İranın Ankara Büyükelçisi Firuz Devletabadi, Tahranın algılamasını şöyle yansıtıyor:"ABD, İranla ilişki kurmak istiyor. Ancak bunu yaparken yukarıdan bakan bir tutum sergiliyor. Kendini üstün gören bir yaklaşımla yapmak istiyor. İran da böyle yukarıdan bakan bir ilişkiyi kabul etmez."ABDnin ne yapmak istediğine ilişkin sorumuza da Devletabadi, şu yanıtı veriyor:"ABDnin amacı, İran kanalıyla bölgeyi kontrol etmek. Bunun için ilişki kurmaya çalışıyor. Eğer İranı kontrol ederse bölgeyi kontrol edebileceğini biliyor. Bunu sağlarsa bir yandan İsrailin güvenliğini de sağlayacağını bir yandan da masraflarının azalacağını düşünüyor. Gayreti budur."Büyükelçi Devletabadi, ABDnin İrana müdahalede bulunacağını sanmadığını vurgularken, "Böyle bir askeri girişimi kendileri bile abartılı buluyorlar, biz böyle bir girişimde bulunacaklarını sanmıyoruz" diyor. ABDnin tehditlerini İran nasıl algılıyor? Tahrana göre, ABD ne yapmak istiyor? Peki, İran, ABD ile ilişki kurar mı?Devletabadi, "ilişki kurmaya dönük bir müzakere" gerekir, dedikten sonra şu bilgiyi veriyor:"Biz önkoşullarımızı söyledik. İlişki kurmak istiyorsanız, bu amaçla bir müzakere başlaması için öncelikle ABDnin yapması gereken şeyler var, dedik. Bu önkoşulları şöyle sıralayabiliriz:1- Şah döneminde bloke edilen İran varlıklarını İrana vermeniz gerekir,2- İrana karşı çıkarılan yasaları iptal etmeniz gerekir,3- İranın iç işlerine karışmayacağınızı deklare etmeniz gerekir."ABDnin bu üç koşulu yerine getirmesi halinde iki ülke arasında ilişki kurmaya yönelik müzakere yapılabileceğini anımsatıyor Büyükelçi Devletabadi... ABDye üç koşul İranın Ankara Büyükelçisine göre, ABD, İranla ilişki kurmak ve geliştirmek için bir işaret bekliyor. "Biz" diyor, "bir işaret versek koşarak gelirler." Devletabadi, bir de geçmişten örnek veriyor:"Reagan zamanında bunu gördük. Başkanın güvenlik danışmanı McFarbin, elinde New Yorkun altın anahtarı özel bir uçakla İrana görüşmeye geliyordu. İzin vermedik, geri döndü. Yani bir işaret versek ABD hemen bunun üzerine atlayacak." Bir işarete bakar Büyükelçi Devletabadi, İranın nükleer faaliyetlerinin barışçıl amaçlı ve açık olduğunu vurgularken, dünyaya da şu çağrıyı yapıyor:"İran, nükleer faaliyetlerinin barışçıl olduğu konusunda her türlü güvenceyi vermiş. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının gözetimi altında. Biz herkese söylüyoruz. ABye de söyledik. Tekrar ediyorum, buyursun gelsinler. Davet ediyoruz. Tesislere baksınlar. Barışçı olduğunu kendi gözleriyle görsünler. Nükleer enerjiden barışçı amaçlar için yararlanmak bütün dünyanın da İranın da hakkıdır. İranın her faaliyeti şeffaftır." Buyrun denetleyin Devletabadi, ABDnin Iraka müdahalesini değerlendirirken de şöyle diyor:"Irak, bir diktatörlüktü. Kapalı bir devletti. Küçük bir devletti. Jeopolitik açıdan da kapalı bir ülkeydi. Bütün bunlar İranda tam tersidir. İran büyük bir devlettir. Diktatörlük değildir. Açık bir ülkedir. Dünyayla ilişki halinde bir ülkedir. Kaldı ki, ABD, özelliklerini saydığım Irak gibi bir ülkeye müdahalede bile başarısız olmuştur. Müdahalesi yenilgiyle sonuçlanmıştır. Nasıl çıkacaklarını bilemiyorlar. Irakla ilgili yeni senaryolar geliştiriyorlar. Bu nedenlerle İrana müdahalelerini mümkün görmüyorum. Diplomatik girişimler var. Bu yüzden İrana karşı söyledikleri sözler ilişki kurmak içindir."Büyükelçi Devletabadi, ABDnin İrana dönük tehditlerini böyle değerlendiriyor. ABD ile İran arasında ilişki kurulmasının önkoşullarını sıralayarak da Tahranın beklentilerini özetlemiş oluyor.İranın değerlendirme ve yöntem önerisine Washingtonun nasıl yaklaşacağı da önümüzdeki günlerde ortaya çıkacaktır... fbila@milliyet.com.tr İran, Irak değildir