Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

CHP lideri Deniz Baykal’ın Kuran kursu açılımı tahmin ettiğimiz gibi tartışmalara neden oldu. Baykal ve CHP, dini siyasete alet etmekle, popülizm yapmakla, AKP’yi taklit etmekle eleştirildi.
Baykal’a dün bu eleştirileri sordum:

‘Atatürk’ü sevecekler’
Mahallelerde açacağınız Cumhuriyet Halk Evleri’nde Kuran kursu da verileceğini açıkladınız. Bu projeniz nedeniyle sizin de dini siyasete alet ettiğiniz eleştirisi yapılıyor. Ne diyorsunuz?
- Yersiz bir eleştiri. Tam aksine, biz dini, siyasetin, çocuklarımızı da tarikatların, cemaatlerin elinden kurtarmak istiyoruz. Bu projenin amacı budur. CHP’nin laiklik anlayışından endişe edilebilir mi?
Biz Kuran öğretiyoruz, dinimizi öğretiyoruz diye çocukların hurafelerle kandırılmasının, laik cumhuriyet ve Atatürk karşıtı çocuklar yetiştirilmesinin önüne geçmeyi hedefliyoruz. Tarikatların, cemaatlerin elindeki Kuran kurslarında nasıl çocuklar yetiştirildiğini gördük. Bu çocuklar televizyonlara çıkıp ‘Atatürk’ü sevmiyorum ama Humeyni’yi seviyorum’ dediler. Biz, aksine, bu kurslarla ‘Humeyni’yi değil Atatürk’ü seviyorum’ diyen çocuklar, gençler yetişsin istiyoruz.

Konya’daki facia
Kuran kurslarıyla AKP’yi taklit ettiğiniz, bu yolla oy almaya çalıştığınız eleştirisine yanıtınız nedir?
- Bunun oyla, siyasetle ilgisi yok. Tarikatların, cemaatlerin elinde, başı bozuk Kuran kurslarında gizli saklı ne faaliyetler yürütüldüğünü biliyoruz. Buralar cumhuriyet karşıtı örgütlenmelerin merkezleri olarak kullanılıyor. O çocukların eğitimine, öğrenimine, can güvenliğine zerre kadar önem verilmiyor. Hurafeler Kuran diye ezberletiliyor. Konya’da kız çocuklarımızın ölümüyle sonuçlanan Kuran kursu binası faciası belleklerimizde tazeliğini koruyor. Kaymakamın bu kurstan, o binadan haberi var ama bir şey söylemiyor, yapamıyor.
İngilizce kursu, yaz için sosyal tesis gibi açıklamalar getirmeye çalışıyor. Biz bunlar yerine talep edilmesi halinde dinimizin esasını oluşturan Kuran’ın doğru öğretilmesini, doğru aktarılmasını, doğru yorumlanmasını istiyoruz. Bu laikliğe aykırı değildir. Din eğitimi laiklik. Cumhuriyet ve Atatürk karşıtlığı olarak veriliyor. Böyle algılanıyor. Biz bunu değiştirmek istiyoruz. Dinimizin terörle birlikte anılmasının, Atatürk karşıtı, cumhuriyet karşıtı çocuklar, gençler yetiştirmek için istismar edilmesinin önüne geçmeye çalışıyoruz.

‘Çarşafa dolanmadık’
Bir süre önce ailesindeki çarşaflı kadınlarla partinize katılan ve Eyüp Belediye Başkan adayı olmak isteyen Emin Atmaca istifa etti. Bazı çarşaflı üyeler de istifa ederek rozetlerini çıkardılar. Bu durum, ‘çarşaf açılımı yapan CHP çarşafa dolandı’ biçiminde yorumlandı. Bu eleştiriye ne diyorsunuz?
- Ortada çarşafa dolanmak gibi bir durum yok. Olay yanlış yansıtılıyor, birbirine karıştırılıyor. Emin Atmaca ve bazı aile bireyleri Eyüp’te küçük bir törenle partiye katılmışlardı. İki tören söz konusuydu. Basının dikkatini çeken ve çarşaf açılımı diye sunduğu Sultangazi’deki büyük katılım töreniydi. Orada örtülü hanımlarla birlikte partiye büyük katılım oldu.
Ailesindeki çarşaflı, türbanlı hanımlarla katılan Ercan Karabayır şu anda belediye başkan adayımız ve çalışmalarını sürdürüyor. Ayrılması söz konusu değil. Eyüp’te istifa eden Emin Atmaca da Karabayır’ın akrabası. Emin Atmaca aday olamadığı için tipik bir tepki gösteriyor. Kaldı ki Atmaca’yla birlikte katılanların hepsi de istifa etmedi. Demek ki onun kişisel ikbal beklentisi varmış.
Emin Atmaca istifa ederken Mehmet Sevigen’le ilgili ağır suçlamalarda bulundu. Bir yerlere bağış yapmasını istediğini ifade etti, para istendiği imasında bulundu. Araştırma yaptırdınız mı, bu iddialara yanıtınız nedir?
- Bunların hepsi iftiradır. Böyle bir şey olabilir mi? Aday olamadığı için iftira atıyorlar. Benim veya arkadaşlarımın Emin Atmaca’ya adaylık sözü veya garantisi vermemiz söz konusu değil. Bu onun beklentisiymiş, olmayınca iftira atmaya başladı.