Baykal'ın yaklaşımı

       BAŞBAKAN Mesut Yılmaz'la CHP lideri Deniz Baykal arasındaki mutabakatın protokole dönüştürülmesine ilişkin tartışmalar sürüyor.
Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit, "kerhen" de olsa, mutakabakata destek olacaklarını söyledi. Ecevit, Yılmaz - Baykal uzlaşmasının uygulanmasına ilişkin sakıncaları da kamuoyuna açıkladı. DTP lideri Hüsamettin Cindoruk ise uzlaşmaya daha soğuk bakıyor.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise, önceki gün Milliyet'e böyle bir protokolün hiçbir şekilde kendisini bağlamayacağını ifade etti. Demirel, hükümet istifa etmedikçe yeni bir hükümet modeli ve başbakan görevlendirilmesine ilişkin bir fikir beyan etmesinin veya tartışmaya girmesinin mümkün olmadığını vurguladı.
Bu tartışmalar protokolün imzalanıp imzalanmayacağına dönük birtakım kuşkular gündeme geldi.
Cumhurbaşkanı'nın tavrı, koalisyon liderlerinin görüşleri karşısında Yılmaz -Baykal uzlaşması, geçen kez olduğu gibi askıda kalabilir mi?
Bu soruyu dün CHP lideri Baykal'a yönelttik. Baykal, "Sayın Yılmaz'la vardığımız mutabakat ve bu yöndeki çalışmalarımızı etkileyecek bir gelişme yok" diyerek, protokolün imzalanacağı mesajını verdi:
- Bir sorun yok. Sorun olmadığını kamuoyu yarın görecektir. En geç bu hafta içinde protokolün imzalanacağını sanıyorum.
CHP liderine, Cumhurbaşkanı Demirel'in tutumunu nasıl karşıladığını sorduk:
- Sayın Cumhurbaşkanı'nın yaklaşımı normaldir. Doğaldır. Bizim açımızdan sürpriz değildir. Bugünkü koşullar içinde konuya böyle yaklaşmasında bir anormallik yok. Herkesin konumu, yetkileri ve ne yapacağı belli.
Deniz Bey'e protokolün yazılı hale getirilip getirilmediğini ve kimin tarafından kaleme alındığını da sorduk. Baykal, yazım çalışmasının bittiğini ifade ederken, protokolün kimin tarafından kaleme alındığının önemli olmadığını, Başbakan Yılmaz'la geliştirdikleri ortak anlayışı yansıttığını belirtti.
CHP lideri Baykal'la yaptığımız konuşmadan çıkan sonuç, protokolün bugün, yarın imzalanacağı yönünde...
Protokol sadece Başbakan Yılmaz'la CHP lideri Baykal'ın imzasını taşıyacak. İki siyasi parti lideri arasındaki uzlaşma niteliği taşıyacak. Başbakan Yardımcısı Ecevit ve DTP lideri Cindoruk'un protokolde imzaları bulunmayacak. Dolayısıyla ikili bir anlaşma niteliğinde sadece Yılmaz ve Baykal'ı bağlayacak. Ancak, koalisyon hükümeti olmanın sorumluluğu içinde, Ecevit ve Cindoruk da, protokole "hükümet içi uyum" sorumluluğu içinde yaklaşacaklar.
Protokol sadece ilkeleri içerecek. Meclis kapanmadan erken seçim kararı alınması, Meclis'teki reform yasalarının çıkarılması ve Başbakan Yılmaz'ın yıl sonunda istifa etmesi... Protokolün detayları, özellikle çıkırılacak yasalar ve Meclis'in çalışma düzeni ise grup başkanvekillerinin çalışmasıyla belirlenecek.
Bu çerçevede protokolün uygulanmasına ilişkin ne gibi sorunlar ortaya çıkabilir?
Erken seçim kararı alınması, Meclis'in tatile kadar çalışma düzeninin belirlenmesi, çıkarılacak yasalarda önceliklerin saptanması gibi konularda bir sorun çıkması beklenmiyor. Liderlerin uzlaşması, bu konulardaki çalışmaların yürütülmesi için yeterli.
Bugünden belli olmayan tek konu Başbakan Mesut Yılmaz'ın istifa etmesi halinde ortaya çıkacak durum. Bu konunun Cumhurbaşkanı'nın yetkisi ve takdirinde olduğu hususunda ise liderler arasında görüşbirliği var.
Bu nedenle, Başbakan Yılmaz da, CHP lideri Baykal da, bugünden başbakanın istifa sonrasına dönük fikir yürütmek yerine, protokolün o aşamaya kadarki ilkelerinin uygulanmasıyla ilgililer.




Yazara E-Posta: F.Bila@milliyet.com.tr