Daha fazla ticaret...

13 Ocak 2002


<#comment>Başbakan Ecevit ve Dışişleri Bakanı Cem, ABD gezisi öncesinde dosyalar üzerindeki çalışmalarını tamamladılar.
Ecevit'in ABD gezisindeki sloganının "daha fazla ticaret" olduğunu söyleyebiliriz. Ecevit, gezinin ekonomik - ticari yönünün önde olmasına özen gösterecek.
Ekonomi - ticaret dosyasında, ABD ile ticaretimizin ayrıntıları yer alacak. Türkiye, özellikle askeri alanda ABD'nin en iyi müşterileri arasında. En iyi 5. veya 6. müşteri konumunda. Askeri ithalatımızın yüzde 80'i ABD'den yapılıyor. Buna karşılık ihraç ürünlerimize ambargo sayılabilecek kısıtlamalar var. Ecevit, bu kısıtlamaların kaldırılmasını isteyecek. Tekstil kotalarının kaldırılması veya genişletilmesi ve ABD'nin AB ülkelerine uyguladığı en düşük düzeydeki gümrük vergilerinin Türk mallarına da uygulanmasını talep edecek.
Türk heyetinin beklentilerinden biri de 6 milyar dolar civarında olduğu belirtilen askeri borçların silinmesi. Askeri ve siyasi alanda Afganistan olayıyla perçinleşen stratejik işbirliğinin bir gereği olarak Türkiye, ABD'den böyle bir jest bekliyor. Bu beklentinin Beyaz Saray'a hissettirileceğini söyleyebiliriz.
Ecevit'in Afganistan dosyasında ise Türkiye'nin

Yazının Devamı

Ecevit ve Saddam

12 Ocak 2002

Ecevit'in ABD'ye yapacağı gezi "ncesinde Irak ve Saddam konusu yine gündemde.O zaman Meclis dışında olan Ecevit'le, Saddam g"rüşmesini birlikte gerçekleştiren arkadaşımız Derya Sazak'ın bugünlerde piyasaya çıkan kitabı birçok soru ve olaya ışık tutuyor. Sazak'ın "11 Eylül G"lgesinde Saddam" isimli kitabı hem Ecevit - Saddam g"rüşmelerinin tutanakları, hem Ecevit'in saptamaları ve "ng"rülerini içeriyor.Derya Sazak'ın kitabından da anlaşılıyor ki, Ecevit'in Bağdat'a gidişi ve K"rfez Savaşı'na karşı çıkışı Saddam hayranlığından değil. O gün yaptığı saptamalar ve ortaya koyduğu "ng"rüler bugün doğrulandı.Ecevit'in, Saddam'ı Kuveyt'e girerek bir anlamda tuzağa düştüğü y"nündeki uyarısını, Irak fiilen b"lündükten sonra Saddam da kabul ve itiraf etti.Keza, o günlerde, Ecevit'in, ™zal ve ™zal'ın kontrolündeki y"netime y"nelik eleştirilerin haklılığı da bugün anlaşıldı.Ecevit'ın toprak bütünlüğünün korunmasının Türkiye açısından yaşamsal "neme sahip olduğu ve bu nedenle müdahaleye karşı çıktığı belleklerdedir. Irak'ın fiilen b"lünmesinin PKK'yı güçlendireceği, hareket alanını artıracağı, sınır güvenliğinin tehlikeye gireceği y"nündeki uyarıların isabeti de artık tartışılmıyor. O kadar

Yazının Devamı

Ecevit ve Saddam

12 Ocak 2002


<#comment>Başbakan Ecevit, Körfez Savaşı yıllarında Bağdat'ta Irak lideri Saddam Hüseyin'le görüştüğünden bu yana eleştirilir. Saddam'a yakın olmakla, onu savunmakla suçlanır. Hatta, Ecevit'in savaş öncesi Saddam'la görüşmesine yönelik eleştirilerin ölçüsünü "vatan hainliği"ne vardıracak kadar kaçıranlar olmuştu.
Ecevit'in ABD'ye yapacağı gezi öncesinde Irak ve Saddam konusu yine gündemde.
O zaman Meclis dışında olan Ecevit'le, Saddam görüşmesini birlikte gerçekleştiren arkadaşımız Derya Sazak'ın bugünlerde piyasaya çıkan kitabı birçok soru ve olaya ışık tutuyor. Sazak'ın "11 Eylül Gölgesinde Saddam" isimli kitabı hem Ecevit - Saddam görüşmelerinin tutanakları, hem Ecevit'in saptamaları ve öngörülerini içeriyor.
Derya Sazak'ın kitabından da anlaşılıyor ki, Ecevit'in Bağdat'a gidişi ve Körfez Savaşı'na karşı çıkışı Saddam hayranlığından değil. O gün yaptığı saptamalar ve ortaya koyduğu öngörüler bugün doğrulandı.
Ecevit'in, Saddam'ı Kuveyt'e girerek bir anlamda tuzağa düştüğü yönündeki uyarısını, Irak fiilen bölündükten sonra Saddam da kabul ve itiraf etti.
Keza, o günlerde, Ecevit'in, Özal ve Özal'ın kontrolündeki yönetime yönelik eleştirilerin

Yazının Devamı

Ecevit, Derviş'e güveniyor

11 Ocak 2002

Derviş'in bu s"zleri henüz basına tam yansımadan liderler zirvesinde uyum sağlandı, sorun ç"züldü ve Derviş, dün DSP grup toplantısına katılarak bir konuşma yaptı. Bankacılık Yasası'nı anlattı.DSP kürsüsündeki Derviş g"rüntüsü, siyasi kulislerde hemen yankı buldu. Derviş'in DSP'ye girip girmeyeceği sorusu yeniden gündeme geldi. Grup toplantısına katılmasının b"yle bir mesaj anlamına gelip gelmeyeceği sorgulandı.Muhalefet s"zcüleri, Derviş'in DSP grubunda konuşmasını eleştirdiler, Bakan'ın DSP grubunda değil, Meclis Genel Kurulu'nda konuşması gerektiğini belirttiler.DSP grup toplantısından sonra Başbakan Ecevit'le konuşma olanağı bulduk ve bu soruları kendisine y"nelttik.Başbakan, gülerek şu yanıtı verdi:- Milletvekili arkadaşlarımız, Sayın Derviş'in bilgi vermesini istediler. Talep DSP milletvekillerinden geldi. Ben de ilettim. Sayın Derviş de gelip bilgi verdi.- Sayın Derviş'in DSP grubunda konuşması, partiye gireceği ve yeni bir davet aldığı biçiminde yorumlandı. Yeni bir "neriniz oldu mu?- Hayır, ilgisi yok. Tamamen ayrı konular. Birbirlerine karıştırılmaması lazım. Dediğim gibi milletvekili arkadaşlarımız bilgi istediler, Sayın Derviş de gelip verdi.Ecevit, Derviş hakkında ne

Yazının Devamı

Ecevit, Derviş'e güveniyor

11 Ocak 2002


<#comment>Devlet Bakanı Kemal Derviş, Bankacılık Yasası'na direnci kırmak için, "Bu bir güven işidir, güven yoksa zaten orada biter" diyerek bir anlamda rest çekmişti.
Derviş'in bu sözleri henüz basına tam yansımadan liderler zirvesinde uyum sağlandı, sorun çözüldü ve Derviş, dün DSP grup toplantısına katılarak bir konuşma yaptı. Bankacılık Yasası'nı anlattı.
DSP kürsüsündeki Derviş görüntüsü, siyasi kulislerde hemen yankı buldu. Derviş'in DSP'ye girip girmeyeceği sorusu yeniden gündeme geldi. Grup toplantısına katılmasının böyle bir mesaj anlamına gelip gelmeyeceği sorgulandı.
Muhalefet sözcüleri, Derviş'in DSP grubunda konuşmasını eleştirdiler, Bakan'ın DSP grubunda değil, Meclis Genel Kurulu'nda konuşması gerektiğini belirttiler.
DSP grup toplantısından sonra Başbakan Ecevit'le konuşma olanağı bulduk ve bu soruları kendisine yönelttik.
Başbakan, gülerek şu yanıtı verdi:

Yazının Devamı

Derviş'in resti

10 Ocak 2002

Liderler zirvesinden çıkarak gazetecilerle g"rüşen Derviş yeniden zirveye d"ndü. Derviş'in gazetecilerle randevusu 16.30'daydı. Ancak o saate kadar Liderler zirvesinde bir sonuca varılamamıştı. O nedenle yeniden liderleri ikna etmek üzere Başbanlığa d"ndü.Derviş'in s"ylemi biraz sitem doluydu. Hatta bazı s"zleri "rest" anlamı da taşıyordu.™rneğin Derviş, ekonomi y"netiminin birtakım işi olduğunu vurguladı, "Tabii" dedi, "bu takımın başı olur, 15 aşçı birden olmaz. Hem yetki hem sorumluluk vardır. Yetki olur sorumluluk olmazsa veya sorumluluk olur yetki olmazsa olmaz. Bunun bir dengesi vardır. Müzakereyi yürütenin ehliyetine, takımın başındakinin ehliyetine güvenmek gerekir. Güven yoksa, zaten orada bitmesi gerekir." Derviş bu s"zlerine karşılık gazetecilerin, "O zaman bir güvensizlik var sonucu mu çıkıyor" sorusuna da, "™yle g"züküyor" yanıtını vererek, bir güven sorunu bulunduğunu belirtmiş oldu.Derviş'in sitemli s"zleri bu kadar da değildi. Toplantının sonuna doğru, "Bu işi ben yapıyorsam bırakın yapayım, yoksa başkası yapsın" anlamına gelecek şu değerlendirmeyi yaptı: "Bir insana güvenirsiniz g"rev verirsiniz, işi o yürütür. Yok o yapamıyor derseniz, şu yapsın,

Yazının Devamı

Derviş'in resti

10 Ocak 2002


<#comment>Devlet Bakanı Kemal Derviş, Bankacılık Yasası'yla ilgili olarak gazetelerin Ankara temsilcileri ve ekonomi yazarlarıyla bir sohbet toplantısı yaptı.
Liderler zirvesinden çıkarak gazetecilerle görüşen Derviş yeniden zirveye döndü. Derviş'in gazetecilerle randevusu 16.30'daydı. Ancak o saate kadar Liderler zirvesinde bir sonuca varılamamıştı. O nedenle yeniden liderleri ikna etmek üzere Başbanlığa döndü.
Derviş'in söylemi biraz sitem doluydu. Hatta bazı sözleri "rest" anlamı da taşıyordu.
Örneğin Derviş, ekonomi yönetiminin birtakım işi olduğunu vurguladı, "Tabii" dedi, "bu takımın başı olur, 15 aşçı birden olmaz. Hem yetki hem sorumluluk vardır. Yetki olur sorumluluk olmazsa veya sorumluluk olur yetki olmazsa olmaz. Bunun bir dengesi vardır. Müzakereyi yürütenin ehliyetine, takımın başındakinin ehliyetine güvenmek gerekir. Güven yoksa, zaten orada bitmesi gerekir."Derviş bu sözlerine karşılık gazetecilerin, "O zaman bir güvensizlik var sonucu mu çıkıyor" sorusuna da, "Öyle gözüküyor" yanıtını vererek, bir güven sorunu bulunduğunu belirtmiş oldu.
Derviş'in sitemli sözleri bu kadar da değildi. Toplantının sonuna doğru, "Bu işi ben yapıyorsam

Yazının Devamı

Paşadan sitem

9 Ocak 2002

Gazetecilerin en çok merak ettiği konulardan biri ekonomiydi. Org. Kıvrıkoğlu'na sık sık Arjantin anımsatıldı ve karşılaştırmalı sorular yöneltildi.Org. Kıvrıkoğlu, ekonomiyle ilgili olarak iyimser bir hava yansıttı. 2002'den umutlu olduğunu belirtti. Yeni yıla moralle girildiğine işaret etti. Türkiye'nin Arjantin gibi olmayacağını bir sosyal patlama beklemediğini belirtti.Bu arada gazetecilerin sorusu üzerine biraz sitem dolu bir yanıt verdi. Şöyle dedi: "Arjantin'de ekonomiyi batıranlar cezalandırılıyor. Biz de seçime kalıyor." Genelkurmay Başkanı, bu sözleriyle bir anlamda yargı mekanizmasının gerçek sorumluları tam kavrayamadığını ifade etmiş oldu. Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu, Genelkurmay Stratejik Araştırmalar ve Etüd Merkezi'nin tanıtım toplantısı sonrasında gazetcilerle uzun uzun sohbet etti. İç ve dış gündemdeki konularla ilgili bütün soruları yanıtladı. Toplum yolsuzluğu affetmez "Yolsuzluğun kökü kazınmazsa Türkiye'nin ayakları üzerinde durmasına imkan yok. Artık toplum da bilinçlenmiştir. Toplum da bu tür hareket edenleri, onlara göz yumanları affetmeyecektir. Tabii yargının da bir takım sorunları var. Yeterli hakimleri yok. Adli zabıta gibi bir takım

Yazının Devamı