Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Geçen hafta Ters Köşe'yi yazamadım ama "yaşadım". Chelsea - Beşiktaş maçındaydım. Ve Londra'da diğer Türk meslektaşlarımla birlikte fena halde ters köşeye yatırıldım.
İngilizler Türk medyasına sürpriz yapmışlar ve hepimizi apranti yerine koymuşlardı. Evet apranti... Çünkü oturmamız için hazırladıkları sıralara jokeylerin bile sığması mümkün değildi. Benim sıramın not tahtası üçüncü ve dördüncü kaburgamın arasına dayanıyor, cebimden sigara çıkarmak için yanımdaki arkadaşımın ayağa kalkması gerekiyordu.
Peki, besili İngiliz medya mensupları nasıl sığıyordu bu sıralara ? Orasını bilemiyoruz. Çünkü Türk gazeteciler olarak bizim yerimiz ayrıydı. Yani o milimalist oturma gruplarımız basın tribününde değil, Türk seyircilerin yanındaydı.
Zengin Chelsea'nin dev konağındaki beslemelere benzetmek istiyorlardı bizi terbiyesizler. Misafir değil bulaşıcı hastalıktık sanki.
Eşitliği reddeden bu emperyalist tavır, Sergen'in bombalarıyla temellerinden çatırdadıkça kemiklerimize batan sıralara inat esas basın tribünündeki esas oğlanlara sırıtarak bakmanın tadına doyum olmuyordu doğrusu.
Cumartesi Şükrü Saraçoğlu Stadına gittiğimde İngiliz basınına ayrılan koltuklara çimen ve yumurta koymayı falan düşünmüyorum ama, hiçbirine yardımcı olmak için kılımı kıpırdatmayacağım.
Bu satırları da bizimkilere yazdım. Türk misafirperverliği falan diye lütfen aşağılık duyguları yaratmayın. Fenerbahçe stadının koltukları fazla bile İngiliz meslektaşlara.
* * *
Evet, taktım bu İngiliz medyasına... Adamlar aynaya sadece traş olurken bakıyorlar, tabloid kesekağıtlarında Türkiye'nin seyirci açısından sağlıksız bir yaşam alanı olduğunu iddia ediyorlar.
Tipik bir oryantalist bakış... İnsanlık tarihinin en berbat holiganları kendilerinde, ama onlar İngiliz pasaportu taşıdığı için Ortadoğulu aklı başında bir taraftardan daha kıymetli. Daha insani. Daha anlaşılabilir...
Sesini yükselten her Türk ise onlara göre tehlikedir.
Milli takımlarına bakın. Doping testine girmeyen milli futbolcular, onu korumak için kazan kaldıranlar. Irz düşmanları gırla... Shakespeare demiş ya "Başı dönen insan, Dünya'nın kendi etrafında döndüğünü sanır"... İngiliz medyası da o durumda.
En güzide kulüpleri bile esrarengiz Rus milyarderlerin dolarlarına teslim olmuş bir İngiliz futbolu. Heybetleri devam ediyorsa, onu da liglerindeki yabancıların katkılarına borçlular. Daralma sürecindeki futbollarını eleştirmek yerine geometrik büyüyen Türk futbolunu kendi seviyelerine indirmeye çalışıyorlar.
Espri yetenekleri "Hindiyi doldurduk" başlığı ile sınırlı bu kıymetli meslektaşlar, Kadıköy'de yine krallar gibi ağırlanacaklar ve büyük bir olasılıkla memnun olmayacaklar.
Adalet istiyorum. Futbolda adaleti goller sağlar.
Öyle bir maç olmalı ki, yumuşacık koltuklarında oturamamalı bu arkadaşlar.
Hadi çocuklar.

"Özel" insanlarız vesselam... Şimdi "Aman milli maçta sahaya bir şeyler atmayın" desek ayıp olmaz mı ? Yani, "Çatıda anten tamir ederken amuda kalkmayın" gibi bir saçmalık... Niye atsınlar ki ? Değil mi?
Gel gör ki, Elazığspor maçından önce "Beşiktaşlılara taş atmayın" diye yazmadığımıza yanarım ! Neden attılar ki?...
Durum böyle bir çetrefillik gösterince insan ne yapacağını şaşırıyor doğrusu. Atma desen, sanki atılabilirmiş de sen o yola sapma gibi oluyor. Canavarı uyandırma sorumluluğu... Demesen, görevi ihmal durumu.
Biliyorsunuz, Türkiye sokaklarında en çok çöp "Buraya çöp döken eşektir" yazılan yerlere dökülüyor.
Ne diyeceğiz şimdi?..
"Lütfen sahaya yabancı madde atan eşekleri ayağınızın altına almayın" mı ?

İngiltere Milli Takımı ile oynadığımız son maçtan iki gün önce, elinde bir tutam tuzla "hıyarım var" diyenin peşinden koşanlara katılmadığımı deklare etmiştim.
Aynen şöyle yazmıştım:
Baştan söyleyeyim, ben "içinizdeki İngilizlerden" değilim. Vatan sevgimi ve vatandaşlık bilincimi dileyen herkesle teraziye koyabilirim. Futbol dünyasındaki avanta klikleri ahbap çavuş ilişkileri, manevi dayanışma çeteleriyle alakam olmadığı için lafın nereye gideceğine bakmadan merak ettiğim bir konuyu sizlerle paylaşabilirim.
Ben İngiltere'de İngilizler'i neden yeneceğimiz konusunda asla ikna edilmedim.
Sekiz kez oynayıp yedisinde mağlup olduğumuz ve hiç gol atamadığımız İngilizleri bu kez evlerinde nasıl mahvedeceğimize ilişkin bazı somut veriler olmalı değil mi ? Ve müjdeyi verenler kehanetlerini delillendirmeli. Açık söyleyeyim ben henüz bu verilere erişemedim.

Hamaset
Varsa yoksa hamaset. Türk'ün Türk'e propogandası...
Bizi doldurmaları yerine İngilizce söyleyip, İngilizlerin moralini bozmalarını tercih ederim.
İngiltere ile yapacağımız milli maça yine iki gün kala, fikrimi soranlara "Yeneriz, ama skoru bilemem" diyorum.
Ne mi değişti?.. Çünkü hamasete gerek bile duymuyoruz bugün. Olgunlukla maç saatini bekliyoruz. Cesaret geldi hamaset bitti.
Gerisi ? O kolay.

Milli maça ilişkin herkesin önerileri var da bizim yok mu?..
Var elbet. Hem de daniskası... Mesela Sergen'in ilk onbirde yer alması. Mümkünse tabi... Şenol hocayı saçından tırnağına kadar bombardıman edenler bile hizaya girmiş yalakalık ederken, takıma karışmak ne haddimize. Lakin, Lampard falan onu tanır. Chelsea maçında orta sahadan korner noktasına son deparını atıp tükenmiş Sergen'i tam 15 dakika üç kişi tutmuştu. Sergen'in formasını koysanız İngiliz savunması yeniden kurgulanır; öyle hatıraları var yani... Londra'da çocuklar "Sergen geliyor" tehdidi ile yemeklerini bitiriyorlar.
İkinci öneri; daha doğrusu temenni, Alpay, Bülent, Fatih gibi asabi arkadaşların ikinci bir İlhan Mansız vakası yaratmamak için sakin olmalarıdır. Malum Collina akrabamız değil. Tipimiz bile benzemiyor Allahtan.

Neşemiz artar
Olayın yaşanıp biteceği orta sahaya gelince, Sayın Güneş'in tüm taktiklerine bir ek yapmak istiyorum ve orta sahamızdaki yıldızlarımızdan şayet fırsat bulurlarsa maçın ilk on dakikasında karizmatik ve artistik bir - iki hareket bekliyorum. Ne bileyim, bir bacak arası, şık bir çalım, baş döndüren bir üçgen, tüketici bir depar falan... Hiçbir taktik katkısı olmayacak böyle bir eylemin İngilizlerin içindeki son ümit kırıntılarını da sileceğini düşünüyorum. Hem bizim de neşemiz artar değil mi yani!.. Bunca yıldan sonra hak etmedik mi?
Bir öneri de Sayın Haluk Ulusoy'a... Maça gelirken yanına bir sarık alsın. Galibiyetten sonra yapacağı dini tespitlere ciddiyet katsın. Allah mı söyletiyor ne!..








SPOR


İŞTE İLK DERS
At yarışları
Avrupa ligleri
Ülker'in tadı bambaşka: 68-66
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Iverson'dan 104 trilyonluk imza
Bayanlara yeni düzenleme
Yarın geç olabilir!
Olay çıkaran yandı!
Allah korusun
Ağaoğlu'ndan garanti
Geçmişi bırak bugüne bak
Sanki işkence gibi
11'den vurduk!
Haber turu...
İngiliz medyası
Rakibi tanımak