Yunanistan'dan sonra İtalya'nın dönem başkanlığı. Ankara, İtalya'yı Kopenhag Zirvesi'nde en önemli destekçilerinden sayıyor. Öcalan'ın İtalya'da kaldığı dönemde Başbakan Dellama'nın tutumu yüzünden bozulan iki ülke ilişkileri düze çıkmış durumda. Ankara, o dönemden kalan pürüzlerin giderildiğini düşünüyor.Başbakan Tayyip Erdoğan, İtalya Başbakanı Berlusconi'yi nasıl karşılamaya hazırlanıyor? Ankara, Roma'ya ne gibi mesajlar verecek ?Bu sorulara yanıt bulmak için dün Ankara'da yaptığımız temaslar sonucunda ortaya şu mesaj çıktı :Ankara, Roma'ya Avrupa'yı "Akdeniz ekseni"ne kaydırmayı önerecek.AVrupa Birliği'ne "Akdeniz ekseni"nin öncülük etmesini isteyecek. Fransa, Almanya, İngiltere'ye göz ardı etmeden, İtalya, İspanya, Yunanistan, Türkiye eksenli bir öncülük ve etkinlik ekseni oluşturma projesini gündeme getirecek. Bu eksene Doğu Avrupa ülkelerinin de katkı vermesiyle, Avrupa Birliği'nin Akdeniz ve Doğu Akdeniz'de güvenli ve etkin bir çekim ve yönlendirme merkezi oluşturabileceği düşüncesi işlenecek.Bu yaklaşım, Avrupa Birliği içinde, Avrupa Birliği'ne alterantif bir oluşum içerisinde değil, özellikle Türkiye'nin "Akdeniz ekseni"nde Avrupa Birliği'ne sağlayacağı bölgesel katkılar
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> İtalya Başbakanı Berlusconi, bugün Ankara'ya geliyor. İtalya 1 Temmuz'dan itibaren Avrupa Birliği dönem başkanlığını devralacak. Ziyaret bu açıdan da önem taşıyor.
Yunanistan'dan sonra İtalya'nın dönem başkanlığı. Ankara, İtalya'yı Kopenhag Zirvesi'nde en önemli destekçilerinden sayıyor. Öcalan'ın İtalya'da kaldığı dönemde Başbakan Dellama'nın tutumu yüzünden bozulan iki ülke ilişkileri düze çıkmış durumda. Ankara, o dönemden kalan pürüzlerin giderildiğini düşünüyor.
Başbakan Tayyip Erdoğan, İtalya Başbakanı Berlusconi'yi nasıl karşılamaya hazırlanıyor? Ankara, Roma'ya ne gibi mesajlar verecek ?
Bu sorulara yanıt bulmak için dün Ankara'da yaptığımız temaslar sonucunda ortaya şu mesaj çıktı :
Ankara, Roma'ya Avrupa'yı "Akdeniz ekseni"ne kaydırmayı önerecek.AVrupa Birliği'ne "Akdeniz ekseni"nin öncülük etmesini isteyecek. Fransa, Almanya, İngiltere'ye göz ardı etmeden, İtalya, İspanya, Yunanistan, Türkiye eksenli bir öncülük ve etkinlik ekseni oluşturma projesini gündeme getirecek. Bu eksene Doğu Avrupa ülkelerinin de katkı
Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, çalışmaların henüz bakanlar düzeyinde ele alınacak olgunluğa ulaşmadığını belirttiler.Bu çalışmanın amacı daha önce uygulanan pişmanlık yasalarına göre daha etkin bir düzenleme niteliği taşıması. Ortak kanı önceki yasaların işlevsel olmadığı ve istenilen sonucu vermediği yönünde...Bu nedenle, bu kez sadece ceza yönünden olanaklar sağlayan bir hukuki düzenleme ile yetinilmemesi, sorunun ekonomik, sosyolojik ve psikolojik yönlerinin de kavranması...Henüz nasıl bir düzenleme ortaya çıkacağı bilinmiyor? Bilinen tek yön, düzenlemenin bir genel af niteliğinde olmayacağı...Irak ve özellikle Kuzey Irak'taki muhtemel gelişmelere hazırlıksız yakalanmamak için girişilen bu çalışmalara ilişkin uzmanlar tarafından resmi makamlara sunulmuş çeşitli öneriler var.Bunlardan biri terör ve Kuzey Irak konusunda uzmanlığıyla tanınan Dr. Nihat Ali Özcan'ın önerisi.Dr. Özcan, yeni düzenlemenin taşıması gereken nitelikleri şöyle özetliyor:"ABD'nin Irak'a müdahalesi ile bölgesel politik ve güvenlik ortamı hızla değişmektedir. Bu çerçevede Türkiye önümüzdeki süreçte PKK/KADEK sorununda iki taraflı (ABD - AB) ve Kürt sorunu bağlamında baskı
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Adalet ve İçişleri Bakanlığı uzmanlarının bir çeşit pişmanlık yasa taslağı üzerinde çalıştıkları biliniyor.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, çalışmaların henüz bakanlar düzeyinde ele alınacak olgunluğa ulaşmadığını belirttiler.
Bu çalışmanın amacı daha önce uygulanan pişmanlık yasalarına göre daha etkin bir düzenleme niteliği taşıması. Ortak kanı önceki yasaların işlevsel olmadığı ve istenilen sonucu vermediği yönünde...
Bu nedenle, bu kez sadece ceza yönünden olanaklar sağlayan bir hukuki düzenleme ile yetinilmemesi, sorunun ekonomik, sosyolojik ve psikolojik yönlerinin de kavranması...
Henüz nasıl bir düzenleme ortaya çıkacağı bilinmiyor? Bilinen tek yön, düzenlemenin bir genel af niteliğinde olmayacağı...
Irak ve özellikle Kuzey Irak'taki muhtemel gelişmelere hazırlıksız yakalanmamak için girişilen bu çalışmalara ilişkin uzmanlar tarafından resmi makamlara sunulmuş çeşitli öneriler var.
Bu tavır nedir?Yine iki sözcünün açıklamalarına göre, Ankaranın bu iki ülkeyle ilgili olarak Washingtonun yanında olmalı.Wolfowitz ve Grossmanın kişisel görüşlerini açıklamadıkları, Beyaz Sarayın görüşünü açıkladıkları genel kabul gören bir saptama. Hatta, Türkiyeye karşı özellikle Wolfowitzin kullandığı ağır üsluba dikkat çeken bazı gözlemcilerin yorumu şöyle:"Washingtonun duygu ve düşüncelerini Başkan düzeyinde açıklamamış olması, bunun bakan yardımcılarının yapması tesadüf değildir. Bu Beyaz Sarayın daha büyük bir kırgınlık yaratmaktan çekindiğini gösterir."Aslında Wolfowitzin sözleri yenilip yutulacak türden değildi. Ancak, Dışişleri Bakanı Powellın açıklamalarıyla durum dengelenmeye çalışıldı. Biraz yumuşatılmış oldu.Ankara, iki bakan yardımcısının sözleri karşısında ne yapacak? Başbakan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Gül, Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Büyükanıt değişik vesilelerle yanıtlar verdiler.Ancak, ABD - Türkiye ilişkileri karşılıklı demeçlerle geçiştirilecek durumda değil. Özellikle, Iraktaki süreç devam ederken, İran ve Suriyeyle ilgili politikalar geliştirilirken ve Kuzey Irakta ne olacağı henüz netleşmemişken, Washington ve Ankaranın, "ben kırıldım", "yok ben daha
<#comment>#comment>
<#comment>#comment> Washington, Ankara’dan ne istiyor? Wolfowitz ve Grossman’a bakarsanız, iki ülke ilişkilerinin düzelebilmesi, Türkiye’nin İran ve Suriye konusundaki tavrına bağlı.
Bu tavır nedir?
Yine iki sözcünün açıklamalarına göre, Ankara’nın bu iki ülkeyle ilgili olarak Washington’un yanında olmalı.
Wolfowitz ve Grossman’ın kişisel görüşlerini açıklamadıkları, Beyaz Saray’ın görüşünü açıkladıkları genel kabul gören bir saptama. Hatta, Türkiye’ye karşı özellikle Wolfowitz’in kullandığı ağır üsluba dikkat çeken bazı gözlemcilerin yorumu şöyle:
"Washington’un duygu ve düşüncelerini Başkan düzeyinde açıklamamış olması, bunun bakan yardımcılarının yapması tesadüf değildir. Bu Beyaz Saray’ın daha büyük bir kırgınlık yaratmaktan çekindiğini gösterir."
Aslında Wolfowitz’in sözleri yenilip yutulacak türden değildi. Ancak, Dışişleri Bakanı Powell’ın açıklamalarıyla durum dengelenmeye çalışıldı. Biraz yumuşatılmış oldu.
Ankara'nın, Irak'ın geneli ve özellikle duyarlı olduğu Kuzey Irak'la ilgili olarak muhatabı artık ABD. Bu savaşın ortaya çıkardığı bir gerçek. Yeni koşullarda Türkiye, Kuzey Irak'ta otorite boşluğuna göre değil, ABD otoritesiyle değerlendirme yapmak durumunda. Kuzey Irak'ın alacağı şekil, ABD'nin Irak'ın geneline ilişkin yeniden yapılandırma planının bir parçası olarak görülüyor. Ankara'nın birinci derecede ilgili olduğu konu ise PKK / KADEK'in durumu. Türk askerinin Kuzey Irak'taki varlığının nedeni ve amacının da PKK / KADEK olduğu biliniyor. Böyle bir sorun olmasa Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Kuzey Irak'ta güç bulundurmasına da gerek kalmayacak. Bunu Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt da açıkladı. 'SİLAH BIRAK' ÇAĞRISI ABD'nin Ankara'da üst düzeye verdiği mesaj, "Irak'ın genelinde de, Kuzey Irak'ta da kontrol dışı silahlı güç istemediği ve bu grupları silahsızlandıracağı" yönünde. Bunlar arasında PKK/KADEK de var. ABD'nin Bağdat'ta oluşturacağı yeni yönetimin, tek Irak ordusunu oluşturma sürecinde, diğer silahlı gruplara silah bırakma çağrısında bulunması bekleniyor. PKK/KADEK de bu kapsamda görülüyor.ABD'nin listesinde PKK / KADEK'le Irak'taki Halkın
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Ankara'nın, Irak'ın geneli ve özellikle duyarlı olduğu Kuzey Irak'la ilgili olarak muhatabı artık ABD. Bu savaşın ortaya çıkardığı bir gerçek. Yeni koşullarda Türkiye, Kuzey Irak'ta otorite boşluğuna göre değil, ABD otoritesiyle değerlendirme yapmak durumunda. Kuzey Irak'ın alacağı şekil, ABD'nin Irak'ın geneline ilişkin yeniden yapılandırma planının bir parçası olarak görülüyor. Ankara'nın birinci derecede ilgili olduğu konu ise PKK / KADEK'in durumu. Türk askerinin Kuzey Irak'taki varlığının nedeni ve amacının da PKK / KADEK olduğu biliniyor. Böyle bir sorun olmasa Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Kuzey Irak'ta güç bulundurmasına da gerek kalmayacak. Bunu Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt da açıkladı.
'SİLAH BIRAK' ÇAĞRISI
Bu nedenle ABD'nin, Irak'ın yeniden yapılandırılması süresince PKK / KADEK konusunda izleyeceği politika, Ankara için çok önemli. Kuzey Irak'a Türk askerinin girmemesi için çaba harcayan ve Türkiye'nin kaygılarını gidermeyi, kırmızı çizgilerini gözetmeyi bir anlamda taahhüt eden ABD'nin, ne yapacağı merakla bekleniyor.