Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

Kurmay Albay Faruk Sungur ve uzman çavuş Mevlüt Baydur, Hava Pilot Üsteğmen Özgür Sami Sevinç daha önce Afganistan’da hayatını kaybetmişti.
Yetmedi.
Bu kez, bir seferde 12 canı yitirdik.
12 askerimizi şehit verdik.
Neden?
Askerlerimiz ne yapıyor Afganistan’da?
Lafa bakarsanız...
Çok.
“Demokrasi” için.
“Özgürlük” için.
“Barış” için.
Hangi önemli kavram gelirse aklınıza, say gitsin!
* * *
Hadi ABD’nin derdi belliydi.
Bizim derdimiz neydi?
Niçin gittik Afganistan’a?
Kimi, kimden koruduk?
Kime, ne faydamız oldu?
Afganistan bela bir yer.
Hep öyleydi.
Maalesef.
Hep öyle olacak.
* * *
Madem gittik, en azından kadınların hakkını, hukukuna sağlama alsaydık bari.
Önceleri fiilen baskıya uğrar, ikinci sınıf insan muamelesi görürdü Afgan kadınları.
Şimdi...
Resmen!
* * *
Haberiniz yoksa... Olsun.
Ulemaların yayınladığı fetvayı, Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai geçen aybaşında onayladı.
Artık “kocaların eşlerini dövmesi” serbest.
Şaka gibi.
Ama değil.
Dahası...
Kadınlar, erkeklerin “çok eşlilik hakkına” saygı duyacaklar.
Kadınlar, yanlarında “yakın bir erkek akrabaları olmadan” seyahat edemeyecekler.
Kadınlar, okul, pazar, ofis gibi alanlarda “yabancı erkeklerle” muhatap olmayacaklar.
Ve haliyle...
Kadınlara boşanma esnasında “daha az hak” verilecek.
“Resmen” rezalet!
Türkiye’yi yönetenlere sorarım:
Ne işimiz var Afganistan’da?
Daha çok şehit vermek için mi, erkeklerin kadınları daha rahat dövmesini sağlamak için mi oradayız hâlâ?

Haberin Devamı

Tek karelik dertleşme!

“Resmen” rezalet

İki bakandan açıklama

İki cevap var. İlki Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’tan.
KSK basketbol takımının Kıbrıs Rum Kesimi’nde başına gelenlerden sonra Egemen Bağış’ın “Bu olayın bundan sonraki her aşamada takipçisi olacağımızı herkesin bilmesini istiyorum” şeklindeki sözlerini hatırlatarak; “Ne oldu?” diye sormuştum ya, KSK Başkanı Hüseyin Çalışkan’a.
O da “Hiç” demişti.
Egemen Bağış ise dönemin AB Konseyi Başkanı, Avrupa Komisyonu’nun sorumlu üyeleri, AB Ombudsmanı ve Avrupa Parlamentosu Eğitim ve Kültür Komitesi Başkanı’na “yapılan saldırıya karşı kararlı bir tutum almalarını” talep eden birer mektup gönderdiğini ve de yaptığı ikili görüşmelerde “konuyu yüksek tonda dile getirdiğini” belirtti.
Sayın Bağış bütün bunları keşke o zaman aktarsaydı da, içimiz daha önce rahat etseydi.
Diğer açıklama “Fahri doktorlar” yazımız üzerine Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’dan geldi.
Kendisi yazdığımız gibi, geçen Salı günü Azerbaycan’a gitmiş ve belirttiğimiz “fahri doktora” ona verilmek istenmiş ama Sayın Bakan bunu kabul etmemiş.
Ha.
Bu arada asıl cevap beklediğimiz Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’ndan henüz bir ses yok.
Sayın Bağış ile Sayın Bozdağ’a duyarlı tavırlarından ötürü teşekkür ederken, Sayın Yıldız’a da “beklentimi” hatırlatırım.