Başbakan Ecevit, hemen her vesileyle b"yle bir müdahalenin yanlışlığını vurguladı.Son olarak Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu da net ifadelerle ABD y"netimine mesaj g"ndermiş oldu.Başbakan Ecevit, dünkü g"rüşmemizde Org. Kıvrıkoğlu'nun saptamalarına ve kaygılarına katıldığını belirtti. Başbakan Ecevit, Amerika ziyareti hazırlıkları ve beklentileriyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:- Bizim asıl ağırlık vermek istediğimiz konu ekonomi. ABD ile ticaretimizi nasıl geliştirebiliriz? Daha çok bunun üzerinde durmak istiyoruz. Bu hazırlıklarla gidiyoruz. Gümrük kolaylığı, kotaların kaldırılması, genişletilmesi gibi. Ama ABD nasıl bir hazırlık içinde henüz bilmiyoruz. Tabii başka konular da var. ™rneğin, Ortadoğu sorunu. İsrail - Filistin çatışması. Irak'la ilgili ABD basınında çeşitli haberler okuyoruz. Ancak, her zaman vurguladığım gibi biz Irak'ı b"lecek girişim ve gelişmelere karşıyız. ABD'de çeşitli g"rüşler ortaya atılıyor. Ama bunların hangisi ABD'nin resmi g"rüşü bilmiyoruz. Resmi g"rüşlerini ziyaretimizde bize aktaracaklardır. Ayrıca ABD, çoksesliliğe olanak tanıyan bir ülke.Başbakan Ecevit, ekonomik açıdan 2002 yılına Türkiye'nin çok umutlu girdiğini
<#comment>#comment>Başbakan Ecevit'in, ABD'ye yapacağı ziyaret öncesinde Ankara'nın, Irak'a müdahale edilmesine karşı olduğu birkaç kez duyuruldu.
Başbakan Ecevit, hemen her vesileyle böyle bir müdahalenin yanlışlığını vurguladı.
Son olarak Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu da net ifadelerle ABD yönetimine mesaj göndermiş oldu.
Başbakan Ecevit, dünkü görüşmemizde Org. Kıvrıkoğlu'nun saptamalarına ve kaygılarına katıldığını belirtti. Başbakan Ecevit, Amerika ziyareti hazırlıkları ve beklentileriyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:
- Bizim asıl ağırlık vermek istediğimiz konu ekonomi. ABD ile ticaretimizi nasıl geliştirebiliriz? Daha çok bunun üzerinde durmak istiyoruz. Bu hazırlıklarla gidiyoruz. Gümrük kolaylığı, kotaların kaldırılması, genişletilmesi gibi. Ama ABD nasıl bir hazırlık içinde henüz bilmiyoruz. Tabii başka konular da var. Örneğin, Ortadoğu sorunu. İsrail - Filistin çatışması. Irak'la ilgili ABD basınında çeşitli haberler okuyoruz. Ancak, her zaman vurguladığım gibi biz Irak'ı bölecek girişim ve gelişmelere karşıyız. ABD'de çeşitli görüşler ortaya atılıyor. Ama bunların hangisi ABD'nin resmi görüşü bilmiyoruz. Resmi görüşlerini
Bu paketin ve 15 Ocak tarihinin Başbakan Ecevit'in 16 Ocak'ta ABD Başkanı Bush'la yapacağı g"rüşmeyle yakından ilgili olduğunu s"yleyebiliriz.Zirve toplantısına sunulan ve s"z konusu paketi içeren dosyanın bazı maddelerine ş"yle "zel bir not düşülmüş: "Başbakan'ın ABD'ye yapacağı ziyaret için "nemlidir." Bu not "rneğin Endüstri B"lgeleri Yasa Tasarısı'nda, Devlet İhale Yasası'nda ve bazı diğer yasa tasarılarında var.Paketin tümüne birlikte bakıldığında, IMF'nin daha "nce ifade ettiği toplam 16.2 milyar dolarlık kredinin kesinleştirilmesine d"nük olduğu s"ylenebilir.Anlaşılan o ki, Başbakan Ecevit, bu paketi Meclis'ten geçirip Washington'a "yle gitmek istiyor.Başbakanlık'taki hava o ki, eğer Ecevit, bu paketi yasalaştırarak giderse IMF, ifade ettiği 16.2 milyar doların, 9.5 milyar dolarını hemen serbest bırakacak. Beklenti bu y"nde.Bu beklentinin nedeni ise IMF'ye verilen 21 kalem taahhüt paketi. Bu paket içinde "nemli yer tutan yasalar 15 Ocak'a kadar çıkarılacak. Bunlar, Tütün Yasası, Kamu İhale Yasası, İhale Usulü Yasası, Endüstri B"lgeleri Yasası ve Bankalar Yasası.Bu paketin dışında yine Ecevit'in elini rahatlatacak ve güçlendirecek iki "nemli düzenleme daha var. Bu
<#comment>#comment>Önceki gün toplanan liderler zirvesinde 15 Ocak'a kadar Meclis'ten geçirilecek yasa paketi üzerinde uzlaşma sağlandı.
Bu paketin ve 15 Ocak tarihinin Başbakan Ecevit'in 16 Ocak'ta ABD Başkanı Bush'la yapacağı görüşmeyle yakından ilgili olduğunu söyleyebiliriz.
Zirve toplantısına sunulan ve söz konusu paketi içeren dosyanın bazı maddelerine şöyle özel bir not düşülmüş:
"Başbakan'ın ABD'ye yapacağı ziyaret için önemlidir."Bu not örneğin Endüstri Bölgeleri Yasa Tasarısı'nda, Devlet İhale Yasası'nda ve bazı diğer yasa tasarılarında var.
Paketin tümüne birlikte bakıldığında, IMF'nin daha önce ifade ettiği toplam 16.2 milyar dolarlık kredinin kesinleştirilmesine dönük olduğu söylenebilir.
Anlaşılan o ki, Başbakan Ecevit, bu paketi Meclis'ten geçirip Washington'a öyle gitmek istiyor.
Oysa, kamu kurumlarında yapılacak tasarruf ve yeniden yapılanma bakan sayısının azaltılmasından çok daha "nemli. Hükümet, bu konuda yetki almış durumda. Verimsiz kurumların kapatılmasından bazı kurumların birleştirilmesine veya kurum yapısının değiştirilmesine kadar çeşitli tasarruflarda bulunma yetkisine sahip.Devlet Bakanı Kemal Derviş ve kurmaylarının bu anlayışla 2002 yılında küçülme hedeflerini içeren bir çalışması sonuçlanmış durumda. Bu çalışmada ilke olarak üretken olmayan ve "zelleştirilme yeteneğini kaybetmiş kurumların tasfiye edilmesi veya üretken birimlerinin diğer kurumlarla birleştirilmesi "ng"rülüyor.Verimsiz kurumlara birçok "rnek vermek mümkün. İlk akla gelenleri ş"yle sıralanabilir: Türkiye Şeker Fabrikaları, İskenderun Demir Çelik Tesisleri, Devlet Demiryolları, Hava Meydanları, Sümer Holding...Listeyi uzatmak mümkün.™zelleştirme kapsamında olsun veya olmasın devlet artık üretim yeteneğini yitirmiş kurumlarda maaş "demekte zorlanıyor.Yapılan araştırmalarda ortaya çıkan rakamlar, verimsizliği çarpıcı biçimde g"zler "nüne seriyor. Hazine ve ™zelleştirme İdaresi'nin bu kurumlara para yetiştirme çabaları artık sonuç vermeyecek aşamada.Birkaç "rnek vermek
<#comment>#comment>Devletin küçültülmesi tartışmaları bakan sayısının azaltılmasına odaklandı. Bakan sayısının azaltılması neredeyse devletin küçültülmesi anlamında kullanılmaya başladı.
Oysa, kamu kurumlarında yapılacak tasarruf ve yeniden yapılanma bakan sayısının azaltılmasından çok daha önemli. Hükümet, bu konuda yetki almış durumda. Verimsiz kurumların kapatılmasından bazı kurumların birleştirilmesine veya kurum yapısının değiştirilmesine kadar çeşitli tasarruflarda bulunma yetkisine sahip.
Devlet Bakanı Kemal Derviş ve kurmaylarının bu anlayışla 2002 yılında küçülme hedeflerini içeren bir çalışması sonuçlanmış durumda. Bu çalışmada ilke olarak üretken olmayan ve özelleştirilme yeteneğini kaybetmiş kurumların tasfiye edilmesi veya üretken birimlerinin diğer kurumlarla birleştirilmesi öngörülüyor.
Verimsiz kurumlara birçok örnek vermek mümkün. İlk akla gelenleri şöyle sıralanabilir: Türkiye Şeker Fabrikaları, İskenderun Demir Çelik Tesisleri, Devlet Demiryolları, Hava Meydanları, Sümer Holding...
Listeyi uzatmak mümkün.
Özelleştirme kapsamında olsun veya olmasın devlet artık üretim yeteneğini yitirmiş kurumlarda maaş ödemekte zorlanıyor.
Oğul Bush'un, Baba Bush'un "yarım bıraktığı" işi tamamlama eğilimi ve isteği taşıdığı biliniyor.Washington g"zlemcilerine g"re Bush y"netiminin Irak planı Saddam y"netimini devirmek. Bunun koşullarını ve zamanını bekliyorlar. Tabii gerekçe arayışları da sürüyor.Aynı g"zlemcilere g"re Bush y"netimi, Irak'a müdahaleyi 11 Eylül saldırısına bağlamakta zorlanıyor. Bu nedenle son günlerdeki Saddam ve Irak karşıtı s"ylem, "kimyasal silah üretimi"ne kaymış durumda.Washington'un bu eğilim ve isteği, Ankara tarafından da biliniyor ve yakından izleniyor.Başbakan Ecevit'in 16 Ocak'ta yapacağı Washington ziyaretinde Irak'a müdahalenin yanlışlığı üzerinde duracağı ve yol açacağı sonuçlar konusunda Başkan Bush'u uyaracağı da belli.ABD, Irak'a müdahaleye karar verirse Türkiye'nin Washington'u bu karardan vazgeçirmesi mümkün mü?Ankara bir fren işlevi g"rse de eğer Bush y"netimi kararlıysa müdahaleye tümüyle engel olması mümkün değil.İşte bu nedenle Ankara, "en k"tü olasılık" senaryosuna karşı askeri açıdan da hazırlıklarını yapmış durumda.Ankara'nın "zenle üzerinde durduğu Irak'ın toprak bütünlüğü. Muhtemel bir müdahale sonrasında doğabilecek olasılıklar askeri g"zle ş"yle değerlendiriliyor:1-
<#comment>#comment>Washington'u yakından izleyen kaynaklardan gelen izlenimlere göre Bush yönetimi Irak'a, "yarım kalan iş" gözüyle bakıyor.
Oğul Bush'un, Baba Bush'un "yarım bıraktığı" işi tamamlama eğilimi ve isteği taşıdığı biliniyor.
Washington gözlemcilerine göre Bush yönetiminin Irak planı Saddam yönetimini devirmek. Bunun koşullarını ve zamanını bekliyorlar. Tabii gerekçe arayışları da sürüyor.
Aynı gözlemcilere göre Bush yönetimi, Irak'a müdahaleyi 11 Eylül saldırısına bağlamakta zorlanıyor. Bu nedenle son günlerdeki Saddam ve Irak karşıtı söylem, "kimyasal silah üretimi"ne kaymış durumda.
Washington'un bu eğilim ve isteği, Ankara tarafından da biliniyor ve yakından izleniyor.
Başbakan Ecevit'in 16 Ocak'ta yapacağı Washington ziyaretinde Irak'a müdahalenin yanlışlığı üzerinde duracağı ve yol açacağı sonuçlar konusunda Başkan Bush'u uyaracağı da belli.