Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Bunun adına ister tecrübe deyin, ister şans... Artık Galatasaraylı futbolcuların tecrübesi mi dersiniz, Fatih hocanın şansı mı; siz bilirsiniz. Ama dün gece minik bir futbol mucizesi yaşandı Olimpiyat Stadı'nda.
Maç başladığında Galatasaray'ın durumu hiç de iç açıcı değildi. Geçen sezon sonuna göre hayli kan kaybetmiş Gençlerbirliği yine o bitirici futbolunu sürdürmek istiyor, soldan Youla'nın deparlarına Filip'in bindirmeleri Galatasaray ceza alanını mayınlı sahaya çeviriyordu. Öylesine bir baskı kurmuştu ki konuk ekip, Gençlerbirliği ceza sahasındaki çimenlere top ilk olarak 11. dakikada dokunabildi.
Bunalmıştı Galatasaray seyircisi... Ve dikkatini Süreyya Ayhan'ın yarışına verdi. En azından basın tribünün önündeki herkes maçı bırakıp, bizim monitörlere döndü. Bu koşuda da hayal kırıklığına uğrayan Galatasaray seyircisi, tam homurdanarak yerine oturuyordu ki, genç Sabri çıktı ortaya. Pek de hazırlanmamış bir golü karete vuruşuyla ağlara gönderince, maçın kaderi değişti. Ardından Hakan Şükür tecrübesini konuşturdu.
Bu arada yedek kulübesindeki Fatih hoca da boş durmuyor, Tamas'ı stopere çekip, De Boer ve Bülent ile üçlü savunmaya dönüyordu. Bu hareket iki avantaj getirdi Galatasaray'a. Her şeye rağmen oyun disiplinini kaybetmeyen Gençlerbirliği hücumlarında Prates ve Ergün'ün katılımlarıyla beşli bir defans oluşuyor, orta saha da bu beşliye yapışınca, ortaya aşılmaz bir duvar çıkıyordu.
Açık ve gole dönük oynayan Gençlerbirliği karşısında kalabalık alan savunması yapıp, golü kontrataklarla arayan Galatasaray hocası ile Sarı - Kırmızılı futbolcuların frekansı tutmuştu ilk yarıda.
İkinci devre tam bir "deja vu" ile başladı. Maçın ilk on dakikasında yaşananlar ikinci yarının başında aynen geçerliydi. Ama bu kez on dakikadan fazla sürdü. Ersun Yanal ne olursa olsun gol istiyordu Olimpiyat Stadı'nda. Gençlerbirliği ileri hatları zaman zaman yedi kişiye çıkarken, biraz da faul kokan bir gole daha fazla direnemedi Mondragon. Bunda Tamas'ın ağırlığı da rol oynuyordu.
Fatih Terim, Ersun Yanal'ın, Ali Tandoğan'ın yerine M'Bayo'yu alarak yaptığı hamleye Arif'i çıkarıp, Abdullah'ı oyuna sokarak yanıt verdi. Bunalan defansına taze kan arayışı yüzünden böyle bir karara varan Terim, orta sahayı Gençlerbirliği'ne teslim etti. Koca bir ikinci yarı böyle geçerken herkes Başkent ekibinin kaçırdığı gollere değil de, Hakan'a verilmediği düşünülen penaltıya yanıyordu.
Yorgun muydu Galatasaray, dalgın mı, çılgın mı bilinmez... Ama şanslıydı.



SPOR


SEN ÜZÜLME
At yarışları
Avrupa ligleri
12 Dev Adam hakem kurbanı: 87-76
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
ABD tam gaz
Filede bileti kaptık
Pistin hevesi kactı
İlhan'a yeşil ışık
Ekranda yakaladı!
Mutluluk tarifesi: 2-1
Ağabey tokadı!
Kim tutar İstanbul'u!
Görüntü mükemmel: 0-3
Hewitt zorlanmadı!
Bursa yine boş geçti: 2-0
Sivasspor, Sakarya'yı aştı: 2-1
Kamp başlıyor
İspanya'da Rüştü isyanı
Rus ruleti
Futbol mucizesi!
Ballı top