Bankalar kimin?

1 Ocak 2002


<#comment>Türkiye'nin sorunlu ve hareketli gündemi, yılbaşı vesilesiyle bile zaman, yaşam, felsefe gibi konularda düşünmeye, kalem oynatmaya fırsat tanımıyor.
Halkın gündemindeki sorunların ağırlığı, bayramda da, yılbaşında da boğuşmaya ara verdirmiyor; umursamazlığa, boşvermişliğe, iyimserliğe zaman bırakmıyor.
Yeni yıla yine tartışmalarla giriyoruz.
2001'in ağır faturası altında ezilen Türk halkının, "hiç olmazsa" dediği nadir gelişmelerden biri banka mekanizmasıyla parasını çalanların, yargı önüne çıkarılmalarıydı. "Faturayı biz ödedik, ama..." diyerek, direnme gücü bulduğu nokta, hortumcuların yakayı ele vermiş olmalarıydı.
Her köşe başında kolayca açılabilen bankalarla halkın parasını toplayan, sonra değişik yöntemlerle cebine atanların, yüzsüzce boşalttığı bankasını tamtakır Hazine'nin önüne bırakıp kaçanların tek tek yakalanıp yargıç karşısına çıkarılmaları, 2001 yılının gelecek için umut veren acı gerçeklerinden biriydi...
Hortumlanan bankalara el konuldu. Sahipleri, yöneticileri hakkında soruşturma açıldı. Hakçası buydu. Doğrusu buydu. Halka böyle anlatıldı. Fona alınan bankalara Hazine'den kaynak aktarıldı. Bu aktarım, 22 milyar dolara kadar

Yazının Devamı

Ben ve biz, galip...

31 Aralık 2001

"Ben ve biz" diyenler galip geldi, "hepimiz" diyenler mağlup.İnsanlık, "ben ve biz" in altını çizdi, "onlar" ın üstünü... "Hepimiz" e kurulu ideolojiler, hayaller, rüyalar üçüncü binyılı g"remeden uçup gitti. "İçimizdeki hayvan" ı dizginlemek, terbiye etmek, ona gem vurmak mümkün olmadı. Geliştikçe gelişti. Her şeye hakim oldu. O küreselleşip büyüdükçe, insan ve insanlık yerelleşip küçüldü.Savaş, ter"r, s"mürü küreselleşti; paylaşmak, yardımlaşmak, dayanışmak küreselleşemedi...Dil, din, ırk, cins dereleri, insanlık okyanusuna akıp, onu besleyemedi. Tersine, insanlık okyanusu, dil, din, ırk, cins derelerine akıp, onları besledi.İnsanlık, "ben ve biz" e g"re şekillendi.™yle kazandı, "yle harcadı, "yle savaştı, "yle yaşadı, "yle "ldü.Onlar...İskelet halinde yaşayan büyükler, açlıktan "len koca kafalı bebekler, okul yüzü g"rmemiş, hiç aşı olmamış çocuklar, güneşi hiç tanımamış kadınlar...Onlar, hiç "ben ve biz" kavgasından daha "nemli olamadılar.™ne çıkamadılar...Zenginliğin, teknolojinin gücü; kazanmaktan, savaşmaktan, "ldürmekten başını alıp "onlar" a el uzatmadı.Bu düzen hep yaşamı pahalılaştırıp, "lümü ucuzlattı.İnsanlık, b"yle ilerledi.Tabii buna, "ilerleme", az

Yazının Devamı

Ben ve biz, galip...

31 Aralık 2001


<#comment>Maalesef öyle...
"Ben ve biz" diyenler galip geldi, "hepimiz" diyenler mağlup.
İnsanlık, "ben ve biz"in altını çizdi, "onlar"ın üstünü...
"Hepimiz"e kurulu ideolojiler, hayaller, rüyalar üçüncü binyılı göremeden uçup gitti.
"İçimizdeki hayvan"ı dizginlemek, terbiye etmek, ona gem vurmak mümkün olmadı. Geliştikçe gelişti. Her şeye hakim oldu. O küreselleşip büyüdükçe, insan ve insanlık yerelleşip küçüldü.
Savaş, terör, sömürü küreselleşti; paylaşmak, yardımlaşmak, dayanışmak küreselleşemedi...

Yazının Devamı

Yılbaşında mali denetim

30 Aralık 2001

Bir yanda, akşam saatlerinde pazar artıklarından meyve, sebze toplayan emekliler, bir yanda işportacılık yaparak ek gelir sağlamaya çalışan memurlar ve bir yanda da havada uçuşan dolarlar g"rülür. Arada uçurumlar bulunan iki Türkiye g"zler "nüne serilir. G"zde eğlence yerlerinde tomar tomar dolar saçanların litrelerce şampanya akıtanların vergi levhalarına baktığınız da ise şaşırırsınız. Bu sahneye gül yaprağı gibi dolar atanlar vergi levhalarında "gariban" g"rünürler. Bir işçi, bir memur kadar bile vergi "dememiş olurlar.Maliye bir süredir bu tür yerlerdeki denetimlerini yoğunlaştırdı. Paranın nereden gelip nereden gittiğine denetim elamanları bakıyorlar. Eğlence yerlerinde kasaya oturuyorlar. Ciro denetimi yapılarlar. İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da yapılan bu tür denetimler sonucunda eğlence yerlerinin bildirdikleri gelirle, gerçekte elde ettikleri gelir arasındaki fark çok büyük. Sadece eğlence yerlerinin ciroları değil, dikkat çekecek derecede aşırı para harcayanların mali denetimi de yapılıyor.Maliye Bakanı Sümer Oral, bu uygulamayı yılbaşı gecesinde de sürdürmeyi düşünüyor. Vatandaşı rahatsız etmeden, helal parasıyla eğlenmeye gelmiş insanları geldiğine pişman

Yazının Devamı

Yılbaşında mali denetim

30 Aralık 2001


<#comment>Televole görüntüleri Türkiye'nin çelişkilerini ortaya koyar ve bu nedenle de sık sık siyasi tartışmalara konu olur.
Bir yanda, akşam saatlerinde pazar artıklarından meyve, sebze toplayan emekliler, bir yanda işportacılık yaparak ek gelir sağlamaya çalışan memurlar ve bir yanda da havada uçuşan dolarlar görülür. Arada uçurumlar bulunan iki Türkiye gözler önüne serilir. Gözde eğlence yerlerinde tomar tomar dolar saçanların litrelerce şampanya akıtanların vergi levhalarına baktığınız da ise şaşırırsınız. Bu sahneye gül yaprağı gibi dolar atanlar vergi levhalarında "gariban" görünürler. Bir işçi, bir memur kadar bile vergi ödememiş olurlar.
Maliye bir süredir bu tür yerlerdeki denetimlerini yoğunlaştırdı. Paranın nereden gelip nereden gittiğine denetim elamanları bakıyorlar. Eğlence yerlerinde kasaya oturuyorlar. Ciro denetimi yapılarlar. İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana'da yapılan bu tür denetimler sonucunda eğlence yerlerinin bildirdikleri gelirle, gerçekte elde ettikleri gelir arasındaki fark çok büyük. Sadece eğlence yerlerinin ciroları değil, dikkat çekecek derecede aşırı para harcayanların mali denetimi de yapılıyor.
Maliye Bakanı Sümer Oral, bu

Yazının Devamı

Avrupa'nın ter"risti

29 Aralık 2001

Ankara'nın merak ettiği bu listede PKK, DHKP - C gibi ter"r "rgütlerine yer verilip verilmeyeceğiydi.Avrupa, listeye bu "rgütleri koymadı.PKK ve DHKP - C'yi ter"r "rgütü saymadı.Avrupa'nın bu yaklaşımı, ter"r gibi bir konuda bile çifte standart kullandığının en açık kanıtı.Tabii Avrupa'nın bu yaklaşımı sürpriz sayılmaz. Bugüne kadar Türkiye'ye karşı ter"r "rgütlerini destekleyip korumuş olan Avrupa'nın bu yaklaşımını, 11 Eylül de değiştirmiş g"rünmüyor. Türkiye'ye karşı faaliyet g"steren ter"r "rgütlerinin, Avrupa'nın g"zünde ter"r "rgütü olmadığı bir kez daha anlaşıldı.Ne 11 Eylül'den sonra ter"rle mücadele konusunda oluşan uluslararası dayanışma ve koalisyon anlayışı, ne de Türkiye'nin bu mücadeleye verdiği destek, Avrupa'yı Türkiye karşıtlığından d"ndürmüş. Aynı yerde durmakta ısrar ettikleri anlaşılıyor.Ter"rün uluslararası tanımının yapıldığı bir d"nemde, Avrupa, bu yaklaşımıyla, "senin ter"ristin, benim ter"ristim" gibi bir ayırım içinde olduğunu g"sterdi.Avrupa 30 bin cana mal olmuş bir "rgütü "ter"r "rgütü" saymıyorsa, 11 Eylül'den sonra ter"rle mücadele konusunda verdiği s"ze nasıl inanacaksınız?Avrupa Birliği'nin bu tavrı ne anlama geliyor?Bunun açık bir siyasi tavır

Yazının Devamı

Herkes işine...

28 Aralık 2001

™zel sekt"r adına Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun hükümetle yürüttüğü g"rüşmeler sonucunda, "ek istihdam" için sağlanacak kolaylıklar saptanıyor.İşini kaybedenlerin işlerine d"nebilmeleri için Hisarcıklıoğlu'nun hükümetten iki temel talebi var:Vergi ve sigorta ertelemesi.Hisarcıklıoğlu, ek istihdamın işletmelere yük getirmemesi gerektiğini vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı: "Kriz sürecinde işini kaybeden insanların yeniden istihdam edilmeleri hem ekonomik, hem de sosyal bir ç"züm yoludur. Ancak, zaten zor durumda olan işletmelerin ek istihdam olanağı verebilmeleri için ek yük altına girmemeleri gerekiyor. Bu amaçla biz, hükümetten ek istihdam için vergi ve sigorta primi kolaylığı istiyoruz. Ek olarak işe alınacaklar için vergi ve sigorta primlerinin bir süre ertelenmesi talebimiz var." Hisarcıklıoğlu, taleplerini ş"yle bir "rnekle açıklıyor: "™rneğin 100 işçi çalıştıran bir işletme 10 işçi daha alacaksa, bu 10 kişinin vergi ve sigorta primleri bir süre ertelenecek. B"ylece işletmeye ek yük binmeyecek. Tabii bu kolaylık ek istihdam yaratacak işletmelere uygulanacak. Yoksa, eski işçisini atıp yeni işçi alarak bu kolaylıktan yararlanılması s"z konusu olmayacak.

Yazının Devamı

Herkes işine...

28 Aralık 2001


<#comment>Radikal gazetesinin gündeme getirdiği, kriz nedeniyle işini kaybedenlerin yeniden iş bulmalarına dönük "herkes işine" kampanyasıyla ilgili çalışmalar son aşamaya gelmiş durumda.
Özel sektör adına Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun hükümetle yürüttüğü görüşmeler sonucunda, "ek istihdam" için sağlanacak kolaylıklar saptanıyor.
İşini kaybedenlerin işlerine dönebilmeleri için Hisarcıklıoğlu'nun hükümetten iki temel talebi var:
Vergi ve sigorta ertelemesi.
Hisarcıklıoğlu, ek istihdamın işletmelere yük getirmemesi gerektiğini vurgulayarak şu değerlendirmeyi yaptı:
"Kriz sürecinde işini kaybeden insanların yeniden istihdam edilmeleri hem ekonomik, hem de sosyal bir çözüm yoludur. Ancak, zaten zor durumda olan işletmelerin ek istihdam olanağı verebilmeleri için ek yük altına girmemeleri gerekiyor. Bu amaçla biz, hükümetten ek istihdam için vergi ve sigorta primi kolaylığı istiyoruz. Ek olarak işe alınacaklar için vergi ve sigorta primlerinin bir süre ertelenmesi talebimiz var."Hisarcıklıoğlu, taleplerini şöyle bir örnekle açıklıyor:

Yazının Devamı