Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yön Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) dünkü toplantısı sonrasında yayımlanan bildiride de bu tepki doruk noktasına ulaştı. Bildiri, Barzani'ye çok ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. KDP lideri Mesud Barzani'nin, Türkiye'yi tehdit eden sözlerine tepki sürüyor. MGK toplantısından sonra görüştüğüm Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Mesud Barzani'nin, ileriyi göremeyen bir "yerel politikacı" üslubuyla konuştuğunu vurguladıktan sonra şu değerlendirmeyi yaptı:"Yerel politikacı gibi konuşuyor. Ne dediğini bilmiyor. Bazı konular vardır, şaka götürmez. Bu işin şakası olmaz. MGK bildirisinde bu görüldü. Önünü görmeden konuşuyor. Sonuçlarını hesaplayamıyor. İç politikayı amaçlayarak konuşuyor, ama bu sözlerinin Kürtlere, Kuzey Irak'a, Irak'a bir faydası olmayacağını düşünmüyor." 'Şaka götürmez' Bakan Gül, Kuzey Irak'ta gözlenen istikrarda Türkiye'nin çok büyük katkısı olduğunu da anımsatarak, Barzani'ye şu mesajı verdi:"Bugün Kuzey Irak'ta yükselen binalar, evler varsa bunlar Türkiye sayesindedir. Hepsini Türkler yapıyor. Türkiye'yi karşısına alırsa ne olur? Bunların rüyasını bile göremezler." 'Rüyasını bile göremezler' Gül, Türkiye'nin gücünü hesaplamadan yapılan bu tür çıkışların, Kuzey Irak ve Irak'ta kimseye yarar sağlamayacağının anlaşılmış olması gerektiğine işaret etti ve şu vurguyu yaptı:"Türkiye'nin dostluğu kazandırır, düşmanlığı kaybettirir. Bu kadar açık ve net söylüyorum. Türkiye'yi kaybetmenin onlara ne yararı olur? Türkiye'ye düşmanlığın Kürtlere ne faydası olur? Bunları iyi hesap etmeleri gerekir. Neye mal olacağını düşünmeden konuşuyor. Biz gerçekten iyi niyetle, kardeşlik anlayışı içinde yaklaştık. Anlaşılıyor ki, bunun öneminin farkında değildir." 'Türkiye kazandırır' Gül'ün sözleri, Barzani'ye Türkiye'nin en üst düzeyde sert ve kararlı bir karşılık verdiğinin göstergesi.Gül, görüşmemizde Türkiye'nin ne demek istediğinin Bağdat'a verilen notada gayet net bir biçimde aktarıldığını sık sık vurguladı.Ayrıca notanın, Irak'ın Ankara Büyükelçisi'ne iletiliş biçimi de bir başka gösterge. Notalar normalde Dışişleri Bakanlığı'nın ilgili dairesi tarafından ilgili büyükelçiye veriliyor. Ancak, Irak'ın Ankara Büyükelçisi'ne nota teslim edilirken standart uygulamanın dışına çıkıldı. Nota bizzat Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı tarafından Iraklı Büyükelçi'ye verildi. İzlenen bu yöntem de Türkiye'nin gösterdiği tepkinin dozunu göstermesi açısından önemli. Nota Müsteşar'dan MGK bildirisinde, Irak'a verilen nota içeriğinin takibi anlamında alınacak ekonomik ve siyasi tedbirlerin yanı sıra "diğer yaklaşımlar" ifadesinin kullanılmış olması da önemli. Bu ifade Ankara'da "askeri seçenekler" olarak yorumlandı.Gül'ün sözleriyle birlikte değerlendirildiğinde şu sonuca varılabilir:MGK bildirisindeki bu hissettirme, Ankara'nın 1998'de Suriye'ye karşı izlediği "askeri güçle desteklenmiş" politikayı anımsatıyor. fbila@milliyet.com.tr Askeri seçenek