltere’yi yöneten hanedanlar sağlık konusunda halka çok fazla detay vermemeye özen göstermişlerdir. Zaman ilerledikçe toplumun yapısı ve beklentileri değişirken elbette kraliyet ailesinin de tutumu değişmiş, daha şeffaf hâle gelmiştir. Kraliçe Elizabeth’in ölüm sertifikasına ölüm nedeni olarak sadece ‘doğal ölüm’ yazılmışken Charles kanser olduğunun halka açıklanmasında bir sorun görmedi. Tabii çok da detaya girmedi, ancak şeffaflık konusunda Charles’ın yeni bir soluk getireceği şimdiden belli oldu.
Prensesin anoreksiya mücadelesi
Monako Prensesi Charlene üç ayrı operasyon geçirdi, zorlu bir iyileşme sürecinden sonra sağlığına kavuşabildi. Bir başka örnek ise İsveç’in veliaht prensesi Victoria’nın ergenlik döneminde anoreksiya geçirmiş olması. Babası Kral Carl Gustaf ve annesi Kraliçe Silvia’nın ilgisi ve çabası sayesinde bu sendromdan kurtulan Victoria, kişisel antrenörü şimdiki eşi Daniel ile egzersiz programlarını uygularken tanıştı.