İktidarla muhalefet arasında tahkime dönük uzlaşma arayışları sürüyor.
DYP lideri Çiller'in ısrar ettiği konulardan biri
"ulusal ve uluslararası tahkim" sınırlarının Anayasa'da belirlenmesi.
Çiller, ulusal tahkime başvurabileceklerle, uluslararası tahkime başvurabileceklerin saptanmasını istiyor.
Hükümetin, Anayasa'nın 125. maddesine eklenmek üzere önerdiği
"İmtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar milli ve milletlerarası tahkim yoluyla çözülmesi öngörülebilir" hükmüne,
"Milletlerarası tahkim ancak yabancı unsur içeren uyuşmazlıklarda söz konusu olabilir" ibaresinin eklenmesinde ısrar ediyor.
DYP'nin bu önerisi, Anayasa Komisyonu'nda önce kabul edildi, sonra müzakerenin yenilenmesi sonucu reddedildi.
Partiler arasında kurulan tahkim heyetinde ise bu konu yine gündemde.
DYP'yi heyette temsil eden ve Anayasa Komisyonu'na önergeyi veren Ahmet İyimaya.
İyimaya, DYP'nin önerisinin gerekçesini şöyle açıklıyor:
- Uluslararası tahkim, yabancı sermaye için öneriliyor. Tümüyle yerli sermayenin yapacağı imtiyaz sözleşmelerinde bir ihtilaf doğması halinde biz ulusal tahkime gidilmesini öneriyoruz. Türk şirketlerinin yabancı hukukunda adalet aramalarına gerek kalmamalı. Bu nedenle uluslararası tahkime sadece yabancılık unsuru taşıyan ihtilaflarda gidilmesini savunuyoruz. Hem yargı birliğini korumak, hem de milli ihtilafların iç hukukumuzla çözülmesini sağlamayı amaçlıyoruz. Tabii yabancılık unsurunun tarifi uygulama yasasında yapılır. Çünkü, Anayasa'ya ve yasalara karşı hile yoluyla uluslararası tahkime gitmeye çalışanlar olabilir. Örneğin, sırf bu amaçla yerli bir şirket yüzde 10 veya yüzde 1 gibi cüzi bir payla yabancı ortak alabilir. Bunların uygulama yasasıyla önlenmesi mümkündür.
DYP'nin önerisine göre, eğer bir şirket yabancı sermaye taşıyorsa uluslararası tahkime gidebilecek, yüzde yüz yerli şirketse uluslararası tahkime gidemeyecek.
Fazilet Partisi de, DYP'nin önerisine destek veriyor.
Ayrıca Danıştay'ın inceleme yetkisinin tümüyle kaldırılmasına karşı. İnceleme yetkisinin süreyle sınırlandırılmasını savunuyor.
Bu iki noktada müzakere sürüyor.
DYP'nin yerli şirketlere uluslararası tahkim yolunun kapatılması önerisinin sakıncaları iktidar ortaklarınca şöyle dile getiriliyor:
- Bu sınırlama olursa, yerli şirketler büyük yatırımlara giremezler. Çünkü bu tür yatırımlar için yerli şirketler uluslararası piyasalardan kaynak arayacaklar. Yabancı finans kaynakları ise Türk şirketlerine kaynak vermek için uluslararası tahkim koşulu öne sürüyorlar. Bu sınırlama getirilirse, Türk şirketleri yabancı kaynak bulmakta zorlanırlar. Veya mutlaka yabancı ortak bulmak zorunda kalırlar.
İktidarla muhalefet arasındaki müzakereler, dış tahkimin yerli şirketlere kapatılması ve Danıştay'ın inceleme yetkisi konularında odaklanmış durumda.
Muhalefet partileri, iktidarın bu iki konuda esneklik göstermemesi halinde Anayasa değişikliğinin referandumsuz geçirilmesinin mümkün olmayacağını savunuyorlar.
İktidar ortakları ise bu iki konuda
"orta yol" bulma arayışında.
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr