Fenerbahçe düşünme ve kazanma azmi üzerine yepyeni ışıldaklar çakıyor sahada, tamam... İyi ama, sadece isterik duygularla karşı kaleye yüklenmek, goller getirmiyor ki bir takıma... Sarı - Lacivertli orta alanda Kemal, Tuncay, Aurelio, Selçuk oynuyorlar. Ama rakip defansı ustaca geçmek adına bilimsel pas düzeni nerede? Öyle "benden gitsin" toplarını pas yapmak sanıyorsa bu oyuncular, hem bizleri, hem de kendilerini aldattıkları kesin... "Bir futbolcu top kendisine geldiği an, hangi arkadaşının can alıcı ve en doğru noktada olduğunun düşünce pazarlaması içinde değilse, o futbolcudan orta saha oyuncusu olmaz" diye öğrettiler bize...
Tuncay ve Serhat "son hareketler" faslında kendilerini yenilemedikçe, gol atmada isimleri "lotaryacı" ya çıkacak bilsinler... Bu oyuncular bu kadar içtenlikle çalışıp, koşuşuyor, ama son hareketlerde akıl almaz hatalar yapıyorlarsa, o zaman bu eksiklerle nasıl Avrupa hayalleri kurar ve renkli rüyalara dalarlar ki ? Bence bu ikili, son vuruş anında hem düşünceyi, hem de "en doğru hareketi" birleştirse, bu çok önemli sorunu halledebilir. Yoksa futbolda 90 dakikada kaç şans geliyorki bir futbolcunun önüne kolay pozisyon olarak !
İkinci yarı başında, ilk 45 dakikanın sahada daha iyi oynayan tarafı Gaziantep'in, Lazarov ile attığı gol karıştırıyordu birden Fenerbahçe sahasını... Oyunun başından beri yanlış düdükler çalan ve bu maç için "çok hafif" kaldığı her kararında belli olan Selçuk Dereli, panayır yerine çeviriyordu bir anda oyun alanını... Tribünden atılan şişelerdeki seyirci kabahati de ayrı bir çirkinlikti. Ancak milli takım oyuncusu sıfatına yakışmayan ve tribünleri provoke eden davranışlarıyla kaleci Ömer de olayların baş tahrikçisiydi tabii..
Luciano, Fatih ve Petkov'un tekledikleri 90 dakikada laf edilmeyecek adamların başında Hooijdonk ve Yusuf gelmekteydi. Sahanın her yerinde boğuşan Hooijdonk'un top kullanma maharetlerindeki dili konuşan futbolcu bana göre her zaman Yusuf olmalıdır. Sarı - Lacivertliler, beklenen ama, ancak 70. dakika sonrası, yani Yusuf'un oyuna girişinin ardından gerçekleştirdi "Fenerbahçe patlamasını". Büyük ve saygın bir futbol çatışması vardı dün Kadıköy'de... Hooijdonk, Tuncay ve Yusuf'un bir anlık parlaması, üç puanın kurtulması adına Antep'e yetiyor ve Fenerbahçe son yirmi dakikada da olsa beklediği zaferi yakalıyordu.
SPOR
PAZAR KEYFİ: 3-1
At yarışları
Avrupa ligleri
Litvanya şampiyon
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
ABD tam gaz
Esinduy'a son görev
Kartal'a süper prim
Fatura ağır
Operasyon kapıda
Kurnaz İspanyol
Mazi kalbimde yara!
Timsah derin uykuda: 0-0
Vestel fren yaptı: 1-1
Ankaragücü'ne Denizli çelmesi: 1-1
Sebat'tan merhaba: 3-1
Schumi geri döndü
Haber turu...
Top rakipteyken
Tatsız tuzsuz
20 dakikalık fırtına