Erdoğan Şenay

Erdoğan Şenay

esenay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Türkiye, Letonya önünde ilk maç şokundan çıkmış ve kendinden çok emin bir futbol mantığıyla giriyordu aslında bu çok önemli geceye...
Tertip doğru, oyun planları yerli yerinde ve oyuncuların aklı kazanmak üstüne kilitliydi. Tümer orta sahayı ustaca harmanlıyor, attığı bütün paslar Letonya savunma çizgisinin tüm sağlam noktalarını zorluyordu sürekli... Solda İbrahim, son model bir lokomotif intizamıyla çizgi boyunca soluk soluğa çalışıyor ve İlhan Mansız da kendi markası bu üçlüyü tamamlayınca, tabii ortaya umut dolu bir sonucun ışıkları saçılıyordu. Sağda Nihat, sürekli kanat değiştiriyor ve çok da sağlıklı bir pas trafiğini tabii Tugay ateşliyordu orta sahada... Bu arada Letonya, kontratak umutlarıyla tüm futbol düşüncelerini Türkiye'yi oynatmama üzerine kuruyor ve tur için kendini zorlayacak bir ateşlemenin işaret fişeklerini tilki kurnazlığıyla bekliyorlardı sanki...
Ancak İlhan Mansız'ın 20 metrelerden vurduğu top, Türkiye'nin, Portekiz umutlarına netlikler getiriyor, ama gol sonrası ne Letonya oyunda tempo kaybediyor, ne de Türkiye sahaya yaydığı dinamik futbolundan vazgeçiyordu. Yani "kısasa kısas" bir eleme maçı oynanıyordu. Tek gol yetiyordu tabii bizlere... İkinci sayıyı bulmak için takım çırpınıyor, ancak Letonya'nın çok kalabalık tuttuğu savunmasını açacak gollük pas anahtarını bir türlü bulamıyordu millilerimiz... İşte bu aralarda Tümer'den sonra oyuna giren Gökdeniz'in, sağdan ustaca kaldırdığı nefis pası Hakan Şükür "hayat öpücüğü" yerine geçerli hale getiriyordu...
Ancak inatla oyundan kopmayan Letonya yediği golle birlikte sanki Portekiz vizesine yeminliymiş gibi defansımıza saldırıyor, önce Laizans, sonrasında ise Verpakovskis ile tribünlerin ve Türkiye'nin donup kalmasına sebep olacak sayıyı bırakıyordu ağlarımıza... Şimdi bu maç için çok şey konuşulup, çok şey yazılacak... Ancak şunu söylemek gerekir ki, Milli Takım'ın ortaya koyduğu futbol hiç de can sıkıcı değildi doğrusu... Ama futbolda her şeyin olduğunu bir kez daha gördük... Hiç lafı saptırmadan hem maçı mükemmel yöneten hakem Frisk, hem de Türkiye gibi bir rakibi eleyerek tarihinin en büyük başarısını gösteren, belki ülkeleri küçük, ama yürekleri çok büyük Letonya'yı alkışlamak gerekir... Futbolun yarışma dilinin namusu adına.



SPOR


Amiral battı: 2-2
At yarışları
AVRUPA LİGLERİ
Efes sendeledi : 78-89
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Okur'lu Detroit Lakers'ı ezdi
Arçelik taş gibi: 3-0
Bir devir bitti
Luce'den talimat
Fener'den tek isabet
Galatasaray işi bitirdi
Özkan Sümer kan ağlıyor!
Sanki bir savaş
Haber turu...
Madem ki Türk'sün!
Hanedanın sonu
Terörün dini yok, takımı var mı?
Canınız sağolsun
Olmaz kardeşim
Hüzün gecesi