Beşiktaş, Prag ile Şampiyonlar Ligi'nin Türkiye ayağını oynarken, bir kez daha gördüm ve inandım ki, bizim orta saha anlayışımız ve ofsayt hattındaki enayice davranışlarımız, yabancı maçlardaki belki de en zayıf ve bilinçsiz yönümüz.
Çekler mükemmel bir ekip... Komple futbolu bütün sahaya yayıp, futbol verilerinin bütün düşünsel ve fiziksel varlığını sahaya dökerek çabuklukla oynuyorlar bu oyunu... Ya bizler, niçin onların savunma hattında bilgi zekasıyla uyguladıkları ofsayt taktiğine bu kadar çok takılıp kaldık ki? İlhan Mansız, Kaan Dobra ve Pancu, bu ofsayt oyununa neden bu kadar kaptırdılar kendilerini... Halbuki rakip defans kadar uyanık olup, bir kaç adım geriden girebilselerdi Çekler'in defans duvarının arkasına, oyunun daha ilk yarısını, iki farkla kazanması içten bile değildi Beşiktaş'ın...
'Sergen orta sahada ağır kalıyor' diyorlar... İyi de, ben düşünüp taşınmadan, ölçüp biçmeden çabuk oynadığını zanneden futbolcu kalabalığını niye sabırla takip edeyim ki... Pancu hiç de çabuk düşünüp, hiç çabuk top kullanan bir futbolcu kişiliğine sahip değil. Ayrıca pozisyon sezinleme hassaslığı da düşük. Dün sadece ilk yarıda beş - altı pozisyonda ofsaytta kaldı. Öyleyse Ahmed Hassan neden 60 dakika boyunca kulübede beklemeye mahkum yaşıyor bu oyunda... Ahmed Hassan'ın, Çekler kadar çabuk düşünüp, çabuk hareketlenen bir santrfor tipi olup olmadığı konusunda, Lucescu gibi enternasyonel hocanın şüpheler taşımasını hiç aklım almıyor benim...
Aslında Çekler'in bütün varlıklarıyla oynamalarına rağmen, gol pozisyonu olarak rakibini yoğurup mat eden taraf Siyah - Beyazlılar'dı... Ama tek golü bulmak için bu kadar uğraşmak niye ki? Orta alanda bir türlü Sergen'li pas tezgahını kuramayan Beşiktaş, acelecilik ve telaş adına özellikle İlhan Mansız'la akıl almaz pozisyonları heba ediyordu, aslında kolay kazanacakları oyunda...
Zago, Cordoba, Giunti, İbrahim ve gecenin gol kahramanı Ronaldo'nun var güçleriyle oynadıkları gecede, benim favori ismim kimseler beğenmese de Sergen'di tabii... Orta alanda üç - dört topu, kocaman futbol sahalarında bizim iğne deliği tabir ettiğimiz aralara enfes paslarla koydu... Ama gecenin ofsayt komediyenleri düştükleri Prag tuzaklarını fark edip, bu durumdan kurtulamadılar bir türlü...
Neyse ki 82'de yine Sergen'in enfes topu, Ronaldo'nun kafasıyla buluştu da, Beşiktaş çok erkenlerden hakettiği galibiyetten kopuk bir geceye mahkum kalmadı...
SPOR
NE GÜZEL POZ: 1-0
At yarışları
AVRUPA LİGLERİ
Potada bugün
İKİNCİ LİG PUAN DURUMU
Potanın dört atlısı!
Sultanlar zirvede
Sergen mucizesi
Özel birim devrede
Hep aynı hayal!
Trabzon 'seçim' dedi
Sağlam: Biz bu turu geçeriz
Sporda B.S. dönemi
Haber turu...
Sabrın zaferi
Sergen ve ofsaytçılar