Org. İlker Başbuğ, Genelkurmay Başkanlığı görevini devraldıktan sonra farklı bakış açısı ve uygulamalarıyla dikkat çekiyor. Bunlara dün bir de farklı bir 19 Mayıs kutlaması ekledi.
Org. Başbuğ, dün Genelkurmay Karargâhı’ndaki Orbay Salonu’nda aktif bir panel katılımcısıydı. İlk kez bu yıl 19 Mayıs, Genelkurmay Başkanlığı’nda uluslararası bir panelle kutlandı. “Doğumunun 128. Doğum Yıl Dönümünde Asker ve Devlet Adamı Atatürk“ konulu paneli Prof. Dr. İlber Ortaylı yönetti. Konuşmacılar ise Prof. Dr. George W. Gawrych, Prof. Dr. Andrew Mango, Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Prof. Dr. Şerafettin Turan, Prof. Dr. Justin McCarthy ve Prof. Dr. Salahi R. Sonyel’di. Altı bilim adamı Prof. Dr. Ortaylı’nın renkli yönetiminde Atatürk’ün çeşitli yönlerini anlattılar.
Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ ise panelistlere yönelttiği üç soruyla, en aktif katılımcıydı.
Düşünen asker
Org. Başbuğ’u akademik çalışmalara verdiği önemle tanıyoruz. 19 Mayıs’ı bilimsel tebliğlerle kutlaması da bu özeninin bir sonucu. Panel arasında panelistlerden birinin Atatürk’ün “düşünen asker” olduğunu vurgulaması, Org. Başbuğ’un çok sevdiği bir tanım oldu. Bu tanımlama ile askerlerin bilimsel çalışmalara, bilimsel düşünme alışkanlığına önem vermeleri gerektiğinin çok iyi ifade edildiğini vurguladı. Eşi Sevil Başbuğ da evde en çok konuşulan konulardan birinin bu olduğunu anımsattı. Başbuğ’un üzerinde en çok durduğu kavramlardan biri olduğunu anımsattı. Genelkurmay Başkanı’nın 19 Mayıs’ı Genelkurmay Karargâhı’nda bilimsel bir toplantıyla kutlaması, TSK mensupları için de bir mesaj niteliği taşıyordu.
Türkan Saylan’a saygı
Birinci panelin bitiminde verilen ara Prof. Dr. Türkan Saylan’ın cenaze töreniyle aynı zamana denk geldi. Org. Başbuğ’a, panelin açılış konuşmasını yapan albayın Saylan’a gönderdiği saygı mesajını anımsatarak, “Türkan Hoca’yla ilgili mesajı vermiş oldunuz” dedim. “Hayır” dedi, “Sadece mesaj vermek değil. Türkan Saylan’ı anmak Türk Silahlı Kuvvetleri olarak bizim borcumuz.”
Bayan Başbuğ’un isteği
Prof. Dr. Türkan Saylan’ın cenazesine katılamamış olmak Org. İlker Başbuğ’un eşi Sevil Başbuğ’u çok üzmüştü. Sohbetimizde, “Cenaze törenine gidecektim. Çok istiyordum” dedi ve ekledi:
“Çarşamba günü yapılacağı ilan edilmişti, ben de gitmeye karar vermiştim. Ama bugüne (19 Mayıs) alınmış. Bu tören olduğu için gidemedim. Çok üzüldüm. Eğer Çarşamba günü olsaydı, hasta olmama rağmen gidecektim. Çok saygı duyduğum bir insandı.”
“Türkan Hoca’yla tanışır mıydınız?” diye sorduğumda ise “Hayır, tanışmamıştık ama ben çalışmalarını yakından izlerdim, çok saygı ve hayranlık duyardım. Tam da Atatürk’ün istediği gibi bir Türk kadınıydı. Her yönüyle örnekti.”
Kazım Karabekir’e saygı
Genelkurmay Karargâhı’nda yapılan Atatürk’ü anma paneli Org. Başbuğ’un bir seri olarak düşündüğü çalışmaların ilki. Aynı anlayış içinde Mareşal Fevzi Çakmak, İsmet İnönü ve Kazım Karabekir için de anma panelleri yapılacak. Bu yıl içinde nisan ayında Fevzi Çakmak, aralık ayında İsmet İnönü ve Ocak 2010’da da Kazım Karabekir karargâhta anılacak.
Ulusal Kurtuluş Savaşımızın öncü isimlerinden Atatürk’ün silah arkadaşı Kazım Karabekir’in siyasi yaşamda Atatürk’le ters düştüğü biliniyor. Terakkiperver Fırka denemesinde Atatürk’ün muhalifi. Atatürk’e düzenlenen İzmir Suikastı nedeniyle yargılanan paşalardan biri de Karabekir. Beraat etmesine karşın, siyasi yaşamda Atatürk’le yıldızı barışmamıştı.
Karabekir’in anılacak dört ulusal kurtuluş kahramanı arasında bulunması dikkatimi çekti. Org. İlker Başbuğ’a “Bu Karabekir açısından bir iade-i itibar sayılır mı?” diye sordum:
“Hayır, iade-i itibar meselesi değil” diyerek şu yanıtı verdi:
“Ulusal Kurtuluş Savaşımızda Atatürk’ün yanında birçok komutan var. Hepsini anmaya kalksak her gün bir toplantı yapmak gerekir. Ama Atatürk’ün yanında öne çıkan üç komutan var. İsmet İnönü, Fevzi Çakmak ve Kazım Karabekir. Tabii biz Kurtuluş Savaşı sonrası siyasi dönemle ilgili olarak değil, Ulusal Kurtuluş Savaşı’ndaki işlevleriyle ilgiliyiz. Bu bakımdan bu üç ismi seçtik. Kaldı ki, daha önce İnönü ve Çakmak için de böyle bir anma yapılmamıştı. Onlar bakımından da bir ilk. Siyasi bir mülahaza ile yapılmış değil.”
Org. İlker Başbuğ, yenilikçi, farklı açılımlar gösterebilen, bilimsel çalışmalara ağırlık veren bir komutan portresi sergiliyor.
Dün izlediğimiz farklı 19 Mayıs kutlaması da bunun yansımalarından biriydi.
